Not just for you tradutor Turco
2,306 parallel translation
Listen I don't have time for this... So just tell me how much you paid for my bill Blue and white paid, not me.
bak bunun için vaktim yok... kaç para ödediğini söyle... ben değil, beyaz gömlek ve mavi kot ödedi.
I'm not just arresting you for murder.
Seni tutuklamamın sebebi sadece cinayet değil
I'm just not ready for it to mean as much as I think you want it to mean.
Ben buna senin yüklediğin anlamı yüklemek için o kadar da hazır değilim.
it's just - I must not be comprehending the fact that it's that close, because, you know, it's hard for me to say, you know what - like, I talk to people, " You know, in eight days,
Gerçeğin bu kadar yakın olduğunu anlamamalıyım çünkü bunu söylemek benim için zor.
You have been here for five years, and just because I outrank you does not mean I have the authority to command your services.
Sen burada 5 yıldır çalışıyorsun. Ve benim pozisyonumun senden üstün olmasına rağmen sana emir verebilirim anlamına gelmez.
Just tell Diana it's not for you.
Diana'ya bunun sana göre olmadığını söyle.
What makes you think he's not just looking for a likely target and trying to game the system again?
Uygun bir hedef aramadığına ve tekrardan sistemle oyun oynamaya çalışmadığına inanmanızın sebebi nedir?
Can you just try not to be negative about it for one second because I really, really love it.
Lütfen bir saniyeliğine negatif düşünmez misin? Gerçekten sevdim. - Tamam.
You know, I've got a long night ahead of me just enjoying not having my daughter, you know, asking me for advice like she always does.
Uzun bir gece var önümde eğleneceğim, kızım da yok bana tavsiyeler sorması da yok her zaman sorar ya.
Hey, uh... So listen, I-I just- - I want to say I'm sorry for not telling you about Amanda.
Dinle, sadece senden özür dilemek istiyorum sana Amanda'dan bahsetmediğim için.
I'm sorry, did you not just say how desperate you were for my help in saving Stefan's life?
Pardon ama az önce çaresizce benim Stefan'ın hayatını kurtarmamı istemedin mi?
And towards the end she said, "thank you for not inducing my labor before I was ready, just so you could watch a football game." Okay, she didn't say that, but she was thinking it.
Bir de, sonuna doğru "Futbol maçı izleyeceksiniz diye erken doğum yaptırmadığınız için teşekkür ederim" dedi.
They just came in, and they specifically asked for someone who was not you.
Az önce onlar geldi ve özellikle senin dışında bir doktor istediler.
We're coming for you, and not just to hurt you - - to kill you.
Senin için geleceğiz ve zarar vermeye değil, öldürmeye.
We're gonna be nailing down other supply lines soon, and I'd hate to not have room for you, so, uh, obviously, just, uh, keep this between us.
Başka tedarikçilerle de görüşeceğiz, senin malına da yer kalır umarım. Aramızda kalsın bu mevzu tabii, anlaştık mı?
Now, it's not for all of you - just the people that I think need help.
Herkes için değil, sadece ihtiyacı olanlara.
Chuck, my feelings for you have not changed, just my schedule for the day.
Chuck... Bugünkü planlarım farklı diye sana olan hislerim değişmez.
I'm just--are you sure this isn't your way of getting back at me for not going to Italy?
İtalya'ya gitmekten vazgeçtim diye mi yapıyorsun bunu?
Oh, my God, I am heartily sorry for having offended you and I detest all my sins not because of your just punishments but most of all because they offended you, my
Tanrım, seni gücendirdiğim için pişmanım. Sadece gazabın yüzünden değil, aynı zamanda seni gücendirecek şeyler oldukları için günahlarımdan tiksiniyorum her zaman merhametli ve affedici olan Tanrım.
Jimmy, you're not just doing this recital for you!
Jimmy, bu resitali sadece kendin için yapmayacaksın.
Ladies, I just wanted to thank you for not cheering when I sent Darren away.
Kızlar, Darren'i kovduğumda gülmediğiniz için teşekkürler.
I just... can you blame me for not wanting to believe any of this?
Ama kalkıp tüm bunlara inanmıyorum diye beni suçluyor musunuz?
It's not load-rated for what we're about to do, but I just want to prove to you why Ford is the ultimate truck.
Yapmak üzere olduğumuz şey için tam yüklü değil ama ben size Ford'un neden en iyi bir kamyonet olduğunu ispatlamak istiyorum.
I don't want to step on you being a mob boss'wife or Suzanne Somers, but enjoy it while you can,'cause we got to get a new car, and not just for us, for Amy too.
Mafya patronunun karısı ve ya "Suzanne Somers" olmanı engellemek istemem ama tadını çıkarabiliyorken çıkar çünkü yeni bir araba almak zorundayız ve bu sadece bizim için değil, Amy için de.
The fact that your ex-husband slept here and you slept there and there's cigarettes- - even as a trusting person, just a little hard for me not to get bumped by that.
Gerçek şu ki, eski kocan burda uyudu ve sen de burda uyudun ve burda sigaralar- - çabuk inanan bir insan olarak bana bile bundan, etkilenmemek biraz zor geliyor.
Just because I occasionally call you in for backup does not make you in charge.
Sıklıkla seni bana arka çıkmak için kullanmam seni yetki sahibi yapmaz.
Bye... you know its okay it's not your fault you did exactly what i did i totally overreacted at the party... it's just that i fell for you actually fell in love with you
Bir saat sonra kuliste görüşürüz, tamam? Görüşürüz. Böyle olsun istemedim.
