Reconsider tradutor Turco
1,592 parallel translation
Pity, you should reconsider.
- Ne yazık. Tekrar düşünmelisin.
I implore you to reconsider.
Tekrar düşünmeniz için yalvarıyorum.
General, I'm hoping you might reconsider your decision and allow Vala to come with us.
General, kararınızı yeniden değerlendirip Vala'nın bizimle gelmesine izin vereceğinizi umuyordum.
You want me to reconsider whether or not I really should give up my life.
- Anlıyorum. Gerçekten hayatımdan vazgeçip vazgeçmemem konusunda düşünmemi istiyorsun.
I did reconsider and draw good memories.
Bu, arkama bakmamı ve eğlenceli anılarım olmasını sağladı.
Sure you don't wanna reconsider that whole autopsy thing?
Eminim, tüm bu otopsi meselesini yeniden düşünmek istemezsin.
If you value your lives, you would do well to reconsider.
Eğer yaşamlarınıza önem veriyorsanız, tekrar düşünmelisiniz.
Kent, I wish you'd reconsider my offer to be our foreign correspondent.
- Kent, yurt dışı muhabiri olma teklifimi bir kere daha düşüneceğini umuyorum.
Please, I beg you to reconsider.
Lütfen. Yeniden düşünmen için yalvarırım.
And you're going to use that to reconsider the risk variables for the port security algorithm?
Liman güvenliği algoritmasının risk değişkenlerini yeniden ele almak için onu mu kullanacaksın?
We should reconsider our plans for the prisoners.
Tutsaklar için planlarımızı yeniden gözden geçirmeliyiz.
I have here something that might make Red reconsider about moving.
Taşınma konusunda Red'in tekrar düşünmesini sağlayabilecek bir şeyim var.
Please reconsider, boss.
Lütfen bunu bir daha düşünün, patron.
Reconsider solved cases because you don't wanna deal with the real world?
Gerçek dünyayla yüzleşemediğinden çözülmüş vakaları değerlendirmek için mi?
Derek, from St. Flora, North Carolina, maybe you'll reconsider. You know?
St. Flora North Carolina'dan Derek belki tekrar düşünürsün.
I'm gonna give you a moment to reconsider that answer.
Cevabı tekrar düşünmeniz için size biraz süre veriyorum.
Take a beat and reconsider.
Bir saniye dur ve tekrar düşün.
'We'd like you to reconsider your position on this issue.'
"Bu olaydaki pozisyonunuzu tekrar düşünmenizi istiyoruz."
'Reconsider your position, Minister. Before it's too late.'
"Pozisyonunuzu düşünün Bakan Bey, çok geç olmadan önce."
'We need you to reconsider your position, before it's too late.
"Çok geç olmadan önce pozisyonunuzu tekrar düşünmenizi istiyoruz."
Shirou. About the witch at Ryudou temple. Are you certain you won't reconsider?
Shirou, Ryuudouji'deki cadı hakkında, fikirlerin değişmedi mi?
Stay for the winter and reconsider when spring comes, okay?
Kışın da kal ve bahar gelince karar ver, olmaz mı?
Honey, I wish you'd reconsider.
Tatlım, keşke tekrar düşünseydin.
What if I could get him to reconsider, maybe even sweeten the pot a bit?
Ya onu yeniden düşünmeye, hatta belki teklifini biraz daha artırmaya ikna edersem?
You might wanna... reconsider the milk mustache.
Süt sakalını... tekrar düşünmen gerek.
Can't get you to reconsider?
Yeniden düşünemez misin?
Should you reconsider.
Yeniden düşünmelisin.
Take a few days to reconsider.
Birkaç gün yeniden düşün.
Want to reconsider?
Düşünmek ister misin?
Please reconsider.
Lütfen, bir daha düşün.
I am asking you to reconsider.
Senden tekrar düşünmeni istiyorum.
And to ask you to reconsider.
Ve sizden tekrar düşünmenizi istemek.
Okay! So you'll reconsider?
Demek düşüneceksiniz?
Are you sure you wanna risk it all? Don't wanna reconsider?
Hepsini yatırmak istediğinizden emin misiniz, efendim?
- Like you to reconsider.
- Bir daha düşünsen.
Are you sure you won't reconsider?
Fikrinizi değiştirmeyeceğinize emin misiniz?
So now that I've got you in the afterglow here, what do you say you reconsider this presidential campaign?
Pekala, hazır seni alevin yatışmış halde yakalamışken,... şu başkanlık kampanyasını tekrar değerlendirmeye ne dersin?
Now, I hope you can reconsider.
Umarım şimdi biraz sakin olur ve
Are you sure you won't reconsider, Mr. Chatha?
Tekrar düşünmeyeceğinize emin misiniz, Bay Chata?
I'd actually like you to reconsider your resignation.
Okulda dolanıp benim iyi bir breakdansçı olmadığımı söyleyecek.
We didn't reconsider Pluto's status
Burada Pluto'nun durumunu tekrar ele almadık
Galileo credits St Augustin, who said that : "If you find interpretation of scriptures which same to be contradicted established knowledge then you should reconsider that interpretation of scriptures".
Galileo, "Bir kutsal kitap tefsiri sağlam temellere dayanan bilgiyle çelişiyorsa, o zaman o tefsir üzerine yeniden düşünmelisin." diyen, ünlü Aziz Augustin'e itimat ediyordu.
I would like you to reconsider my qualifications.
Görev için beni yeniden değerlendirmeni istiyorum.
You might wanna reconsider.
Belki kararını tekrar gözden geçirmek isteyebilirsin.
... believe that these dangerous events had forced the band to completely reconsider public appearance.
... inanıyorum ki bu tehlikeli olaylar Grubun itibarını yeniden gözden geçirmesine sebep olmuştur.
Won't you reconsider?
Lütfen kararını yeniden düşün.
Reconsider, lord...
Bir kez daha düşünün Lord'um.
Let's reconsider my hiker analogy, all right?
Dağ izcisi örneksememi tekrar ele alalım.
And that will give you time to reconsider your flimsy charges.
Bu da size ağır bir suçlamada bulunmadan önce durumu tekrar düşünecek vakit tanır.
Any chance you'd reconsider that?
Yeniden düşünebilir misin?
Yes, and if you do not reconsider,
Evet.