English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Inglês → Turco / [ W ] / Was i wrong

Was i wrong tradutor Turco

8,304 parallel translation
Was I wrong?
Yanıldım mı?
Was i wrong, brother?
Yanlış mı yaptım, kardeşim?
- Charlie, was I wrong?
- Charlie, hatalı mıyım?
Well, I was wrong to be sleeping with you, given I was a lesbian.
Seninle yatmakla hata ettim. Malum, lezbiyendim.
I've been watching you. I saw you casting a sleeping spell, And my gut said something was wrong.
Seni uyku büyüsü yaparken gördüm ve içimden bir ses bir şeylerin yanlış gittiğini söyledi.
Well, guess I was wrong. Here.
Demek ki yanılmışım.
Sorry, I was wrong guy
Üzgünüm karıştırdım galiba.
I was wrong earlier.
Önceki söylediklerimde yanılmışım.
I knew there was something wrong with her.
O kadında bir sorun olduğunu biliyordum.
I was, like, so wrong.
Hata yapmışım.
I was wrong for following Pope.
Pope'u takip etmek hataydı.
I have no idea why I asked you out that night, but... it was wrong.
O gece neden senden beni yemeğe götürmeni istediğimi bilmiyorum ama yanlış bir şeydi.
I was wrong about that.
Bu konuda yanılıyordum.
Gerrit and I, we knew something was very wrong, and we were trying to figure out, and like, " What is it?
Gerrit ile ben, onda kötü bir şey olduğunu biliyorduk ve anlamaya çalışıyorduk. " Ne bu?
I told you I was wrong.
- Yanıldığımı söyledim. O...
I was the only girl with three older brothers who could do no wrong.
Her şeyi kusursuz yapan üç abisi olan tek kızdım.
I think it was a case of Paul just pmving them wrong, which was a doddle.
Onların hatalı olduğunu kanıtlamak Paul'un davasıydı, çocuk oyuncağıydı.
I was wrong.
Yanılmışım. Çoğu senin sayende.
I was wrong, Watson.
Yanılmışım, Watson.
I knew it was the wrong size, but he wouldn't listen.
Yanlış boyutta olduğunu biliyordum ama o beni dinlemedi.
I was so wrong.
Hata yaptım.
- I was wrong about him.
Jodi, insanları anlıyorsun.
If I was wrong about you, then.. .. you would've definitely said something that day.
Senin hakkında yanılmış olsaydım o gün ağzını açıp bir şeyler derdin.
I thought he understood, but I was obviously wrong.
Anladığını sanmıştım ama anlaşılan yanılmışım.
I know it was wrong.
Hata yaptığımı biliyorum.
But I was wrong.
Ama yanılmışım.
I now believe that though my father was right about... about the nature of the threat that hangs over all of us, he... he was entirely wrong in his moral mathematics.
Şu an babama inanmasam da... bu üzerimizdeki doğal tehdit hakkında... ölüm hesabında çok haksızdı...
I was wrong.
Hatalıyım.
I was wrong.
Yanıldım.
I knew some of the boys, but they didn't look - - something was wrong.
Bazılarını tanıyorum ama onlar sanki...
I knew something was wrong.
Bir sorun olduğunu biliyordum.
Sarge, I was wrong.
Çavuş, yanılmışım.
I told Monica there was something wrong with him, that he was troubled.
Monica'ya bu çocukta ters bir şeyler olduğunu söyledim. Rahatsız birine benzediğini.
Well, I was wrong.
Yanılmışım.
And, right or wrong, there was no way I was going to let anything else keep this day from happening.
Ve doğru ya da yanlış, başka bir şeyin bugünü mahvetmesine izin vermeme imkan yoktu.
It turns out everything I did was right, and everything Brad did was wrong.
Meğer benim yaptığım her şey doğruymuş Brad'in yaptığı her şey yanlışmış.
I knew something was wrong.
Bir şeylerin yolunda olmadığını biliyordum.
I don't believe there was anything wrong with the way it was before.
Eski halinde bir sorun olduğunu düşünmüyordum.
Well, as it turns out, I was wrong.
Görünüşe göre yanılmışım.
I really think I was wrong.
Yanıldığımı düşünmüştüm.
I was wrong about you, Mr. Specter.
Sizin hakkınızda yanılmışım Bay Specter.
I was the one that was wrong.
Hatalı olan benmişim.
I just feel so stupid. I knew something was wrong. You're not stupid.
kendimi aptal gibi hissediyorum birşeyin yanlış olduğunu biliyordum sen aptal değilsin obir yalancı o yüzüğü buldum ve... bütün şifrelerini değiştirdi.
I was wrong about this one, okay?
- Bunda yanılmışım tamam mı?
I'm not wrong often, but I was about you.
Pek fazla yanılmam ama senin hakkında yanılmışım.
I guess Claude was right and I was wrong.
Claude haklıymış da ben yanılıyormuşum.
Hey, so, I realize the paint was all wrong.
Boyanın komple yanlış olduğunu anladım.
I was wrong.
Hatalıydım.
I was wrong.
Yanılmışım.
I-I need to tell her that-that I-I love her and I was wrong and I want to spend my life with her.
Onu sevdiğimi ve yanıldığımı, hayatımı onunla geçirmek istediğimi söylemeliyim.
And I was wrong.
Ve yanılmışım. Ben...

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]