For what reason tradutor Turco
1,232 parallel translation
He was exiled from Cardassia, for what reason, we're not sure.
Kardasya'dan sürgün edilmiş. Nedeninden emin değiliz.
- For what reason?
- Hangi amaçla?
And for what reason was Medgar Evers'life taken?
Peki, hangi nedenle, Medgar Evers öldürüldü?
For what reason, I don't know.
Nedenini ben de bilmiyorum.
For what reason?
Hangi sebeple?
For what reason?
Dedikoduya fazla itimat etme.
For what reason?
Hangi nedenden dolayı?
For what reason?
Hangi nedenle?
- For what reason?
- Neden?
Reason for what?
Ne için delil?
He must have a good reason for what he's done.
- Yaptıkları için iyi bir sebebi olmalı.
Most of the time, I knew enough to do what my father told me but that day, for some reason, I didn't.
Çoğu zaman babamın dediklerini yapmam gerektiğini bilecek kadar akıllıydım ama o gün bir sebeple, yapmadım.
There's a reason for what's happening to you and we're not stopping until we find it.
Sana bunların olmasına neden olan şeyi bulana kadar, durmaya niyetimiz yok.
For some reason, none of the tricorders are working, but, from what I can tell, you have a concussion.
Bazı nedenlerden dolayı, tarayıcılar düzgün çalışmıyor, ama beyin sarsıntısı geçirdiğinizi söyleyebilirim.
For what possible reason?
Ne sebeple?
what, then, is the reason for their existence?
Öyleyse, onların var olmasının amacı ne?
So what are you here for? Well, they picked me up for vagrancy, but that's not the real reason.
Evsiz olduğum için buradayım ama gerçek nedeni bu değil.
For some reason, we're expected to act our age, and we don't even know what that is.
Bir sebepten, kendi yaşımıza göre davranmamız gerekiyor. - Daha ne demek olduğunu bile bilmiyoruz.
Well I called for another reason Dr. Crane. But what you just said really moved me.
Aslında başka bir konu için aramıştım ama..... söylediğiniz şey beni çok etkiledi Doktor Crane.
Listening only to himself. Hoping to catch a glimpse of the truth for who knows what reason.
Geleceği, yalnızca kendini dinleyen gözüne takılan gerçekleri kimsenin bilmediği sebeplerle kovalayan bir adam.
He's the reason for what happened to my mother.
Orada annemle birlikteydi. Anneme olanların sebebi o.
Coincidentally, the Fourth Child was found. What's the reason for hiding that?
Dördüncü Çocuk'un bulunmasının ardındaki gerçekler ne?
From as long as I can remember, I've been searching for something some reason why we're here. What are we doing here? Who are we?
Kendimi bildim bileli bir şey arıyorum niçin burada olduğumuzu.
If he'd have thrown us out of his room for whatever reason, what have we lost?
Eğer bizi herhangi bir nedenle kapı dışarı etseydi, ne kaybedecektik?
I know you got no reason to trust me, but... You let me walk, I'll see what I can do for Elise.
Bana güvenmek için bir sebebin olmadığını biliyorum ama izin verirsen yardım ederim.
But if we can relinquish just once what has comforted and filled us and really say goodbye, perhaps the result will be a merry wee "hello" to something new, unlike the old and not tasting like it, and for precisely that reason not so bad at all.
Ancak bizi rahatlatan ve tatmin eden şeylere elveda dememiz yeni şeylere merhaba dememiz anlamına gelebilir ve bu da o kadar kötü olmayabilir.
What happens is that one neighbour after another, for one reason or another, come forward with information.
Komşulardan biri bir gün uydurma da olsa bir nedenle Gestapo'ya ihbarda bulundu. Bütün bu uydurma nedenlerin tek bir açıklaması olabilir.
There's no reason for the Commonwealth not to recognize a union of three. WHIPPER : What's the big deal?
Eyaletin gerçekten üçlü bir evliliği tanımaması için iyi bir neden yok.
Maybe because what's left on Z'Ha'Dum can't fall into anyone's hands for any reason.
Belki de Z'ha'dum'da kalanlar, hangi sebeple olursa olsun kimsenin eline geçmemelidir.
What, so this guy's helping you for no apparent reason?
Bu adam sebepsiz yere sana yardım mı ediyor şimdi?
For what reason?
Ne sebeple?
But what reason could he possibly have for trying to fool his own bodyguard?
Ama kendi korumasını kandırmasının ne anlamı var?
For what possible reason?
Hangi nedenle?
You had no rhyme or reason for what you did to me.
Bana yaptığın şey için kafiye düzmeye gerek yok.
I got a good reason for being late. What?
Geç kalmak için geçerli bir nedenim vardı.
What if they want to capture our ships for the exact same reason?
Ya onlar da aynı nedenden ötürü bizi ele geçirmek istiyorlarsa?
Jelly Roll, what's the reason for a trip to Europe on a steamer?
Jelly Roll, buharlı bir gemi ile Avrupa'ya yolculuk yapmanızın nedeni nedir?
I assume you had a good reason for doing what you did.
Bu yaptığın için iyi bir gerekçen olduğunu varsayıyorum.
What would be the reason for that?
Bunun nedeni ne olabilir?
what is my true reason for being?
Gerçek varoluş sebebim ne?
What they need is to believe that airplanes don't crash for no reason. They need to believe it was a screwup.
Ve jürinin ihtiyacı olan şey uçakların sebepsiz bir şekilde düşmeyeceklerine inanmak.
No reason for the rest of the world to know what our resources are.
Tüm Dünya'nın elimizdekileri öğrenmesi gereksiz.
Well, for one reason, they know what it can do.
Tek bir nedenden dolayı, Ne yapabildiğini biliyorlar.
So really, what's the reason for your little clambake?
Gerçketen, bütün bunların sebebi nedir?
A reason for what?
Ne icin ne sebebi?
For what possible reason?
- Hangi nedenle?
All this is for a reason. Otherwise, what's the point?
Yoksa, anlamı ne?
I should tell him that what he did was for the greater good, and there is a reason for it.
Ona demeliyim ki... yaptığı şey mutlak iyilik içindi ve bunun için bir sebebi - var-.
And though you might not understand the reason, you have to trust that someone who loves you that much is only trying to do what's best for you.
Ve nedenini anlayamamana rağmen... seni bu kadar fazla seven birine güvenmek zorundasın... sadece senin için en iyisini yapmaya çalışıyordur.
What's your real reason for being here?
Burada olmanın asıl amacı ne?
Do you realize that what you're saying is that the only reason you wouldn't fuck those models is out of consideration for me?
Ne söylediğinin farkında mısın? O iki mankenle yatmak istememenin tek nedeni bu mu? Beni düşündüğün için.
for what 4177
for whatever reason 151
for whatever it's worth 46
for what it's worth 577
for what purpose 109
for what you did 18
what reason 28
reason 73
reasons 43
reasonable 43
for whatever reason 151
for whatever it's worth 46
for what it's worth 577
for what purpose 109
for what you did 18
what reason 28
reason 73
reasons 43
reasonable 43
reasonable doubt 18
reasonably 25
for work 78
for whom 118
for weeks 63
for who 232
for worse 48
for which 21
reasonably 25
for work 78
for whom 118
for weeks 63
for who 232
for worse 48
for which 21