So it's official tradutor Turco
101 parallel translation
Attenborough says so. It's now official.
Eğer Attenborough öyle diyorsa bu kanundur.
If it's official, I suppose so.
- Resmiyse sanırım.
It's not even an official dinner, so you can arrive a bit early,
Resmi bir akşam yemeği bile değil, biraz daha erken gidebilirsin,
So let's wait till it's official.
o iş bitinceye kadar bekleyelim,.
So it's nothing that official.
Resmi bir şey değil.
So we proclaim an official gleaning period, we take car registrations down, if it's a moped, we ask for a Xerox of the owner's I D and we tell them from when to when they can come and collect.
Bu yüzden resmi toplama günlerini duyuruyoruz araç kayıtlarını yapıyoruz, eğer motosikletse araç sahibinin kimlik fotokopisini istiyoruz ve onlara ne zaman geleceklerini ve toplayabileceklerini söylüyoruz.
So listen, I just got off the phone with Kelly, and it's official.
Bak, Kelly'yle konuştum ve bu resmî.
So, well, then if we're already doing it, let's make it official.
O zaman bunu yapmaya hazırsak resmi hale getirelim.
I'm committing this statement to paper so it may be used in an official capacity to halt my mother's execution.
Annemin idamının durdurulmasında resmi olarak kullanılması için ifademi kağıda geçiriyorum.
It's so official and so big for us.
Bu çok resmi ve çok büyük bizim için.
So it's official?
Artık resmileşti yani?
Official weather for ya, it's a nor'easter, mister, so if you're inside, stay there.
Resmi hava durumuyla sizlerleyim, Bayram değil seyran değil bayım, oturun oturduğunuz yerde.
So, it's official.
Yani, bu resmi.
So... it's official... we're at war.
Evet artık resmi. Savaştayız.
Now, the brass wanted Heller's op removed from official records, so they buried it completely and they wrote Heller off.
Tüm yerel kayıtlarda Hellar'ın onu öldürdüğü yazılı
It should be duly noted, Chairman, that this not a scheduled visit, it is not on the docket for today, it's not really official, so no rules have been violated, it's just our little secret
Bu planlanmış bir ziyaret değildi, sayın başkan. Beni beklemiyordunuz. Resmi bir ziyaret olmadığı için de kurallara gerek yok.
So ryland gets his hands on gary, and it happens with no official record.
Böylece Ryland Gary'yi avcuna almış olur, ve resmi kayıtlara geçmez.
Well, normally it's only 1 ticket per passport, but, this document is so official, I guess it's worth 4 tickets.
Normalde her pasaporta bir bilet vermeliyim fakat bu resmi belge sanırım dört bilete bedel.
So it's official, huh?
İş ciddileşti sanırım.
So it's official.
Artık resmiyet kazandı.
Despite the official report having been eliminated, it's not so hard to understand.
Resmi raporlara göre elenmişti, böyle olacağı belliydi.
The concern expressed by the FDA's various scientific experts was so clear and unmistakable that the FDA official whose job it was to track and summarize the scientists'input,
FDA'nın çeşitli bilim insanlarının ifade ettiği kaygılar o kadar açık ki,.. ... bunları derlemekle görevli olan Dr. Linda Call sonunda,..
- So it's official?
- Resmileşti mi yani?
So it's official.
Son haberler ;
So it's official.
Yani artık resmileşti. Kimsenin bana ihtiyacı falan yok. - Merhaba anne.
So it's legal? It's official, pop.
Derek içki düşünmek için biraz erken değil mi?
They expedited our charitable tax-exempt status based on sam arsenault's verbal commitment, so as soon as he makes it official, we're off to the races.
Sam Arsenault'un sözlü beyanına dayanarak hayır işleriyle ilgili vergi muafiyetimizi kolaylaştırdılar Arsenault beyanını resmileştirdiğinde yarışta olmayacağız.
You're asking me to destroy an official document... with mine and the judge's signature on it... and to falsify statements and dates... so it will look like the case is still open?
