Два слова tradutor Turco
597 parallel translation
Дайте мне сказать ему два слова.
Biz ikimiz onunla biraz konuşsak.
Кузен, сказать мне надо вам два слова.
Kuzen Buckingham, bir dakika konuşabilir miyiz?
Всего два слова, "не уходи" - и вы бы их не сказали?
İki kelimecik, "gitme," bunu diyemez miydin?
Мы приняли два слова, сэр :
Şimdiye kadar iki kelimeyi anladım, efendim.
Скажите свои два слова, что Вы думаете?
Peki sen, Sen ne düşünüyorsun?
Два слова, это все, о чем я прошу.
Yapmayacağım. Şimdi git.
- 2, 1, 0. Начали! - Господин мэр, два слова.
Sayın Belediye Başkanı, dinleyicilerimiz için bir şeyler söyler misiniz?
Одно-два слова в нужно месте быстро покончат с этим.
Doğru yerde söylenen bir söz, her şeyi halleder.
- Можно тебя на два слова?
- Baba, biraz konuşabilir miyiz?
- Папа, можно тебя на два слова?
- Baba, lütfen konuşabilir miyiz?
Прошепчи два слова, мама, и я уйду.
İki küçük kelimeyi fısılda bana, hemen gideyim buradan!
Тебя зовет мамаша на два слова.
Anneniz sizinle görüşmek ister.
Еще два слова.
Üç söz daha. sevgili Romeo.
Синьор, прошу вас на два слова.
Size söyleyecek bir çift sözüm var.
Можно вас на два слова?
Bay Evers, sizinle biraz konuşabilir miyiz?
На два слова.
Sizinle konuşmak istiyordum.
У меня есть только два слова по этому поводу :
Bunun için söyleyeceğim iki kelime var.
- Можно вас на два слова?
Biraz konuşabilir miyiz?
Два слова.
Ne olursa.
- Можно тебя на два слова?
- Biraz konuşabilir miyiz?
Я отчетливо услышала два слова :
Sadece iki kelimeyi anlayabildim :
Два слова, что едва ли достаточно против него!
Bu iki kelime, onunla neredeyse hiç bağdaşmıyor gibi.
Его имя выскочило из моей памяти я только хотел сказать, что там есть одно или два слова, которые слегка старомодны.
İsmi bir anda aklımdan gitti. Söylemek istediğim şey, bir ya da iki kelimedışı var, sadece çok yakınlarda.
Давай, не бойся, только два слова.
Haydi korkmayi birak.
Мне необходимо сказать тебе два слова, всего два слова.
Çok önemli. İki kelime sadece... Eğer bir şey öğrenecek olursan, bil ki benim suçum.
Два слова?
İki kelime.
Не нужно, я только на два слова.
Gerek yok, çok sürmeyecek.
Мсье де Вальмон, можно Вас на два слова?
Mösyö de Valmont, sizinle biraz konuşabilir miyim lütfen?
Он и знал то всего два слова по-русски.
Yanlışları neredeyse doğrularından fazlaymış.
Мардж, можно вас на два слова?
Marge, bir şey söyleyebilir miyim?
Но я-то по-венгерски знаю только два слова : паприка и гуляш.
Benim Macarcam Paprika ve gulaştan ibarettir.
- Можно вас на два слова?
Kelime yapabilir miyiz?
Два слова - "Я - голубой".
Üç tane basit kelime : "Ben bir topum."
Всегда путаю эти два слова.
Bu ikisini hep karıştıyorum.
Можно вас на два слова?
Delireceğim.
Я ей два слова - она мне пять.
İki laf etsem, tırnaklarını gösteriyor.
Поверь мне, эти два слова решат все твои проблемы.
Evlat, bu iki kelime tüm sorunlarını çözecek.
Дорогой я знаю, ты думаешь глупо все время повторять одни и те же два слова.
Tatlım, sürekli aynı 4 kelimeyi.. ... söylediğin için kendini biraz ahmak hissettiğini biliyorum ama bunu yapmamalısın.
Прошу вас немного по-детски, попроще и привлекая удачу, скажу два волшебных слова из детства :
Sizden bir parça çocuk saflığında olmanızı istiyorum, ve bize şans getirmesi için, çocukluğun gerçek sihirli sözlerinden söyleyeyim :
Только два слова : мой Сид.
İki kelime : "Büyük Şef."
За последние два-три месяца исчезли слова, которьiе я очень любила.
Geçen iki ya da üç ay içinde çok hoşuma giden bazı sözcükler ortadan kalktı.
Чтобы однажды утром Раньше на год иль два Кто-то сказал кому-то Главные слова.
Öyle ki bir sabah, Bir veya 2 yıl daha erken biri başkasına o en önemli Kelimeleri söyleyebilsin diye.
- Что с командой два? - Ни слова с тех пор, как они спустились.
- İkinci ekipten haber var mı?
Ты уже произнес два грубых слова в этом году.
Bir yıl içinde 2 kere sesini yükselttin.
Два слова.
Sadece iki kelime.
... было названо "Боевым истощением!" Уже два слова!
6 hece oldu şimdi.
- Два слова?
- İki kelime.
Мардж, у меня для тебя два с половиной слова.
Marge, Sana 2,5 kelime söyleyeceğim.
И два слова, плавающих в голове :
Kendinizi hiç evinizin bir odasında durup oraya neden gittiğinizi hatırlamamış bir halde buldunuz mu?
Два самых прекрасных слова в английском языке.
İngilizcedeki en tatlı iki kelime.
По моему опыту, при разногласии улыбка и милые слова купят тебе два часа, цветы купят неделю, а оранжерея - как минимум 2 месяца.
Deneyimlerime göre, ciddi görüş ayrılıkları sırasında güler yüz ve tatlı sözler sana iki saat, çiçek hediye etmek bir hafta, botanik bahçesi de en az iki ay kazandırır.