Jorgen tradutor Turco
343 parallel translation
- Jorgen Ravn
- Jørgen Ravn
Amongst the colleagues of Edvard Munch... are Carl Nordberg... Andreas Singdahlsen... Halfdan Strom... and Thorvald Torgersen,
Edvard Munch'un arkadaşları arasında Carl Nordberg Andreas Singdahlsen Halfdan Strom Thorvald Torgersen ve Jorgen Sorensen ki yedi yaşına kadar kötürümdü ve 30'lu yaşlarının başında öldü.
Jorgen Sorensen will die an invalid and the popular painter Kalle Lochen will kill himself at the age of 28,
Jorgen Sorensen felç geçirip ölecek. Ünlü ressam Kalle Lochen, 28 yaşında kendini öldürecek.
Munch now prepares himself again for the public and the critics often in the introvert company of Sigbjorn Obstfelder, the poet and Jorgen Sorensen, the crippled artist,
Munch tekrar kendini halk ve eleştirilere hazırlar. Genellikle içine kapanık biri olan Sigbjorn Obstfelder'in şirketi ve sakat bir şair olan Jorgen Sorensen.
Hello Jorgen, this is Kresten.
Merhaba Jorgen, ben Kresten.
Yes. Later, Jorgen.
Tamam görüşürüz Jorgen.
My name is Jørgen Mortensen.
Adım Jorgen Mortensen.
Jørgen Mortensen?
- Jorgen Mortensen mi?
Jørgen Mortensen... would you like to ask for a ticket to Italy, too?
Jorgen Mortensen... "sen de İtalya" "için bir bilet", "ister misin"?
Jørgen Mortensen?
- Jorgen Mortensen?
And if you're not here Jørgen Mortensen won't come anymore.
Ve eğer sen burada yoksan... "Jorgen Mortensen" "ben de asla gelmeyeceğim".
- You should get married, Jørgen.
- Sen evlenmeliydin, Jorgen.
Open Jørgen Mortensen's eyes and make him find me.
Jorgen Mortensen'in gözlerini aç ve "beni bulmasını sağla".
- Where is Jørgen Mortensen?
- "Jorgen Mortensen nerede"?
We don't know where Jørgen Mortensen is.
"Jorgen Mortensen'in nerede olduğunu" bilmiyoruz.
"You don't know where Jørgen Mortensen is."
"Jorgen Mortensen'in nerede olduğunu" "bilmiyorsunuz".
"We don't know where Jørgen Mortensen is."
"Jorgen Mortensen'in nerede" "olduğunu bilmiyoruz".
... make Jørgen Mortensen feel the quintessence of love and come over for a glass of Marsala.
"Jorgen Mortensen'in aşkın güzelliğine" "sahip olmasını sağla". "Ve bir bardak Marsala" "için geri gelsin".
- See you around, Jørgen.
- Sonra görüşürüz, Jorgen.
Jørgen Mortensen.
Jorgen Mortensen.
- Jørgen Mortensen.
- Jorgen Mortensen.
- The same Jørgen Mortensen?
- Aynı Jorgen Mortensen mi?
What about you, Jørgen?
Peki ya sen Jorgen?
I don't know, Jørgen.
Bilmiyorum, Jorgen.
- My name is Jørgen Mortensen.
- Adım Jorgen Mortensen.
- Jørgen is a great photographer.
- "Jorgen harika bir fotoğrafçı.".
- Well, Jørgen Mortensen?
- Evet, Jorgen Mortensen?
- Jørgen Mortensen.
- Jorgen Mortensen
Jorgen's name is misspelled.
Jorgen'in adı yanlış yazılmış.
Meet me at 354 Jorgen Avenue in an hour.
1 saat içinde 354 Jorgen Avenue'da buluşalım.
- He's heading east on Jorgen.
- Jorgen'ın doğusunda.
Don't say any more, jorgen.
Filmi görmek için sabırsızlanıyorum.
- That's the first one, then.
- Harika olacak! - Evet. İyi yolculuklar, Jorgen.
Be careful, jorgen!
Dikkatli ol, Jorgen.
Well, jorgen, so far you have passed the test.
Pekala, Jorgen buraya kadar olan sınavı atlattın.
I am disappointed, jorgen.
Hayal kırıklığına uğradım Jorgen.
That's the way it's going to have to be, jorgen.
Böyle olmak zorunda Jorgen.
My name ´ s Jørgen Hook, and I ´ m a neurosurgeon.
Adım Jørgen Hook. Operatör nöroloğum.
I, Jørgen Hook, testify before God that Aage Krger killed Mary Jensen.
Ben, Jørgen Hook, Aage Krger'in Mary Jensen'i öldürdüğüne Tanrı'nın huzurunda tanıklık ederim.
I, Jørgen Hook testify before God...
Ben, Jørgen Hook, Aage Krger'in Mary Jensen'i öldürdüğüne...
Jørgen Hook.
Jørgen Hook.
Jørgen.
Ben de Jørgen.
- Jørgen wants to play cards. - I'm in.
- Jørgen kağıt oynamak istiyormuş.
You're very lucky.
Çok şanslısın, Jørgen.
You can't prove that Jørgen is cheating. can you?
Jørgen'in hile yaptığını kanıtlayamazsın, değil mi?
- You don't speak Italian, Jørgen.
- Sen İtalyanca konuşamazsın.
Film jorgen a bit in the meantime.
Bu arada Jorgen " i çekin biraz.
- Right.
Sakın daha fazla konuşma, Jorgen.
Hello... jorgen!
- Merhaba. - Merhaba. Merhaba Jorgen!
I'm sorry, jorgen, but i am going to have to speak harshly.
Üzgünüm Jorgen, sert konuşmak zorundayım.
- Hi, jorgen.
- Alo? - Alo!