Cause if it is tradutor Turco
299 parallel translation
Make sure it's not a dromedary cause if it is, it goes in the dromedary book.
- Ne? Arap devesi olmamalı, yoksa Arap devesi defterine girer.
-'Cause if it is, we're screwed.
- Eğer öyle değilse ayvayı yedik.
'Cause if it is, I need about 20 minutes.
Çünkü öyleyse bana yaklaşık 20 dakika lazım.
'Cause if it is, I'll put on my serious face.
O halde ciddi adam maskemi takmalıyım.
'Cause if it is, man, I can be a better friend to y'all alive.
Çünkü eğer bu ise, Size canlıyken daha çok yararım.
Is that anything like a dirty skank,'cause if it is I'll kick their plaid butts up and down the sidewalk.
Eğer öyleyse onların ekoseli popolarını kaldırımlarda top gibi sektireceğim.
If they can't, it is their duty to cause the enemy to use an inordinate number of troops to guard them and their sworn duty to harass the enemy to the best of their ability.
Kaçamayanların göreviyse, düşmanın olabildiğince askerle bekçilik etmesini sağlamak ve düşmanı usandırmak için elinden gelenin en iyisini yapmaktır.
Why don't they reveal themselves is because if they did it'd cause a general panic.
Ortaya çıkmamalarının sebebi, çıkarlarsa panik yaratacaklarıdır.
If it's for a good cause.
- Hayırlı bir iş içinse.
If something is to happen... it will happen : We might as well set off in order not to cause suspicion
eğer geç yola çıkarsak... dikkatler... üzerimize gelir
Now, I wasn't ever in Bannock, but it seems to me if pa here is willing to pay for the damages, give the old man's family something, then this Maddox has no cause to push.
Bannock'ta neler oldu bilmem. Babamın dediği zararı karşılayalım. Yaşlı adamın ailesine bir şeyler verelim ki Maddox devreden çıksın.
Willis, if your black ass is here, you'd better not let me see it'cause I'll bust it in two!
Willis, eğer siyah kıçın buradaysa görmemem senin için daha iyi olacak. Çünkü onu ikiye ayıracağım!
After all, if we find out... that the cause is medication that we manufacture... and it was administered over a long period of time... it'd be bad for you and worse for us.
Tüm bunlardan sonra, eğer... buna sebep olan bizim ürettiğimiz ilaç ise... ve bu ilaca uzun süredir izin verildiği için... Bu senin için kötü ; bizim için daha kötü olur.
If you examined the body of such a victim, is it possible that you would find no apparent cause of death?
Böyle bir kurbanın vücudunu inceleseniz, açık bir ölüm nedeni bulamamanız olası mıdır?
This is Kozue's father, if it's me you want, then Let's do it... but you can't have my daughter'cause she's a virgin.
Bu Kozue'nin babası.. Bana istediğini yapabilirsin ama kızıma yapamazsın. Çünkü o bir bakire.
the penniless, the unemployed, the soldiers... but really everybody is ready to swear on any cause, if it means a return to order.
Çulsuz, işsiz, asker ama aslında nizam gelecekse herkes herhangi bir ülküye yemin etmeye hazır.
If our phaser discharge is off by just.06 terawatts, it would cause a cascading exothermal inversion.
Eğer fazerlerimiz.06 terawat daha fazla güçle ateş ederse, bu bir, kademeli ekzotermal tersine dönmeye sebep olacak.
Oh, also, if Gary is there, it's going to get physical,'cause, uh...
Ama 4 kisiyiz ve onu alt edebiliriz.
If you cause the accident then it is not an accident.
Kazaya neden olduysan, kaza olmaktan çıkar.
Is it okay if I leave the couch,'cause I'm leaving the couch, okay?
Kanepeden ayrılırsam sorun olur mu, çünkü kanepeden ayrılıyorum, tamam mı?
'Cause if the customer wants to know where a movie is... you've gotta be prepared to tell him what section it's in.
Çünkü eğer bir müşteri bir filmin nerede olduğunu bilmek isterse... ona kitabın nerede olduğunu söylemek için hazır olman lazım.
If anybody calls for a definition of "probable cause", "reasonable suspicion" "stop and search", you look it up and fax it to him in three minutes, or your ass is mine.
