She'll understand tradutor Turco
339 parallel translation
She's so dense that being straight with her is the only way she'll understand.
Fotoğrafımızı çekin.
All right, I'll try and fix it. You see, she doesn't understand the real reason.
Bak, o gerçek sebebi anlamıyor.
I can't leave now. She'll understand.
Şimdi oradan ayrılamam.Bunu anlayacaktır.
She'll understand, all right.
Bunu anlayacaktır.
I'm sure she'll understand, sir.
Eminim, sizi anlayacaktır, efendim.
She'll understand it more easily.
Böylece daha kolay anlar.
- She'll understand.
- Anlayış gösterecektir. - Hayır.
She'll have to understand it's our big chance.
Bunun bizim için büyük bir fırsat olduğunu anlayacaktır.
I know she'll understand. She'll understand, dear.
- Gösterecektir hayatım.
She'll understand. " But a man can only wait for so long.
Ama bir erkek o kadar uzun süre bekleyemez.
To take her like that... Tho'I can understand his reasons. She'll be a burden to him...
Kızımı bu şekilde alması nedenlerini anlıyabiliyorum ama bu onun için ağır bir sorumluluk.
She'll understand.
Anlayacaktır.
But if it's Jane, if... if she'll just understand... how much a little girl needs love and understanding... then I won't mind dying... you know, if she'll just take good care of her for me.
Bunu biliyorum. Ama eğer Jane... Jane, küçük kızımızın sevgiye ve ilgiye ne çok gereksinimi olduğunu anlarsa ölmek umurumda olmaz.
She'll never understand that.
Bunu asla anlamayacak.
If she's half the woman he thinks she is, she'll understand and forgive him.
Gerçekten sandığı gibi bir kadınsa, onu anlayıp affedecektir.
- I'm sure she'll understand.
- Eminim beni anlayacaktır.
She'll never understand.
O asla anlamaz.
She'll understand, I hope your girl won't be too much... I saw her unpleasantness already sir, and it can't be much worse...
Umarım kız arkadaşınız anlayışla karşılar.
I'm sure she'll be all right, and I do understand your husband not having time for me.
Eminim şu an gayet iyidir ve kocanızın benim için zamanı olmamasını anlıyorum.
She'll understand what has to be done.
Yapılması gerekeni anlayacaktır.
She'll understand.
O anlar.
I just have to arrange things with my sister. She'll understand.
Sadece kız kardeşimi ayarlamam gerekir.
Maybe now she'll understand.
"Belki şimdi daha iyi anlar."
She'll understand someday...
Bir gün bunu anlayacaktır...
I'll admit she gets confused and involved in things she doesn't understand.
Doğrusu arada bir aklı karışır ve anlamadığı konulara burnunu sokar.
Yes, of course she'll understand.
Eminim ki anlayacaktır.
- She'll understand.
- Seni anlayacaktır.
She doesn't understand. She'll kick over the bucket.
Anlamıyor, o kovayı tekmeleyecek.
She'll understand.
O, anlayacaktır.
She'll understand that bit.
O bunu anlar.
She'll understand.
O anlar ne demek istediğimi.
Just say, "To be or not to be." She'll understand.
Ona sadece "olmak ya da olmamak" deyin. O anlar.
She's a sensitive person, she'll understand.
Larissa duyarlı bir insan, anlayacaktır.
She'll understand that.
Bunu anlayacaktır.
She'll never understand me.
Beni asla anlamayacaktır.
Think she'll understand?
- Anlayacağını sanıyor musun?
She'll never understand.
Asla anlamayacaktır.
She'll understand. She's an amazingly understanding woman.
Böyle anlarda, müthiş anlayışlı bir kadın o.
She'll understand eventually.
Zamanla anlayacaktır.
- I'm sure she'll understand.
- Anlayacağına eminim.
I don't think she'll understand.
Anlayacağını zannetmiyorum.
Christ, I kept thinking, you know, someday... some... some... some... The truth will come out, you know, and she'll understand.
Tanrım, hep umut etmeyi sürdürdüm, bir gün - bir gün gerçek ortaya çıkar ve o beni anlar diye.
Well, if I explain it to Marge that way, I'm sure she'll understand.
Peki, Marge'a bu şekilde açıklayabilirsem, eminim anlayacaktır.
She'll understand.
Sonuçta seni anlayacaktır.
You understand? She's smarter than you'll ever be!
O, senin olamayacağın kadar zeki biri.
- And she'll understand?
- Kız anlar mı?
... she'll understand my message.
... mesajımı anlayacak.
She'll understand.
Seni anlayacaktır.
If she's my friend, she'll understand.
Eğer arkadaşımsa anlayış gösterir.
I can't guarantee she'll hear you or be able to understand you if she does.
Sizi duyarak, anlayabileceğini garanti edemem.
She's Muslim, so she'll understand all of this.
O bir Müslüman, bunlardan anlar.
understand 2529
understanding 63
understand me 81
understandable 121
understand this 55
understand what 84
understand what i'm saying 17
understand it 16
understand that 33
understandably 51
understanding 63
understand me 81
understandable 121
understand this 55
understand what 84
understand what i'm saying 17
understand it 16
understand that 33
understandably 51
she'll 51
she'll never know 21
she'll be fine 380
she'll be back soon 34
she'll be happy 19
she'll be here soon 37
she'll be right back 23
she'll get over it 66
she'll be okay 112
she'll be here 94
she'll never know 21
she'll be fine 380
she'll be back soon 34
she'll be happy 19
she'll be here soon 37
she'll be right back 23
she'll get over it 66
she'll be okay 112
she'll be here 94