I just feel like you're sacrificing so much for me, and I'm not... I'm not doing anything for you.
Sadece sen benim için çok şey feda ettin ama ben senin için hiçbir şey yapmıyorum.
I'm just not so sure I can give you what you're looking for.
İstediğin şeyi sana verebileceğimden pek emin değilim.
I know, it's not the hang glider you always ask for... but I made it just for you.
O hep istediğin askılı planör olmadığını biliyorum ama bunu senin için yaptım.
I know it's not what either of us planned. I just want to say that... I'm there for you, if you, you know...
İkimiz de bunu planlamıyorduk ama şunu bil ki bir şey olursa yanındayım.
I think you gotta just rise above, and not just for Jabbar's sake, but for your own.
Bence toparlanmalısın... Sadece Jabbar için değil, kendin için.
I just wanted him to know that... that it wasn't about that, you are not interested in the money. That... that you just did it for the girl.
Parayla ilgilenmediğini, tek düşündüğünün kız olduğunu bilmelerini istedim.
Just so you know, I'm not really, you know, a stickler for writing things down, but...
Bildiğin gibi ben pek bir şeyler yazamam ama...
I just thought it would be a good idea for you to hear from your men about what to cut and not to cut.
Nerede kesinti yapıp nerede yapmamanız gerektiğini kendi adamlarınızdan duysanız iyi olur dedim.
We just want you to know there isn't a man among us who would not die for you.
Sadece bilmenizi istiyoruz ki aramızda sizin için ölmeyecek biri yok.
But just because you're not competing for food doesn't mean you're not seen AS food.
Ama yiyecek için rekabet etmemek yiyecek olmayacağın anlamına gelmez.
I did not just cook for eight hours so you people could run off to prove some asinine point that's only gonna make half of us feel bad!
Saçma bir şeyi kanıtlayın diye sekiz saat yemek pişirmedim ben. Hem bu işin sonunda bir kısmımız üzüleceğiz!
Listen, I understand that this night is important to you, and I ll happily stand by your side all night long in the nicest suit I own, but I will not, I repeat, will not put on a stupid costume just to be a part of your blind quest for power!
Dinle, bu gecenin senin için önemli olduğunu biliyorum en güzel takım elbisemle seve seve bütün gece yanında olurum ama daha fazla güç için yaptığın körleme maceran için o aptal kostümü giymeyeceğim.
Well, look, we just wanted to apologize for not bringing you with us the other day.
Önceki gün seni de yanımıza almadığımız için özür dilemek istedik.
If you're not up for it, just say the word.
Hazır değilsen söylemen yeter.
I just, you know, it just makes me think that you believe all you have going for you is your looks, and that's just- - it's not true.
Ben yalnızca senin takdir edilecek tek yanının görünüşün olmadığına inandırmaya çalışıyordum, ve tek bu- - bu doğru değil.
Not at all. I just- - I have that, you know, feeling I get where I can't wait for you to walk through the door, and then now you're angry and for some reason,
Sadece sen kapıdan girince böyle sinirli sinirli niyeyse birden çok seksi geldi.
I just think the right woman is out there for you, Carl, but she's not hanging from a pole or lifting her shirt at a bears game.
Doğru kadının seni beklediğini biliyorum, Carl ama bir direkten sallanmıyor veya bears maçında tshirtünü çıkartmıyor.
I'm just saying it's okay for you not to be all up around me if you're not feeling it.
Hayır, yok. Ben sadece eğer hissetmiyorsan çevremdeki şeyler yüzünden bunalıma girmeni istemiyorum diyorum.
I'm just saying that it's okay for you not to be all up and everything around me if you're not feeling it.
Ben sadece eğer hissetmiyorsan çevremdeki şeyler yüzünden bunalıma girmeni istemiyorum diyorum.
It's just... Judy, Judy... I need to believe in you- - in us- - and if we talk and I'm not convinced... it'll all be gone, and I'm not prepared for that.
- Judy, Judy sana inanmak istiyorum, ikimize eğer konuşursak ikna olmayacağım her şey bitmiş olacak ve ben buna hazır değilim.
Yeah, it's just, usually, you know, if you're not going to show up for something, you would call.
Evet ama genelde bir şeye gelmeyeceğin zaman arayıp söylersin.
For the record, you're not just a pilot.
Unutma diye söylüyorum, Sen sadece bir pilot değilsin.
And you would've thought that just the fact that this video existed would've been enough for the district attorney to not wanna prosecute this case, because, eventually, we would have to see this video.
Sadece bu videonun varlığı bile, bölge savcısının dava açmaktan vazgeçmesi için yeterli olacağını düşündürüyordu. Eninde sonunda bu videoyu izleyecektik.
You might not be ready for the action just yet.
Maceraya atılmak için henüz hazır olmayabilirsin.
not just you 78
not just one 31
not just yet 145
not just 59
not just now 40
not just mine 17
not just for me 25
not just me 102
not just that 80
not just him 21
not just one 31
not just yet 145
not just 59
not just now 40
not just mine 17
not just for me 25
not just me 102
not just that 80
not just him 21
not just us 28
just for you 93
for you 2938
for your information 371
for your own good 102
for your sake 205
for your birthday 37
for your own sake 81
for your daughter 16
for your mother 31
just for you 93
for you 2938
for your information 371
for your own good 102
for your sake 205
for your birthday 37
for your own sake 81
for your daughter 16
for your mother 31