Nothing changes tradutor Turco
559 parallel translation
And the Tooth Fairy steps right in, nothing changes, and I get a net gain of zero.
Ama Diş Perisi onun yerine geçince hiçbir şey değişmedi ben de hiçbir şey kazanamadım.
I should have known that nothing changes.
Değişen bir şeyin olmadığını anlamalıydım.
No good. Nothing changes.
Ama hayır, değişmiyor.
That nothing changes.
Hiçbir şeyin değişmemesi.
- Without money, nothing changes.
- Parsız hiçbir şey değişmez.
Nothing changes except life into death.
Hiçbir şey değişmez.. ... hayatın ölüme geçişinden başka.
It's better than working... and having ideas that never come to anything, and nothing changes.
Çalışmaktan, hiç bir işe yaramayan... fikirlere sahip olmaktan ve hiç bir şeyin değişmemesinden iyidir.
If no-one acts nothing changes.
Eğer kimse eyleme geçmezse, hiç bir şey değişmez.
Well, let's hope nothing changes that.
Eee, umalım da durum değişmesin.
Soon as you leave New York, nothing changes any more.
New York'tan ayrıldıktan sonra hiç bir şey değişmiyor.
For us, nothing changes.
Bizim için değişen bir şey yok.
Nothing changes her.
Hiçbiri işe yaramadı.
Nothing changes.
Hiç farketmez.
If nothing changes, you think that's a blessing.
Hiçbir şey değişmezse, düşün ki bu bir lütuf.
Nothing changes but the changes, slick.
Değişiklikler hariç hiçbir şey değişmiyor dostum.
- Nothing changes.
- Hiçbir şey değişmez.
If nothing changes.
Sonra şansları kalmaz.
Nothing changes.
Hiçbirşey değişmiyor.
I hope nothing changes.
Umarım hiçbir şey değişmez.
Nothing changes.
Hiçbir şey değişmemiş.
I missed knowing'nothing changes, people never change.
İnsanların ve hiç bir seyin değişmediğini bilmek.
Yeah, nothing changes.
Evet, bir şey değişmemiş.
Here, nothing changes.
Burada, hiçbir? ey de?
Nothing changes here.
Sicilya'da hiçbir şey değişmez.
- Nothing changes here.
- Sicilya'da hiçbir şey değişmez.
I thought nothing changes in Sicily.
Sicilya'da hiçbir şey değişmez.
I can't believe we can fire half the management and nothing changes.
Yönetimin yarısına kovunca hiçbir şeyin değişmeyeceğine inanmıyorum.
I'm living in a small town... living a life where nothing ever changes...
Küçük bir kasabada yaşamak... Hiçbir şeyin değişmediği bir hayatı yaşamak...
For the rest, science tells us that nothing ever dies, but only changes.
Zaten bilim bize, hiçbir şeyin ölmediğini sadece şekil değiştirdiğini söyler.
Nothing's gone, it only changes.
Hiç bir şey yok olmaz. Sadece değişir.
- Even if it's true, it changes nothing.
- Doğru olsa da, birşey değişmez.
Nothing ever changes in Stangerford.
Stangerford'da hiç bir şey değişmemişti.
It's sad but it changes nothing.
Üzücü ama bu hiç bir şeyi değiştirmez.
After all, in any war, Christian, after all the arms and the legs have been... blown off, it doesn't really matter, because nothing really changes.
Unutulmamalıdır ki, hiçbir savaşta, Christian, Nihayet bu kollar ve bacaklar yerlerinden ayrılır, o gerçekten önemli değildir, çünkü hiçbir şey gerçekten bunu değiştirmez.
Oh, nothing ever changes here, Master Miles.
Burada hiçbir şey değişemez Efendi Miles.
All right, you can have your dance. But nothing else changes.
Balo yapılsın ama diğer koşullar aynı.
What happened today changes nothing.
Bugün olanlar hiç bir şeyi değiştirmez.
The end of the strike changes nothing.
Grevin bitmesi bir şeyi değiştirmiyor.
Whether I slept with you or not changes nothing.
Seninle yatmış olup olmamam hiçbir şeyi değiştirmez.
Nothing ever changes except man.
İnsan dışında hiçbir şey değişmez.
Nothing changes except the uniforms and the transportation.
Nakliye ve üniformalar dışında hiçbir şey değişmiyor.
Nothing changes.
Hiçbir şey değişmeyecek.
And nothing ever changes.
Ama değişen bir şey olmuyor.
This changes nothing.
Bu birşeyi değiştirmez.
Nothing much ever changes.
Bir çok şey, hiç değişmiyor.
Until that changes, the most we can expect from them is nothing, John.
Tabi, şansları dönene kadar. Bekleyip göreceğiz. - John?
Things happen and seasons change, but nothing really changes after all.
Bazı şeyler yaşanır ve mevsimler değişir ama sonuçta hiçbir şey değişmez.
I keep wondering if it's all worth it when nothing really changes.
Merak ediyorum, hiçbir şey değişmeyecekse, bütün bunların ne anlamı var?
This changes nothing.
Bu bir şeyi değiştirmez.
Nothing changes.
Hiçbir şey değişmesin.
But that changes nothing.
Ama bu bir şeyi değiştirmeyecek.
changes 45
nothing 25771
nothin 482
nothing to see here 87
nothing else matters 82
nothing to hide 21
nothing much 304
nothing more 611
nothing happened 754
nothing at all 597
nothing 25771
nothin 482
nothing to see here 87
nothing else matters 82
nothing to hide 21
nothing much 304
nothing more 611
nothing happened 754
nothing at all 597
nothing yet 509
nothing's changed 230
nothing to worry about 339
nothing happens 85
nothing so far 85
nothing has changed 127
nothing fancy 88
nothing serious 268
nothing will happen 77
nothing here 109
nothing's changed 230
nothing to worry about 339
nothing happens 85
nothing so far 85
nothing has changed 127
nothing fancy 88
nothing serious 268
nothing will happen 77
nothing here 109