Benden, üzerinde benim ve hâkimin imzası olan resmî bir belgede tahrifat yapmamı ifadeleri ve tarihi dosya hâlâ görülüyor gibi değiştirmemi mi istiyorsunuz?
Well, let's hope so...'cause I'm thinking of making it official.
Umalım ki öyle olsun. Çünkü ben bu durumu resmileştirmeyi düşünüyorum.
It's not official, like I'm so looking for a ring and all that...
Henüz resmi değil, bir yüzük bakıyorum falan.
So now it's official :
Artık resmileşti.
So i guess it's official.
Sanırım artık resmileşti.
- So it's official.
Jenny'nin seviyesine indin.
So it's official.
Artık kesinleşti.
So, just to summarize what we know so far, it's now official, the special prosecutor of the International War Crimes Court is to launch an investigation the special prosecutor announced she was going to investigate Mr. Lang,
Şimdiye dek bildiklerimizi toparlarsak Uluslar arası Savaş Suçları Mahkemesi özel savcısı resmen soruşturma açılacağını ilan etti. Özel savcı Bay Lang'e soruşturma açılacağını ilan ettiği anda büyük bir tezahürat koptu.
I'm in the middle of official business, so I can't talk about it right now. Okay.
Şu an resmi olarak çalışıyorum ve o yüzden seninle konuşamam.
Ok, great. So it's official. We're lost, aren't we?
- Harika, artık resmen kaybolduk değil mi?
So it's official now. I'm now on COD with every one of our suppliers.
Artık resmen, bütün tedarikçilerimden nakit karşılığı alım yapıyorum.
So it's official.
Artık resmileşti.
So let's make it official.
Resmileştirelim en iyisi.
So it's official now?
İş resmîleşti yani?
So, it's official, you're never paying me back.
Resmî olarak, asla bana ödeme yapmayacaksın.
So it's official.
Resmileşti demek.
He's working overtime to prove himself, so let's not make it official till next week.
Kendini ispatlamak için fazla mesai yapıyor. Önümüzdeki haftaya kadar duyurmayalım o yüzden.
So it's gonna be the Lou Diamond Phillips official Bobby Cobb's Penny Can can?
Yani ismimiz, Lou Diamond Phillips, Bobby Cobb anonim Para Kutusu kutusu olacak?
So it's official!
Öyleyse resmileşti!
It's not like I have an official count, but, I think so.
Elimde öyle resmi bir sayı falan yok ama öyle olduğunu sanıyorum.
Oh. So it's an official visit?
Yani bu resmi bir ziyaret.
It's not really official business so I don't want anyone else to know about it.
Resmi bir iş değil, bu yüzden başkasının bilmesini istemiyorum.
I'm just here to measure your corn so I can file an official complaint with the city and have them come and force you to cut it down.
Mısırlarını ölçmeye geldim. Böylece belediyeye resmen şikâyette bulunup buraya gelip sana onları zorla kestirmelerini sağlayacağım.
So it's official, I'm your best man? And that is the real tragedy of my life.
Ve bu da hayatımın asıl trajiik yanı.
so it's done 19
so it's a win 16
so it's up to you 22
so it's over 58
so it's 240
so it's fine 24
so it's like 40
so it's your fault 19
so it's true 182
so it's okay 41
so it's a win 16
so it's up to you 22
so it's over 58
so it's 240
so it's fine 24
so it's like 40
so it's your fault 19
so it's true 182
so it's okay 41
so it's you 54
so it's settled 30
so it's my fault 51
so it's possible 18
so it's not 23
it's official 273
official 47
officially 347
official business 23
so it goes 27
so it's settled 30
so it's my fault 51
so it's possible 18
so it's not 23
it's official 273
official 47
officially 347
official business 23
so it goes 27
so it is 192
so it doesn't matter 23
so it is true 19
so it would seem 69
so it seems 95
so it was you 44
so it was 29
so it does 25
so it 43
so it would appear 17
so it doesn't matter 23
so it is true 19
so it would seem 69
so it seems 95
so it was you 44
so it was 29
so it does 25
so it 43
so it would appear 17