But what's the matter tradutor Turco
140 parallel translation
Say, I don't know what's the matter with you and Helstrom... but we're all cooped up together on this ship.
Şey, seninle Helstrom arasındaki sorun nedir bilmiyorum ama hepimiz bu gemiye tıkılmış durumdayız.
But, Connie, darling, what's the matter?
Ama Connie, tatlım, ne oldu?
But, Madame, what's the matter?
Sorun nedir hanımefendi?
I don't mind, but what's the matter?
Önemli değil de konu nedir?
I don't want to pry into your personal affairs, darling, but you know what's the matter with you?
Kişisel meselelerine burnumu sokmak istemem ama sorununun ne olduğunu söyleyeyim :
I saw his body at the mortuary, but you're certain - what's the matter?
Para mı? Parası yoktu. Morgda cesedini gördüm, ama siz ~ neyiniz var?
The show's a hit, but we all feel... no matter what might've happened to it, it was wonderful knowing you... working with you.
Gösteri büyük başarı sağladı, ama bizler için gösterinin sonucu değil, seni tanımak harikaydı seninle çalışmak.
But just remember, if it's the last thing I do... no matter what happens about this Commie setup, I'm gonna see that ya get it.
Ama unutma, bu Komi meselesi nasıl sonuçlanırsa sonuçlansın... Yapacağım son şey olsa da seni içeri atacağım.
Ah, but what's the matter, Clarence?
Hadi söyleyin, mesele ne Clarence?
No, but I know what's the matter with him.
- Hayır, ama onun sorununun ne olduğunu öğrendim.
But, Sissi, what's the matter?
Sissi, söylesene neyin var?
I don't know what it is, but something's the matter.
Nedir bilmiyorum, ama bir şeyler ters gidiyor.
But what's the matter?
Ama sorun ne?
But apart from that, what's the matter with him?
Ama ondan bu yüzden hoşlanmıyor olamazsın.
Yes, but what's the matter?
Evet, bir sorun mu var?
But I will not permit making fun of me and torturing me! - Good heavens! What's the matter?
Ama yüzüme baka baka benimle alay etmenize ve işkence yapmanıza izin vermeyeceğim!
What's the matter... She ate but refuses to pay
ne var... yemek yedi ama hesabı ödemiyor
"'But what's the matter, Daddy?
" But what's the matter, Daddy?
But what's the matter?
- Ama sorun ne?
But... what's the matter?
Ama... sorun nedir?
What spiritualists refer to as ectoplasm derives almost entirely from the medium's body. The remainder is a mixture of air, the costume fibrous remains, food and dust, et cetera. But the bulk of it is organic, living matter.
Tinselcilerin ektoplazma dediği şey medyumun bedeni tarafından oluşturulduktan sonra kalıntıları havaya, medyumun kıyafetindeki liflere ve toz parçacıklarıyla filan karıştı.
But what's the matter?
- Hemen git.
Now, maintaining the speed of our advance will no doubt be tough going as it's a single highway, but no matter what, we must reach those 1st airborne boys in 48 hours.
İlerleyişimizin hızını sürdürmek. şüphesiz bizim için tek yol, Ama ne olursa olsun, 1.
But what's the matter with her?
Peki onun nesi var?
I don't know what the guys with these armbands will achieve, but that's another matter, and that's all that's important.
Pazubentliler neyi başardı orasını bilmem ama başka bir şey var hem de çok önemli bir şey.
But no matter where or when there was fighting to be done it has always been the calm leadership of the officer class that has made the British Army what it is.
Ama, nerede veya ne zaman bir savaş çıkarsa çıksın... İngiliz Ordusu'nu İngiliz Ordusu yapan, her zaman için... subay sınıfının soğukkanlı liderliği olmuştur.
I don't know what's the matter with this country, but it's getting tougher and tougher to earn a living.
Bu ülkenin sorunu ne bilmiyorum ama... hayatını kazanmak gitgide daha da zorlaşıyor.
But what's the matter, guys?
Sorun ne beyler?
But what's the matter?
Ama mesele, nedir?
But what's the matter with him?
Ama onun sorunu nedir?
- Is it? - But what's the matter?
- Fakat sorun nedir?
I don't know what's the matter! But it seems that I have won!
Nasıl oldu, bilmiyorum, ama görünüşe göre ben kazandım.
But when it came down to it when I had the chance to show that no matter what anyone did to me I was still an evolved human being... I failed.
Ama iş o noktaya gelince,... kim bana ne yaparsa yapsın yine de uygar olduğumu gösterme fırsatı elime geçtiğinde başarısız oldum.
I know this is not strictly by the books, but do you think I could talk to you about Helen? What's the matter with her?
Bu pek kitaba uygun olmasa da, Helen hakkında bir soru sorabilir miyim?
But, what's the matter with New Jersey?
İyi de New Jersey'in nesi var?
What's the matter? You want a moment to come but hope it won't.
- Bir şeyi çok istersin ama asla gerçekleşmesini istemezsin, bu duyguyu bilir misin?
But what's the matter?
Sorun nedir?
But the one thing that he did say... was that if there's something in your gut... that you know you feel is right... you got to go after it, no matter what.
Ama söylediği tek şey o da bir şeyden eminsen... doğru olduğunu hissediyorsan... peşinden gitmelisin, ne olursa olsun.
