I get your point tradutor Turco
181 parallel translation
I think I get your point.
Sanırım demek istediğinizi anladım.
I get your point, but I'll make up my own mind.
Senin puanını ben aldım, Fakat kafamı toplamam lazım.
I get your point!
İşte bu!
Fine, I get your point.
Tamam, sizi anladım.
- I get your point. I'll tell him.
- Anlıyorum, söyleyeceğim.
Okay, I get your point.
Tamam, demek istediğini anladım.
I get your point.
Söylediğini anladım.
Great. I get your point.
- Kesinlikle anlıyorum.
Well, I would say eleven, but I get your point.
Bence 11'den sonrası saçma ama seni anlıyorum. Şimdi 151'inciyle beraber.
I get your point.
Ne demek istediğini anladım.
I get your point.
Seni anladım.
All right, I get your point.
Tamam, anlatmak istediğini anladım.
I get your point, but...
Demek istediğini anladım, ama...
Okay, I get your point.
Neyse, anladım.
- I get your point.
- Anladım.
I get your point.
Ne demek istediğini anlıyorum.
OK, I get your point, all right? Oh, do you, Joe?
- Gerçekten mi, Joe?
I get your point.
Seni anlıyorum.
Okay. I get your point.
Ne demek istediğini anladım.
I think I get your point.
Bu adaletli gözükmüyor.
I get your point.
Demek istediğini anlıyorum.
All right, I get your point, woman.
Tamam, demek istediğini anlıyorum kadın.
I'm willing to go- - l get it. I get your point.
Çok aza ne dersiniz? Çünkü bunu yapabilirim. Anlıyorum.
- Right, I get your point.
- Haklısın, ne demek istediğini anladım.
I get your point.
Amacını anladım.
- I get your point, but those people are regulars.
- Ne demek istediğinizi anladım, ama bu insanlar devamlı müşteriler.
I get your point and I'm gonna take care of it
Seni anlıyorum. Bununla ilgileneceğim.
I mean, it was kinda stupid and you got in trouble but it was brave and I get your point
Biraz aptalcaydı ve başın belaya girdi. Ama cesurcaydı ve anlatmak istediğini anladım.
I get your point.
İstediğini öğrendin mi?
All right, I get your point.
Tamam. Mesaj alınmıştır.
You've made your point very vividly, Doc but I still want to get in this thing.
Demek istediğini çok iyi anlattın Doktor. Yine de buna katılmak istiyorum.
I get your point.
Yerinde bir tespit.
I don't get your point, as John Elder didn't get off the train.
Seni anlamıyorum. John Elder trende değildi ki.
The next time you point a gun at me, you better pull the trigger, because I'm gonna blow you into so many pieces, your friends will get tired of lookin'for you.
Bir dahaki sefere, bana silah doğrulttuğunda, Tetiği çeksen iyi edersin. Yoksa seni o kadar parçalarım ki,
I still don't get your point.
Hala lafı nereye getirmeye çalıştığını anlamıyorum.
I guess you just get to a point where your pants look so bad it's actually easier to become a clown than having the proper alterations done.
Galiba pantolonunuz bir vakitten sonra o kadar kötü bir noktaya gelir ki palyaço olmanız, gerekli değişimi geçirmenizden daha kolay olur.
I think you get the point that it's not, "Mike Wallace, eat your heart out."
Herhalde anladınız, tam olarak bir Mike Wallece programı değil ama...
If you're going to be so subtle, how will I ever get your point?
Baba, o kadar ince laf sokuyorsun ki nasıl anlayacağım bilmiyorum?
I'm afraid I don't get your point.
Kusura bakmayın, ama anlamadım.
- What's what point? What's the point of sleeping with you if it doesn't get your attention... if I always come second to Bill?
Hala hayatında Bill'in önceliği varsa birlikteliğimizin anlamı ne?
I got to get in a 3-point stance in your vomit, nigger?
Senin kusmuğunun üzerinden mi geçeceğim?
At this point I must remind you that according to your contract... no artiste working for your company has the right... to make friends, fall in love or get married
Hayatının bu döneminde yaptıkların Çok önemli Ve benimle olan anlaşmana göre Evlenmem ya da bağlanmam Yasak
- Ok, I get your point.
Tamam, bu meseleyi çözeceğim.
May I ask at what point we here at the Embassy will get sight of your " "product" "?
Acaba eIçiIiğimiz ne zaman edindiğiniz biIgiIerden haberdar oIacak?
I remember that speech, and at no point do I recall suggesting that you "get your chins screwed on straight".
Bir yerinde şöyle dememiş miydim? "Dilinize hakim olun."
I'm not sure I get your point.
- Tam olarak anlamadım galiba
For what it's worth, I... tried to get your point across to Jonas.
Neye değerse değsin, ben Jonas'a senin ne demek istediğini anlatmaya çalıştım.
I don't get your point.
Ne söylemek istediğinizi anlamıyorum.
I'll get to the point. Put it in your mouth. Let it roll around a little bit inside there.
Koy ağzına içeride biraz dönmesini sağla, ve bunu hisset.
Please speak to me, just once don't make me guess your point of view for l might get it wrong... I know I have strayed so far I don't belong in any church of yours I sang the song of science yes, I sang it every day
Ne olur bir kez olsun konuş benimle. Ne düşündüğünü tahmin etmeye kalkmayayım, yanlış anlayabilirim. Biliyorum, yoldan ayrıldım, ait değilim hiçbir kilisene.
You know what I mean? You're saying this shit so you can get your point across about doing a drum beat.
Böyle diyorsun çünkü davul temponu kabul ettirmek istiyorsun.
i get it 7535
i get you 90
i get bored 20
i get up 20
i get it now 149
i get confused 25
i get fired 17
i get the point 40
i get paid 29
i get the message 27
i get you 90
i get bored 20
i get up 20
i get it now 149
i get confused 25
i get fired 17
i get the point 40
i get paid 29
i get the message 27