I'd rather die tradutor Turco
648 parallel translation
♪ I'd rather die ♪ ♪ Which I will eventually, of course ♪
Ölmeyi tercih ederim ki en sonunda öleceğim, tabii ki.
I'd rather die than be unfaithful to him! "
Onu sadakatsizlik etmektense ölmeyi tercih ederim! "
And I'm trying to prove it, because I'd rather die than live and lose you.
Bunu kanıtlamaya çalışıyorum, çünkü seni kaybetmektense, ölmeyi yeğlerim.
But I'd rather die out there in a snowstorm, be buried alive than to stay here one more minute.
Ama burada bir dakika daha kalmaktansa, diri diri gömülüp... dışarıda kar fırtınasında ölürüm daha iyi.
I'd rather be called a rat than die like one.
Öyle ölmektense fare gibi ölürüm daha iyi.
I'd rather die than give him up.
Ondan vazgeçmektense ölmeyi yeğlerim.
Father, I'd rather be eaten alive by that monster than die of grief at your loss.
Baba, senin kaybetmenin acısından ölmektense, o canavar tarafından... canlı canlı yenmeyi yeğlerim.
I'd rather not see him die.
Öldüğünü görmemeyi tercih ederim.
If you shun me, I'd rather die
Benden çekinirsen eğer, ölmeyi tercih ederim.
- I'd rather die.
- Ölmeyi yeğlerim.
I'd rather die than cause you any suffering.
Sana acı çektireceğime ölürüm daha iyi.
I'd rather die myself than see my friends destroyed.
Dostlarımın yok olduğunu görmektense ölürüm daha iyi.
I-I'd rather die.
- Ölürüm daha iyi.
I'd rather die than give this up.
Bundan vazgeçmektense ölmeyi yeğlerim.
I'd rather die first.
Bunu görmektense ölmeyi yeğlerim.
I don't want a world without love or grief or beauty. I'd rather die.
Aşksız, kedersiz, güzelliksiz bir dünyadansa ölmeyi tercih ederim.
I'd rather die.
Yorgunluktan bittim ben.
I'd rather die first.
Ölürüm de size bir şey yapmam.
I'd rather die first.
Önce ölmeyi yeğlerim.
I'd rather die, I tell you!
Ölürüm daha iyi.
I'd rather die.
Ölmeyi tercih ederim.
I'd rather die than eat poisoned food.
Zehirleneceğime açlıktan ölürüm daha iyi.
I'd rather die first!
Açlıktan öleceğimi bilsem dönmem!
Come on, my brave men! I'd rather die for the desert's fertilization.
Çölde bu şekilde ölmeyi istemek de cesaret ister.
I'd rather die than risk the to stay in his village one day.
Köyünde bir gün daha geçirmektense bu yolda ölmeyi tercih ederim.
I'd rather die of love for a woman
Bir kadının aşkından ölmeyi yeğlerim.
I'd rather die, " it says.
Sensiz olmaktansa, ölürüm daha iyi. " diyor.
I'd rather die than have to look at her.
Ona bakmaktansa ölmeyi tercih ederim.
I'd rather die than revoke God's orders.
Tanrının buyruklarına karşı gelmektense ölmeyi yeğlerim.
I'd rather die than be in chains.
Zincire vurulmaktansa ölmeyi yeğlerim.
But I'd rather die than endure this torment.
Bu acıya katlanmaktansa ölmeyi yeğlerim.
I'd rather die in an unwinnable war than be their slave as things stand now.
Onların kölesi olmaktansa ayakta savaşarak ölmeyi tercih ederim.
I'd rather die than have you tell him!
Ona söylemendense ölmeyi yeğlerim!
You know I'd rather die than lose you.
Seni kaybetmektense ölürüm, daha iyi.
If they're going to kill us anyway, I'd rather die fighting.
Eğer bir şekilde zaten bizi öldüreceklerse, savaşarak ölmeyi tercih ederim.
If I don't find it, I'd rather die than continue to live like I do.
Ama ben yaşamak istiyorum. "
- I'd rather die.
- Ölürüm daha iyi.
but if there's just one chance in a thousand that he has got something... boy, I'd rather take it than just sit around here waiting to die.
Fakat hayatta kalmak için binde bir şansımız varsa.... çocuğun durumu da kötü. burada oturup ölmesini beklemekten iyidir.
I'd rather die than spend another day in prison.
Hapiste bir gün daha geçirmektense ölürüm.
I'd rather die but you won't live either!
ÖIürüm de sana gün yüzü göstermem! Soysuz!
I'd rather die than have my inn turned into a gambling joint.
Hanımın bir batakhaneye döndüğünü görmektense ölmeyi tercih ederim.
I'd rather die...
Ölmeyi tercih ederim...
I'd rather die than work there again.
Orada yeniden çalışacağıma ölürüm daha iyi.
I'd rather live for Germany than die for England.
Almanya'da yaşamayı İngiltere'de ölmeye tercih ederim.
Oh, I'd rather die, but first I must get rid of this headache.
Ölürüm daha önce, ama önce başım ağrıyor.
I'd rather die!
ÖIürüm daha iyi!
I'd rather die a hundred deaths than going with you!
Seninle gitmektense yüzlerce kez ölmeyi yeğlerim!
I'd rather die than hurt you.
Sana zarar vereceğime ölürüm daha iyi.
I'd rather die first!
Ölmeyi tercih ederim!
I'd rather die now than go out of my mind, waiting to be murdered.
Aklımı kaçırmaktansa, öldürülmeyi beklemektense, ölmeyi tercih ederim.
You bet — because I'd rather die than kill.
Hem de nasıl... Öldürmektense ölmeyi tercih ederim.
i'd rather you didn't 72
i'd rather 39
i'd rather not 268
i'd rather not say 62
i'd rather be alone 17
i'd rather be dead 24
i'd rather not talk about it 39
i'd rather stay here 29
i'd rather stand 24
died 275
i'd rather 39
i'd rather not 268
i'd rather not say 62
i'd rather be alone 17
i'd rather be dead 24
i'd rather not talk about it 39
i'd rather stay here 29
i'd rather stand 24
died 275