English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Inglês → Turco / [ D ] / Don't fuck around

Don't fuck around tradutor Turco

265 parallel translation
Just don't fuck around with me.
Benim işime karışmayın yeter!
I don't have time to fuck around.
Seninle uğraşacak vaktim yok.
Ya don't fuck around with the in finite.
Sonsuzluğu fazla kurcalama.
And with that, you don't fuck around.
Ve bununla uğraşılmaz.
Don't fuck around.
Dalga geçmeyin.
Matthew, I don't have time to fuck around. Now come on.
Matthew, dalga geçecek vaktim yok.
They don't fuck around.
Şakaları yoktur.
- Come on! - Don't fuck around!
- Hadi, daha sert.
Good talking about who I think you are. You don't fuck around.
Düşündüğüm kişilerden söz ediyorsan, onlar oyun oynamıyorlar.
I don't like to fuck around with the King.
Kralla karşı karşıya gelmek istemem.
I don't fuck around with the help.
Ben uşaklarla yatmam.
Don't fuck around, Noodles.
Aptalca bir iş yapma, Noodles!
Don't fuck around with the equipment!
Teçhizatları elleme!
[Nancy] Come on. Don't fuck around.
Haydi, saçmalama.
- Don't fuck around.
- Böyle oyun olmaz.
Don't fuck around now.
Gezinme ortalıkta.
Come on, guys, don't fuck around.
Hadi çocuklar, şakalaşmayı bırakın.
Hey, hey, don't fuck around here.
Durun, saçmalamayın.
If you want to kill yourself, don't fuck around with it!
Eğer kendini öldürmek istiyorsan, fazla oyalanma. İşini çabuk gör!
Don't fuck around with the Senator.
Bir şey daha. Senatörle oyun oynamaya kalkma tamam mı?
Don't fuck around.
- Haydi, aylaklık etme.
Don't let her fuck around with no other guys, all right?
Dikkat et, erkeklerle takılmasın, tamam mı?
Harriett, this is it, and Bruce- - I don't want to fuck around with you.
Harriett, işte bu, ve Bruce... Sizi üzmek istemiyorum.
- Karen, don't fuck around.
- Karen, aptallık etme.
Hey! Don't fuck around!
Şakalaşmayı bırak.
- Don't fuck around, ese!
- Ortalığa s.çma, ese!
- M-Miklo, don't fuck around, ese.
- M-Miklo, ortalığı s.kiştirme, ese.
- Don't fuck around.
- Arkadaşın. - Bana oyun oynama.
Don't fuck around.
Şaka falan yapma.
Don't fuck around.
Gizleme.
So don't fuck around with me, okay?
Bu yüzden beni oyalamayın, tamam mı?
If you do... don't fuck around behind her back.
Olursanız da arkasından iş çevirmeyin.
Sure, below poverty level! Don't fuck us around!
Kesin yoksulluk sınırının altındadır!
Mom, don't fuck around like this!
- Anne, yapma bana böyle.
We don't fuck around here.
Burada oyun oynamıyoruz.
Don't fuck around.
Maval okuma.
We don't have time to fuck around!
Kaybedecek zamanımız yok!
I don't fuck around with his trainer's shrink.
Antrenörün psikiyatristiyle uğraşamam.
Don't fuck around.
Bayılıp durma.
Don't fuck around.
Sakın saçmalama.
And I don't gotta fuck around behind somebody's back if I don't like the way they're treating me, or pray some brick safe falls and hits them on the head, they're on the street.
O zaman arkamı kollamak zorundayım. Başkalarının bana bu şekilde davranmasını istemiyorsam, kimseyi arkadan vurmamam gerekir.
I don't have the time to fuck around... with a couple of fucking losers like you!
Sizin gibi iki serseriyle kaybedecek vaktim yok benim!
Now, I don't have time to fuck around, so I'm gonna make this simple.
Oyun oynayacak vaktim yok. O yüzden kısa keseceğim.
Don't fuck around.
Bana düzgün cevap ver.
Please. don't fuck around. Or I'll kill your friend.
Lütfen dolap çevirme, yoksa arkadaşını öldürürüm.
Well, I don't understand why you keep her the fuck around.
Neden kalasına izin verdiğini hala anlamış değilim.
You don't fuck around with Santos.
Santos'la taşak geçemezsin.
- Don't fuck around like your mama.
- Niçin? - Annen gibi herkes ile yatıp kalkma.
Don't fuck me around!
- Bırak lan, siktirme ablanı!
Don't fuck around, man.
Dalga geçmiyorum, adamım.
Don't fuck around, fellas.
Bokluk yapmayin, dostlar.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]