I haven't, but, what's the matter?
Hayır ama sorun ne?
Watching the nurses and doctors come and go taking blood, checking the monitors but at the end of the day, no matter what they do it's in God's hands.
Hemşireler, doktorlar geliyor, gidiyor. Kan alıyorlar, monitörlere bakıyorlar. ... ama ne yaparlarsa yapsınlar, günün sonunda her şey yine Tanrı'nın elinde.
You've got gumption, but what you don't have is unlimited control of space, matter and time, which means I give the orders around here.
Cesursun, ama sınırsız uzay kontrolüne sahip değilsin, bu da demek oluyor ki, burada emirleri ben veririm.
Now, I am thankful to know you and I am thankful for your concern but no matter what Mulder's chances are the choice not to open up that grave was wrong.
Seni tanıdığıma memnunum ve ilgin için minnettarım. Ama Mulder'ın şansı ne olursa olsun o mezarı açtırmama kararı yanlıştı.
Captain hunt's reputation brought us to the table, but this negotiation is a very delicate matter, and you know what happens when delicate things are mishandled.
Bizi buraya Kaptan Hunt'ın ünü getirdi. Bu görüşme çok hassa bir konuyla ilgili. Hassas konulara yanlış ellerde neler olduğunu bilirsiniz.
I didn't know what I was gonna declare as a major but now, I don't know if it's the way you word things or it's the subject matter, but I walk away from class still thinking about it and I just look forward to the next time and I was just wondering how I could become more involved, you know.
Hangi konuda uzmanlaşacağıma karar verememiştim ama şimdi biliyorum. Sizin anlatımınızdan mı yoksa konulardan mı bilmiyorum. Dersten çıkınca hâlâ onları. düşünüyor oluyorum ve bir sonraki ders için sabırsızlanıyorum.
Look, there's no time but no matter what happens in the next 30 seconds you do not want me to crash with you guys.
Şu anda hiç vakit yok. Ama önümüzdeki 30 saniye boyunca ne olursa olsun, ne yaparsam yapayım kesinlikle burada sizinle kalmamı istemiyorsun.
But they've gone. What's the matter?
Neler oluyor?
You see, the only way they can control you is to make you believe it's your fault, but no matter what they do you, your goodness will always be stronger, and that kills them inside.
Seni kontrol edebilmelerinin tek yolu seni, bütün bunların senin hatan olduğuna inandırmalarıdır ama sana ne yaptıklarının önemi yok, senin iyiliğin daima daha güçlü olacak,... ve onları yokedecek.
And it's not the feelings of your heart that it should be based upon... but... rather the thoughts of your heart that you need to hear... that inner voice that tells you... that this man will care for you no matter what... that he'll still want to kiss you when you're old and gray... tend to you when you're sick, honor you.
Ve bu temel alınan kalbinin hissettikleri değil... Ama... iç sesinden duymaya ihtiyaç duyduğun kalbinin düşündüklerinden daha iyi. Bu adam seni koruyacak, ne olursa olsun... yaşlı ve gri olduğunda da hala seni öpmek isteyecek... hasta olduğunda sana bakacak, saygı gösterecek.
So now the plan is either find ourselves a new counselor, stick it out with the old one, but go more often, or resign ourselves to the fact that she's never gonna be happy... no matter what I do, so let's take the money we're wasting and put it towards a membership at Lakeview.
... kendimiz yapacağız, ya da onu asla mutlu edemeyeceğim gerçeğini kabul edip avukata harcadığımız parayı Lakeview'da bir kooperatife yatıracağız.
But look, I've been selling something to someone since I was 16... and what I found is that as long as you listen to the customer... you can be successful no matter what your product is.
Ama bakın, 16 yaşından beri, bir şeyler satarım ve öğrendiğim, müşteriyi dinlediğin sürece ürünün ne olursa olsun, başarılı olursun. Bu işe getireceğin, eşsiz özelliklerden birkaçını sayar mısın? Pekala.
But it's my view that anything no matter what, is best served by being brought out into the open
Ama benim görüşüme göre bir şeyden kazanılacak en büyük fayda o şeyin herkesin gözü önüne çıkarılması ile elde edilir.
but what's going on 31
but what's done is done 21
but what's the point 47
but what's this 19
what's the matter 6346
what's the matter with you 1332
what's the matter with him 136
what's the matter with it 24
what's the matter now 42
what's the matter with you today 16
but what's done is done 21
but what's the point 47
but what's this 19
what's the matter 6346
what's the matter with you 1332
what's the matter with him 136
what's the matter with it 24
what's the matter now 42
what's the matter with you today 16
what's the matter with me 68
what's the matter with them 18
what's the matter with that 21
what's the matter with you people 20
what's the matter with her 65
what's the matter with you guys 19
what's the matter with you two 20
the matter is closed 18
the matter 18
but why 1666
what's the matter with them 18
what's the matter with that 21
what's the matter with you people 20
what's the matter with her 65
what's the matter with you guys 19
what's the matter with you two 20
the matter is closed 18
the matter 18
but why 1666
but why not 79
but why me 74
but why are you here 25
but why now 44
but why you 19
but why here 30
but what 850
but we haven't 20
but what about 35
but whatever 187
but why me 74
but why are you here 25
but why now 44
but why you 19
but why here 30
but what 850
but we haven't 20
but what about 35
but whatever 187