English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Inglês → Turco / [ O ] / Operated

Operated tradutor Turco

1,013 parallel translation
One of the most ruthless of these murders... occurred on December 9, 1932, on South Ashland Avenue... in a place operated by a woman named Wanda Skutnik.
Bu cinayetlerin en acımasız olanlarından biri 9 Aralık 1932'de Güney Ashland Avenue'de Wanda Skutnik adında bir kadın tarafından işletilen bir yerde olmuştur.
He never operated that way.
Hiç böyle bir şey yapmamıştır.
This is a.30-caliber, gas-operated, clip-fed, semiautomatic rifle.
Bu,.30 kalibrelik, şarjörlü, yarı otomatik bir tüfek.
When I operated on you at the field hospital... I got it from this cut.
Sahra hastanesinde seni ameliyat ettiğim sırada onu bu kesikten kapmıştım.
It could be arranged... so that the I - lifting of the lid operated the fuse, sir.
Bir şeyler ayarlanabilir böylece kapağı kaldırdığınızda fünyeyi harekete geçirmiş olur.
Anybody shot, stabbed or operated on?
Vurulmuş, bıçaklanmış, ameliyat geçirmiş?
We will then be in free ascent, until we reach the gravitational pull of Zyra, when the ship will be operated as a normal aircraft.
Daha sonra serbest yükselişte olacağız ve geminin normal bir uçak gibi kullanılacak olduğu Zyra'nın çekim alanına girene kadar hiç güç harcanmayacaktır.
- No, they operated on her mother yesterday... so now I don't know when she'll be back.
- Hayır, annesi geçenlerde ameliyat oldu... ne zaman döneceğini bilmiyorum.
Then your father, the old professor, operated on my head.
Sonra da ihtiyar baban beni kafadan ameliyat etmişti.
- I'd like to be operated on.
- Ameliyat olmak isterdim.
On farms owned and operated by the pigs there is order and discipline.
Domuzların sahip olduğu ve yönettiği çiftliklerde düzen ve disiplin hüküm sürüyor.
But for the last month, you've smelled up every radio you've operated.
Ama geçen ay, çalıştığın her telsizde çuvalladın.
It's now being operated by a Mr. Brown.
Şimdi Bay Brown tarafından işletiliyor.
He would have to be operated on and have his toes amputated.
Ameliyat edilmesi ve ayak parmaklarının kesilmesi gerekecekti.
I hope I never have to be operated on by Dr Greenbow.
Dr. Greenbow beni asla ameliyat etmemeli.
Operated by remote control.
Uzaktan kumanda ile çalışıyor.
Morbius, operated by the electromagnetic impulses... -... of individual Krell brains.
Morbius, tek tek Krell beyinlerinin elektromanyetik impulsları ile çalışıyor.
I'm sorry to say that after further consideration, the girl on whom we operated became unhappy with the results.
Biraz düşündükten sonra ameliyat ettiğimiz kızın sonuçlardan mutsuz olduğunu söylediğim için üzgünüm.
Did Otto eat flesh before you operated?
Operasyondan önce Otto et yer miydi?
I brought him here and operated in the hope of saving his life.
Onu buraya getirdim ve kurtarmaya çalıştım.
It looks dead, but you could have it operated on.
Motor ölmüş görünüyor, ama tabii tamir ettirebilirsiniz.
You don't seriously believe, do you, that the Great Bayou or whatever the greenhouse novelty company that sent Tom his package is owned and operated by six-foot-tall mushrooms from another planet?
Böyle bir şeye gerçekten inanmıyorsun, öyle değil mi? Great Bayou ya da Tom'a paketini gönderen her ne yeşillik şirketine bir başka gecegenden 1.80 boyundaki mantarların sahip olup onlar tarafından işletildiğine.
You operated on me five years ago.
Beş yıl önce beni ameliyat etmiştiniz.
We operated at 5 : 00 in the morning.
Sabah 5'te ameliyat yaptık.
It's operated by means of the air compression levers...
Hava basıncı kolunun tetiklenmesiyle çalışır...
Tomorrow, I want that girl operated on.
Yarın bu kızın ameliyat edilmesini istiyorum.
It has to be operated immediately.
Hemen ameliyat olmak zorundasın.
There's Petersen before they operated on him.
İşte Petersen, ameliyat olmadan önce.
When I never looked healthier, they operated on me for something different!
- İki. Tam sağlığıma kavuşmuşken başka bir şey için ameliyat oldum.
Why don't you take that belly of yours and have it operated on?
Neden o göbeğini alıp ameliyat ettirmiyorsun?
Remember when they operated on Whitey Ford?
Whitey Ford'un ameliyatını hatırlıyor musun?
It could be anywhere, hidden in the walls or the ceiling, operated by remote control a mile away or more.
Herhangi bir yerde olabilir, duvarlarda ya da tavanda gizli hatta bir kilometre öteden uzaktan kumanda ile bile kontrol ediliyor olabilir.
I operated on him last night.
Onu dün gece ameliyat ettim.
The Daleks needed helpers, so they operated on prisoners and turned them into robots.
Daleklerin hizmetçilere ihtiyacı var. Bu yüzden onlar tutsakları yakalıyor ve robotlara dönüştürüyorlar.
Two hours ago... I operated... on a sofa.
İki saat kadar önce kanepede bir ameliyat yaptım.
It probably comes from some sentient thing, or a machine operated by it.
Muhtemelen duyusal bir varlıktan geliyor bu ses ya da onun yaptığı makineden.
I operated on a woman, under the influence of... I was guilty, all right of being drunk.
Sarhoşluğun etkisi altında bir kadını ameliyat ettim.
An electric saw, mains operated.
Elektrikli testere, zor durumlar için.
Lens-type, manually-operated, light-activated.
Mercek tarzı, elle işletilen, ışıkla aktive edilen.
I operated him in the war from Zurich.
Savaş sırasında onu Zürih'ten yönetmiştim.
Plus the fact I've never operated on a Vulcan before.
Ve daha önce hiç Vulcanlı ameliyat etmedim.
Random chance has operated in our favour.
Şans bu kez bizim lehimizde işliyor.
Rocket control possible with exceiver circuits operated manually.
Roket kontrolü devrelerin manuel olarak ayarlanmasıyla mümkündür.
- Here, let me... - Who are you? It's operated from this dial here.
Şuradan çalışır.
That's like saying you wish that you still operated with scalpels, and sewed your patients up with catgut, like your great-great-great - great-grandfather used to.
Bu hâlâ neşterlerle ameliyat yapmayı ve büyük büyük baban gibi hastaları katgütle dikmeyi istemek gibi bir şey.
He had a... Had a gang once that operated in these parts.
Bir zamanlar... bu bölgede iş çeviren bir çetesi vardı.
We've operated- - We've operated the liquor store with a minimum ofprofit.
İçki dükkânımızı en düşük kârla çalıştırdık.
We operated just in time, and now he's almost normal.
Tam zamanında müdahale ettik, şimdi normal sayılır.
We've exhausted the field of sounds produced by industrial machinery, factories, demolition sites, through to electric doors, cranes, coin operated machines, domestic appliances.
Bilinen tüm sesleri denedik ; fabrika sesleri yıkılan inşaatlar, otomatik kapı sesleri, vinçler yiyecek içecek makineleri, ev aletleri.
I think it's an experimental model, operated by a crew of midgets.
Cüceler tarafından işletilen, deneysel bir model.
Tomorrow you'll be operated on at the hospital.
Yarın hastahanede seni ameliyat edeceğiz.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]