You helped tradutor Turco
6,118 parallel translation
You helped Rachel spike that drink and plant the bottle in the change rooms, yes?
Rachel'in içeceğe alkol katmasına ve şişeyi giyinme odasına yerleştirmesine yardım ettin, değil mi?
You helped Hayley escape with my daughter.
Hayley'ye kızımla beraber kaçmasına yardım etmişsin.
You helped Hayley escape with my daughter.
Hayley'ye kızımla birlikte kaçması için yardım mı ettin?
You helped him escape today!
Bugün kaçmasına yardım ettin!
- You helped him escape.
- Kaçmasına yardımcı oldun.
Last time you helped me, you got pulled into this mess.
Geçen sefer bana yardım ettiğinde sende psliğe bulaşmıştın
And you helped my friend in the village of Haji Baba.
Hacı Baba köyünde siz arkadaşıma yardım etmişsiniz.
You helped save the world today.
Bugün dünyanın kurtarılmasına yardımcı oldun.
You helped me find my dad.
Babamı bulmamda yardım ettin.
He took care of me, you helped out.
O beni kollarken de yardım ettin,
You helped Mason Verger find us.
Mason Verger'a bizi bulması için yardım ettin.
Look, you... you helped us get this far.
Bak... Yeteri kadar yardım ettin.
You helped me keep my promise.
Sözümü tutmama yardım ettın.
The people who study this kind of thing say that he was trying to stop because you helped him.
Bu tür şeylerle uğraşan kişiler, ona yardım etmeye çalıştığın için durmaya çalıştığını söylüyorlar.
He's gonna make a full recovery, and you helped with that.
- Evet. O tamamen iyileşecek ve senin buna katkın çok oldu. Üzgünüm dostum, yani...
You helped me through some shit and I'm grateful.
Yardımınla bazı şeyleri atlattım, teşekkür ederim.
Look, uh, Mr. Zalman, for what it's worth, you helped me catch it early in mine.
Bakın, Bay Zalman, buna değer mi bilmem benimkini erkenden yakalamama yardım ettiniz.
No, that was the right thing to do. You helped her.
Hayır, sen doğru olan şeyi yaptın, ona yardım ettin.
See, you helped this kid, the victim, which is great, you know?
Sen çocuğa yardım ettin, maktule ki bu harika, biliyor musun? Bu kahramanca.
Not if you helped him escape.
Hele de onun kaçmasına yardım etmişken.
And I was very lucky,'cause there was a little cow over here and he helped lick you clean, and I swaddled you in a Mr. Submarine wrapper that I found on the ground and I carried you back to the car,
Şanslıydım,... çünkü orada küçük bir inek vardı seni yalayarak temizledi ve seni yerde bulduğum bir sandviç kağıdına sardım.
And he helped you get into the reactor?
Ve reaktöre girmene yardım mı etti?
Who helped you design your engagement ring?
Yüzüğü seçerken sana kim yardım etti?
I would've helped you.
Sana yardım ederdim.
But if you do not get a message to Walter Larson for me, You and the family that helped you send it will all be... executed... for espionage.
Ancak eğer mesajımı Walter Larson'a iletmezsen sana yardım eden aile ile birlikte hainlikten idam edilirsiniz.
What are you doing about the people who helped him?
Ona yardım edenler hakkında ne yapacaksınız?
Drill helped each of you get something.
Drill hepinize bir şeylerde yardım etti.
I could have helped you, and I didn't.
Sana yardım edebilirdim, ama etmedim.
We'd have helped you with that.
Sana yardımcı olurduk.
So to me, it looked like your man helped Tony and this other guy fuck you out of Caspere's shares.
Yani bence, senin adamın Tony'ye.. ve diğer adama yardım ederek, seni Caspere'ın hisselerinden çıkardı.
- Helped you out.
- Yardım etmeliydim.
- He helped us milk you.
- Seni sağmamıza yardım etti.
You think Landman and Zack would have helped out Ed?
Landman and Zack'in Ed'e yardımcı olacağını mı düşünüyorsun?
Or all the other people you've helped.
Veya yardım ettiğin diğer insanlara.
I helped you get your life back together.
Hayatını toplamana yardım ettim.
You "helped" me last time.
Geçen sefer "yardım" ettin.
You're crazy. I think I would remember if I helped people with their supernatural Troubles.
Doğaüstü sorunları olan insanlara yardım etseydim hatırlardım.
Can you tell the judge who set us up that I helped solve the case?
Yargica olayi cozmeye yardim ettigimi soyleyebilir misin? Yargica olayi cozmeye yardim ettigimi soyleyebilir misin?
Do you deny that you, yourself, have helped the Grimm?
Grimm'e bizzat kendin de yardım ettiğini inkâr mı ediyorsun?
It kind of helped that you texted me where you were.
Nerede olduğunu bana mesaj atman bir bakıma yardımcı oldu.
Look, uh... look, Angela, I helped you because I think you're onto something with Egan, all right? I do.
Sana yardım ettim çünkü Egan üzerine elinde bir şeyler olduğunu düşünüyorum.
That's why I've helped you out.
Bu yüzden sana yardım ettim.
It was obvious how much you've helped him, so...
- Ona ne kadar yardımcı olduğun belli.
You... You've helped plenty of people with powers.
Güçleri olan bir sürü insana yardım ettin.
You're not the first person Izzy helped out of a pinch.
Izzy'nin kurtulmasına yardım ettiği ilk kişi değilsin.
That's the man that you helped escape.
Kaçmasına yardım ettiğin bu adam Fury'nin güvenmediği biri.
They helped save you.
Kurtarılmana yardım ettiler.
I think you've helped enough.
- Bence yeterince yardım ettin.
- Yeah. - Until Jimmy beat you to it, and helped me instead.
- Ama Jimmy senden önce davrandı ve o yardım etti.
Uh, Mike helped me figure out why you were mad.
Neden kızdığını anlamam için Mike bana yardım etti.
I could have helped you with that.
- Sana bu konuda yardımcı olabilirdim.
you helped me 40
helped 17
you have a wife 48
you had me at 66
you have it 246
you have a nice day 58
you have a good day 80
you have a good eye 21
you have no idea what you've done 30
you have a good night 79
helped 17
you have a wife 48
you had me at 66
you have it 246
you have a nice day 58
you have a good day 80
you have a good eye 21
you have no idea what you've done 30
you have a good night 79
you have my word 634
you have no idea 966
you have 2005
you have to be strong 33
you haven't heard 102
you haven't seen anything yet 23
you have to be careful 59
you haven't got a clue 16
you have to go 526
you have to stop 129
you have no idea 966
you have 2005
you have to be strong 33
you haven't heard 102
you haven't seen anything yet 23
you have to be careful 59
you haven't got a clue 16
you have to go 526
you have to stop 129