Wee tradutor Turco
2,969 parallel translation
You're but a wee tin soldier in a land of chiseled he-gods.
Üçgen vücutluların tanrı olduğu bu topraklarda minicik bir askerden başka bir şey değilsiniz.
Where wee see it we see the people have a tradition of dairying.
Bunun görüldüğü yerde, sütçülük geleneğine sahip insanları da görüyoruz.
- [Irish accent] I BROUGHT A WEE BAG OF ICE FOR THE WEE'UN'S LEG.
Oğlunun bacağı için küçük buz torbası getirdim.
She admitted that sometimes, to make the shifts a little bit more bearable, she'd slip them a wee sleeping pill.
O bazen itiraf ediyordu, vardiyasında rahat etmek uyku hapı veriyormuş.
I'll help you... Under one wee, little condition.
Yardım ederim ama küçük bir şartla.
You bring me the money, I give you the wee kiddies.
Bana parayı getirecektin, ben de sana ufak veletleri verecektim.
As are you, my wee'un.
Sen de öylesin bir denem.
Now, close your wee eyes, as you always did.
Gözlerini kapa bi denem her zamanki gibi.
This whole thing's like a friggin'episode of "Pee-Wee's Playhouse."
Tüm bu olanlar Pee-Wee's Playhouse'un bir bölümü gibi.
Super-pee-wee soccer.
Süper Pee-Wee Futbol Maçı.
I brought a wee bag o'ice for the wee un's leg.
Bacağı için buz torbası getirdim.
Yeah, not with that pocket protector and those silly Pee Wee Herman-looking glasses.
Evet, o cep koruyucusu ile olmaz ve şu saçma Pee Wee Herman-görünümlü gözlüklerle.
I thought for a wee bit we'd lost our wager, right, Sean?
Az kalsın bahsi kaybettik diye düşünecektim öyle değil mi Sean?
Wee here so early.
Çok erken geldik.
So... tick-tock, Pete- - tick-tock goes the little wee-wee clock.
Tik-tak, Pete. Ufak saat tik-tak işliyor.
Pete's got a little wee-wee? No idea.
- Pete'inki ufak mıymış?
A wee tipple of schnapps?
Minik bir yudum likör nasıl olur?
I've a heart like a wee birdie, love is easy for me.
Benim kalbim Minik bir kuş gibi, bana sevmek kolay
Let me have a wee before we start.
Başlamadan çişimi yapıp geleyim.
That one a wee bit higher!
Biraz daha yukarı.
Ooh-wee, you are shining, Stiles.
Işıldıyorsun, Stiles.
But seeing as we've already snuck into a tiny, wee corner of the cloud, I wonder...
Bulut işletimin küçücük bir kısmına girdiğimizden, acaba...
It's like the Beatles are wee boys or on a stag weekend.
Doğaçlama dans sahneleri vardır. Sanki Beatles minik çocuklardır ya da erkek erkeğe hafta sonu gezer.
It worked like magic for Pee-Wee Herman after his setback.
Pee-Wee Herman başarısızlığından bu şekilde kurtulmuştu.
The pet store was closer, so I just got her some wee-wee pads.
Evcil hayvan dükkânı daha yakındı. Ben de birkaç tane çiş pedi aldım.
But, if you encounter a puddle of... wee you really do need four-wheel drive, or you could be in big trouble
Ama eğer çişli bir zeminle karşılaşırsanız, dört çekişli bir araca gerek duyarsınız yoksa başınız belada olabilir.
Sometimes, we might wanna work until the wee hours of the morning.
Bazen sabaha kadar çalışmak isteriz.
Because Michael wanted to hang out into the wee hours of the morning, so...
Sabaha kadar dışarıda takılmak istiyordu. Takıldı da.
That hammock you sold me is a wee bit temperamental.
Bana sattığınız hamak sanki biraz küçük gibi.
" And we had a wee walk, had a look at the loch and all that.
" Ve küçücük bir yürüyüş yaptık, gölü seyrettik ve hepsi bu.
"And then, you know, couple of wee glasses of wine, very nice."
"Ve sonra, işte, küçücük birkaç kadeh şarap, çok hoştu."
This boy, wee Jamie, is being brought up in poverty by his granny.
Oğlan, küçük Jamie, ninesi tarafından sefalet içinde yetiştirilir.
Wee! He broke my son's heart.
Oğlumun kalbini kırdı.
Hyang Gi said you were going to be late so I thought you'd be coming in the wee hours of the morning.
Hyang Gi geç geleceğini söyleyince sabaha karşı gelirsin sanmıştım.
Wee want to be objective, hear all sides.
Objektif olmanı istiyoruz, bütün tarafları dinlemelisin.
Well, you looked a little cold, so I lit a wee fire.
Biraz üşümüş gibiydin, ben de minik bir ateş yaktım.
Wee children's dreams.
Minik çocuk masalları.
I don't think it's changed at all since I was a wee boy.
Çocukluğumdan beri hiç değişmemiş.
Just a wee tipple.
Şöyle minik bir yudum.
Do you want to go for a wee walk?
Minicik bir yürüyüşe gitmek ister misin?
Should we go for a wee walk?
Minicik bir yürüyüşe gidelim mi?
I was seeing someone for a wee while when you were away.
Sen uzaktayken kısa süreliğine bir başkasıyla görüşüyordum.
Happy birthday, my wee darling!
Doğum günün kutlu olsun, minik yavrum!
Wee devils, more like.
Dahası, küçük canavarlar gibiler.
That's just a wee sheep's stomach.
Küçük bir kuzunun midesi işte.
If he was a wee bit closer...
Az daha yakına gelirse...
Wee Dingwall!
Küçük Dingwall!
Wee lamb.
Minik kuzucuk.
And maybe close your wee mouth, too. [ Singing to tune of "Danny boy" ♪ Oh, Emmy girl ♪
Ya da bi denecik ağzını kapa.
Go on then, go for your wee.
- Git bakalım, işe de gel.
Ha. I had wee bit of a chafing issue, so I, uh...
Doğru ya, şey ufak bir kaşıntı problemim vardı bu yüzden ben de...