Biri "makul şüphenin tayini" "makul şüphe" nin anlamı nedir diye ararsa anlamına bakıp ve üç dakika içinde faks çekmezseniz çıranızı yakarım.
If I did, they would wrap it up, and I would put back on my uniform...'cause Sheronda is expecting me to wear it.
Hoşuma gitseydi paket yaptıracaktım ve üniformamı geri giyecektim. Çünkü Sheronda beni üniformalı olarak bekliyor olacaktı.
Listen up callers, if you're still out there on the road to Vegas, you better get your butt in gear before it disappears, cause Vegas is still looking for the King!
Siz dinleyenler, eğer hala Vegas'a gidiyorsanız kıçınızı Vegas yok olmadan önce hızlandırın. Vegas'a hala yeni bir Kral gerekiyor.
Apparently, according to some of our folktales... if the spirit of a Centauri ends up in a body... that is not worthy of its presence... it can choose to separate... to cause the death of the body... so that it can then move on to a worthier host.
Bazı halk hikayelerine göre... bir Centauri'nin ruhu kendisine layık bir beden bulamadığında bedende ayrılarak ölmesine sebep olur ve kendisine daha iyi bir kabuk aramış.
Hi, Bryan Trenberth, I don't care if you like me or not... but we didn't bring a snack this week'cause my wife is as busy as hell... and she brought a perfectly fine snack last week... and if it's not on your stupid list... 'I'm sorry, but that's your problem.'
Merhaba, Bryan Trenberth, beni sevip sevmemen umrumda değil... ancak bu hafta atıştırmalık bir şeyler getirmedik çünkü eşimin işi başından aşkın... ve geçen hafta gayet güzel şeyler getirmişti... ve eğer bunlar senin listende yoksa... üzgünüm, fakat bu senin sorunun.
'Cause if this is all you got, then you need to stop teaching that class...'cause it's gettin'inside your head.
Çünkü bir bunu bulduysan o dersi vermeyi bırakmalısın. Çünkü kafanın işleyişini bozmaya başlamış.
Law is the king with me,'cause if it wasn't, this territory... even if it becomes a state, wouldn't be fit for a prairie dog.
Benim için yasalar her şeyin üstündedir. Çünkü öyle olmasaydı, bu bölge bir eyalete dönüşmüş olsa bile bir çayır köpeğinin yaşamasına dahi elverişli olmazdı.
She started telling me about her life as a rock star and how interesting it is and, you know, if I wanted to be with her, I'd have to kind of make compensation'cause she'd be on tour a lot, you know
Sonra rocksuz bir hayat düşünemediğini anlattı. Onunla olmak istiyorsam fedakarlık edecekmişim. Çünkü kendisi konser konser dolasacakmış.
Dad, if you want, you can use me for stuff'cause I wouldn't mind the occasional compliment- - even if it is from your wazoo.
Baba, istersen beni kullanabilirsin. Arada bir iltifata hayır demem, yapmacık olsa bile.
Sometimes science is... but Dominar Rygel's life depends on our finding the cause of this phenomenon, and rectifying it if we can.
Bazen bilim öyledir... ama Hükümdar Rygel'ın hayatı bizim... bu olayın sebebini bulmamıza ve becerebilirsek düzeltmemize bağlı.
Well, the way I see, if he really is who he says he is, well, he'd better do something on New Year's Eve,'cause it's in the Bible!
- Eğer o olduğunu söylediği kişiyse yılbaşında bize bir şeyler göstermeli çünkü bu incilde yazıyor.
'Cause if you used that contraption on her, whatever it is... tugging'in and out of my sister or you tuggin'in and out of her, I have the right to know.
O şeyi kardeşimin içine sokup çıkarmadığını bilmeliyim. Ona sokup çıkarıyor muydun? Bunu bilmek benim hakkım.
# and everything's for nothing if you're willing to try # # you got to make it, you got to try to stay high # #'cause everybody is in on something else # # you gotta, you gotta find out who and what it is #
Eğlenmeye bakmalısın Herkesin var bir amacı Kim ve ne olduğunu bulmalısın
And if you think about it, it's a good color'cause white is really too bright... and black is almost like a pair of shoes.
Ve biraz düşünürsen, iyi bir renk, çünkü beyaz çok parlak ve siyah ta çok ciddi kaçıyor.
