Инвалид tradutor Turco
271 parallel translation
Не важно, что ты инвалид.
Sakat olmanın bence bir sakıncası yok.
Она инвалид. За ней нужен постоянный уход.
Hastaydı, sürekli bakıma ihtiyacı vardı.
Она инвалид, инвалид.
O biraz, uh, "pasta.." hasta!
- Воевал. - Как инвалид?
- Sakatlarla birlikte!
Я полностью живу на пенсию, инвалид войны.
- Gazi maaşıyla, savaş yaraları.
- Извините, но ваш сын не инвалид?
Oğlunuz herhangi bir şekilde engelli mi?
Такой типичный шериф-инвалид.
Tipik bir sakat şerif örneğiydi.
чтобы усложнить нам жизнь. что моя девочка - инвалид.
Hayatımızı zorlaştırmak için elinden geleni yapıyor, tek sebep kızımın sakat olması.
у которой маленькая дочь... { \ cHFFFFFF } - инвалид?
Sakat kızıyla birlikte yaşayan bayandan mı bahsediyorsunuz? Sakat mı?
Ещё шаг - и ты инвалид!
İkinci seferde, seni hastaneye göndereceğim!
Т ы за него заступаешься, потомучто он инвалид, но это не моя вина.
Sakat diye hep onun tarafını tutuyorsun. Sakat olması benim suçum değil.
То есть, ты все время просишь других приносить тебе вещи, а ты даже не инвалид?
Her şey için yardım istiyordun.
Слушайте, я вам не инвалид.
Savaş hatlarını yeniden düzenleyin!
А миссис Крофт - инвалид.
Çok naziktir ama eşi Bayan Croft, kötürüm.
Ты же вроде инвалид.
- Yorgun olmalısın. - İyileşiyor.
" наче мен € отправ € т обратно. ј в тюрьму мне нельз €. я же инвалид!
Bunu bana zorla yaptırdılar, yoksa beni geri göndereceklerdi.
- Я на 60 % инвалид труда!
Bilmiyor musun ben Çernobil kurbanı biriyim!
Ты когда-нибудь видел, как инвалид подъезжает к центру и паркуется?
Hiç engelli birini o boşluğa park ederken gördün mü?
То есть если ты можешь водить машину, ты не инвалид?
Eğer sürebiliyorsan engelli değil misin demek yani?
Ну, женщина-инвалид, я её навещал.
Engelli kadını görmeye gittim.
- По-моему, ты меня слышал, Инвалид.
- Ne dediğimi duydun serseri.
Два, сэр... - Извините, мистер инвалид, я не хотел вас оскорбить.
Üzgünüm, bay özürlü.
- Как поживает наш инвалид?
- Hasta nasıl?
- Ты, инвалид ненормальный.
- Seni çılgın sürüngen.
Нет, я не инвалид.
Oh, ben engelli dğeilim.
Они думают, что я инвалид.
Benim engelli olduğumu düşünüyorlar.
- Они думают, что ты инвалид?
- Dur, senin engelli olduğunu mu düşünüyorlar?
Это дикий инвалид.
Sakat bir vahşi hayvan!
Джордж, ведь на самом деле ты не инвалид?
George, gerçekten özürlü değilsin, değil mi?
Но они знают, что ты не инвалид?
Ama senin özürlü olmadığını biliyorlar.
Он уже несколько лет инвалид.
Zaten tekerlekli sandalyeye mahkum.
— Вы не выглядите, как инвалид.
Bana yardımsever biri gibi gözüktünüz.
— Я не инвалид, но человек, который...
Ben o adam değilim.
Тут есть инвалид, в электрическом кресле-каталке.
Yüzüne çekim yap. Elektrikli sandalyedeki çocuk o...
Из-за того, что ты у нас инвалид, я должен держаться поближе к дому.
Sen özel ihtiyaçları olan bir çocuk olduğuna göre, evden fazla uzaklaşmamalıyım.
В свете шокирующего инцидента остров Мерсер лучше назвать островом доктора Моро поскольку пожилой инвалид был свирепо атакован Фрейзером Крейном, хищным журавлём.
Bugünkü korkunç olaydan sonra Mercer Adası Hayvanat Bahçesi için "Doktor Moreau'nun Adası" benzetmesini yapmak yanlış olmaz. Engelli bir vatandaş olan Bay Martin Crane Frasier Crane adlı yırtıcı kuşun saldırısına uğradı.
- Вы инвалид? - Да, как видите.
- Sen tekerlekli sandalyedesin.
Ты сирота? Или инвалид?
Sakat çocuklar için toplanan paradan mı?
Инвалид поселился по соседству от меня, постоянно совершает хорошие поступки...
Yanımıza bu tekerlekli sandalyeli adam taşındı ve o bütün bu güzel şeyleri yapıyor...
А еще у меня ребенок-инвалид восемнадцати лет.
Bir de 18 yaşında MS hastası bir çocuğum var.
Как может инвалид пользоваться немоторизированной инвалидной коляской?
Nasıl engelli bir insan motorsuz bir tekerlekli sandalye kullanır?
Я - инвалид!
Özürlü maaşı alıyorum.
Знаешь, у меня есть двоюродная сестра, она инвалид.
Daha gece klüplerinden söz etmedim bile.
Господи, оставь ты его, он же инвалид!
Tanrım... Onu rahat bırak. Omurgasında problemi var.
Я думал, что ее сестра инвалид в Детройте.
Kız kardeşinin Detroit'te ve hasta olduğunu söylemişti sanırım.
Гастингс, я уже поправился, я не инвалид.
Hastings, ben iyiyim, çürüğe çıkmadım.
Ты инвалид.
Görüyorsun. Şimdi zavallının tekisin.
Да, но если он инвалид...
Evet ama o özürlü...
Формально он не инвалид.
Teknik olarak, değil, biliyorum.
Ты держишь Антона потому что он инвалид?
Anton'u engelli olduğu için mi kovmuyorsun?
Я ветеран-инвалид.
Ben gaziyim, engelliyim dostum.