Arkada tradutor Inglês
6,750 parallel translation
Benim iki eleman arkada elleri masaya kelepçeli.
My two guys are cuffed to a table back there.
Joe ise arkada kalmış, kafayı bulmuş, sonra da ne yaptığını kim bilir.
Joe stayed behind, went on a bender, and then who knows what he did.
Tamam, bunu arkada bırakalım artık.
Okay, let's get to the bottom of this.
Evet, arkada olması lazım.
Yeah, I think so. The Steinway.
Tamam, sen arkada bekle sessiz ol.
All right, you stand back, be quiet.
Üç tane bıçak yarası sayıyorum ve arkada da beş tane gördüm.
I'm counting three sharp-force injuries, and I saw five more in the back.
- Ve arkada bunu mu bırakmış?
And this is what she leaves behind?
Arkada emniyet kemeri yok.
There's no seat belts back here.
Arkada müzik çalıyordu.
Yeah, there was, uh, music in the background.
Arkada caz çalıyormuş.
There was jazz playing in the background.
Izzy'ye sürpriz yapmak için bekleyerek arkada saklanacaksın.
You would be hiding in the back, waiting to surprise Izzy.
Solda, arkada.
It's just back thereto the left.
Arkada türlü uğraşlarla hacklediğim Roxy'nin Twitter hesabının IP adresi var.
- Behind me is roxy's I.P. Address, which I acquired by a brute-force hacking of the twitter account.
Ellerini arkada birleştir.
Put your hands behind your back.
İkincisi mızmızlanacaksan arkada oturabilirim.
Second of all, if you're gonna make a thing about it, I'll sit in the back.
Konuşmak isterseniz kendisi arkada.
He's in the back if you want to talk to him.
Arkada bi küp buzun var mı?
You got a bag of ice back there?
Her hayvanın, sonsuza kadar gençliği arkada bırakıp yetişkinler dünyasına girme vakti gelir.
There comes a time when every animal must finally leave youth behind and enter the adult world for good.
James'i kurtardıktan sonra Hammond'u arkada bırakmaya karar verdik.
Having rescued James... Ya-hey!
Bir kez daha Hammond'u arkada bıraktıktan sonra James ve ben sadece bizim Avrupalı safkan araçlarımız için inşa edilmiş olabilecek yolun tadını çıkarmaya karar verdik.
Leaving Hammond once more, James and I decided to enjoy a road that could have been purpose built for our finely-turned European thoroughbreds.
- Ve arkada da... - Aman Tanrım.
HE CLEARS THROAT And then... ~ Oh, my word!
Onları arkada bırakıp devam etmeye karar verdim.
'I decided to leave them to it and go on ahead.'
Üç sıra arkada.
Three rows back.
Arkada onun için bir kutu meyve suyu var mı?
Is there a juice box for him back there?
Bana bir şey olsa bile gözümü arkada bırakmayacak güvenilir bir oğlum var.
Even if something were to happen, I have this dependable son-in-law, so what's there to worry?
Arkada bir yere kelepçelenmiş, arabanın bagajında 200,000 papel var.
He was cuffed to the pipes back here, 200,000 in the trunk of his car.
Kimse arkada kalmasın.
Don't leave anybody behind.
Arkada kimseyi bırakma demiştin.
You said not to leave anybody behind.
Banyo burada, arkada.
A bathroom right back here.
Arkada annem ve Jesse'nin yanında gömülü.
And he's buried out back with Mom and Jesse.
Arkada sürekli çalan bir müzik vardı ama ortam birden karanlık ve korkutucu oldu.
There was music, like always... but then it got dark and scary.
Vokaller, arkada çalan ezgiyle zıtlık yaratacak.
The vocals will... counterpoint the backing track.
Giderken arkada geleceğin teknolojisini bırakamayız.
Can't leave any future tech behind when we go.
Düşmanın işine yarayacak hiçbir şey bırakmayın arkada.
Don't be leaving anything for the enemy to be using.
Birinin arkada olması gerek.
- We need someone down the back. - I'll go.
Zula arkada.
Stash is in the back.
Sanırım arkada bir detektör var.
I think there's a detector out back.
Bir parçamı her zaman arkada bırakıyorum Ella.
I always leave a part of me behind, Ella.
- Giyinme odaları arkada, ve bu sırada belki yeni bir tavır deneyebilirsin.
- Dressing rooms are back there, and maybe try on a new attitude while you're at it.
Arkada Yahudi bırakma!
Leave no Jew behind!
3 sıra arkada sakız var, onu alabilir misin sence?
- Yeah there is some gum 3 rows back. - ( We're out here. ) - Do you think you can get on that.
Arkada saklanmış ne yapıyorsun?
What are you doing, hiding back there?
Merhaba Bay Burke. Arkada Piskopos ile konuşuyorlar.
- Hey, Mr. Burke, they're in the back talking to the Bishop.
Arkada durun.
Stay back.
Arkada milkshakeden daha güçlü bir şeyin var mı?
Can I get you anything? Do you have anything stronger than milkshake in the back?
Apartman numarası arkada.
Apartment number's on the back.
Arkada erkek arkadaşımın bir tamirhanesi var.
My boyfriend's got a garage in the back.
Beş dolar ve arkada daha önce hiç okyanus görmemiş, yedi çocuk var.
I got five bucks and seven kids back there, that have never seen the ocean.
Adam kapıyı açıyor, ben de arkada ikizleri açmış bekleyeceğim öyle mi?
- A guy answers the door, and I am standing there with my tits out?
Beyaz cipim arkada.
I got my white Bronco out back.
Arkada neler saklıyorsun bakalım.
What are you doing, hiding back there?
arkadaşım 498
arkadaşlar 784
arkadaş 286
arkadaş olalım 17
arkadaşlarım 129
arkadaşın 91
arkadaşlık 38
arkadaşımız 19
arkadaşları 29
arkadaşımdı 18
arkadaşlar 784
arkadaş 286
arkadaş olalım 17
arkadaşlarım 129
arkadaşın 91
arkadaşlık 38
arkadaşımız 19
arkadaşları 29
arkadaşımdı 18