He claims that the vehicle is so genius and revolutionary that it could cause one's eyes to bleed if not properly prepared to see it.
İddiasına göre araç o kadar dahice ve o kadar devrimci ki, eğer hazır olmadan bakılırsa bakanın gözlerinden kan akmasını sağlayacak.
You wanna bone him right this second,'cause you is feeling so horny, that if you don't get it now...
Ben sadece onun kemiklerini isterim doğru, nasırlaşmış hissediyorsun, ki onu bulsaydın şimdi...
If that one alien is the cause of it I can stop it by killing him.
Savaşı başlatan o uzaylıysa onu öldürerek savaşı önleyebilirim.
If this game is gonna cause problems, I should keep it.
Eğer oyun aranızda sorunlara yol açacaksa en iyisi bende kalsın.
'Cause if second-best is good enough for Mr. Turkey, it's good enough for me.
Çünkü en iyi ikinci şey ; Bay Hindi için iyiyse benim için de iyidir.
'Cause if you need a little something... really, the thing to do is just to ask for it.
Çünkü bir şey istersen bunun en yolu bana sormaktır.
Are we safe if we can hide out till morning... or is this thing gonna come after these guys... with everything it's got'cause it only has till morning?
Sabaha kadar saklanabilirsek kurtulur muyuz? Yoksa bu şey sabaha kadar vakti var diye... ne yapıp edip bu çocukların peşinden gelir mi?
'Cause if it wasn't Will then Will is most likely dead.
Çünkü o Will değilse,.. ... Will büyük ihtimalle öldü demektir.
'Cause if it's business, I'll go away happily.
Çünkü iş yüzündense memnuniyetle ayrılırım.
Yes, first and foremost... Woman is a mother, wife and homemaker If you try changing her role it will cause an upheaval in her life and in society
Evet, her şeyden önce... kadın bir anne, bir eş ve evinin kadınıdır... eğer onun rolünü değiştirmeyi denerseniz... bu, onun yaşamında ve toplumda bir karışıklığa sebep olacaktır.
So if some must die it is in a worthy cause.
Birileri ölecekse bu haklı bir dava için olacak.
Now, this is a conservative interpolation of the damage it would cause if detonated, and this doesn't account for fires or collateral explosions.
Bu örnekte, bomba patladığı zaman meydana gelecek hasarın bir kısmını görebilirsiniz. Ama burada çıkacak yangınlar ve ikincil patlamalar yok.
If it's any consolation, I believe the cause I am working for is just.
Teselli olacaksa, uğruna çalıştığım amacın haklı olduğuna inanıyorum.
Michael, if this is a lecture on how we're all supposed to whatever and blah, blah, blah... well, you can save it'cause we all know it by heart.
Michael, eğer bu nasıl davranmamız gerektiğini falan anlatacağın bir nutuksa kendine sakla çünkü zaten ezbere biliyoruz.
'Cause it reads like an inside-outside job, but if this guy knew someone on the inside, how come they all got shot?
- Bu iş içeriden birine ait gibi. Ama bu herif. içeriden birini tanıyorduysa, neden hepsi vuruldu?
Yeah, well, get used to it. 'Cause if this is a setup...
Evet,, buna alışmak bu bir tuzak çünkü eğer...
cause if you don't 56
cause if you do 44
cause if you did 19
cause if not 24
cause if you are 29
cause if so 19
if it is 191
if it isn't 54
if it is true 20
if it isn't mr 22
cause if you do 44
cause if you did 19
cause if not 24
cause if you are 29
cause if so 19
if it is 191
if it isn't 54
if it is true 20
if it isn't mr 22
it is 11007
it is good 116
it is not okay 24
it is done 137
it is what it is 220
it is mine 58
it isn't 1519
it is me 119
it isn't worth it 21
it isn't real 27
it is good 116
it is not okay 24
it is done 137
it is what it is 220
it is mine 58
it isn't 1519
it is me 119
it isn't worth it 21
it isn't real 27
it is not possible 57
it is beautiful 109
it isn't possible 18
it isn't much 21
it is possible 151
it isn't fair 52
it is okay 59
it isn't easy 32
it isn't mine 27
it isn't working 26
it is beautiful 109
it isn't possible 18
it isn't much 21
it is possible 151
it isn't fair 52
it is okay 59
it isn't easy 32
it isn't mine 27
it isn't working 26