English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Inglês / [ A ] / Aynaya bak

Aynaya bak tradutor Inglês

653 parallel translation
Eve gidip aynaya bak.
Take a look in the mirror.
Aynaya bakıp yeni bir çekici özellik bulmaya çalışacağım ondan sonra gelip yeni bir anlaşma yapacağım.
We'll renegotiate once I'm done staring at myself in the mirror and find some other appeal that I can offer to you.
Aynaya bak yeter.
Just look in any mirror.
Eski bir resmime bakıp aynaya baktığımı hayal ediyorum.
I look at my old photo and imagine it's a mirror
Aynaya bak! Aynaya bak!
Look in the mirror.
Aynaya bak ve gördüklerini bana aynen anlat.
Look in the mirror and tell me exactly what you see.
Hiçbir şey hatırlamıyorum, sanki aynaya bakıyorum ve kendimi göremiyorum.
I have no memory. It's like looking into a mirror and seeing nothing but the mirror.
Git de bir aynaya bak. Sen ve senin gece kremlerin!
Anyway, just look at yourself
İlk kez bir aynaya bakıyordu.
He was looking for the first time in a mirror.
Aynaya bak ve kendini gör.
Look into the mirror and see yourself.
Sen aynaya bakıp, gerçeğin yansıtıldığını görüyorsun.
You look into the mirror and see truth reflected.
Şimdi, yalnızca aynaya bakın.
Now, be sure and look only in the mirror.
Her sabah aynaya bakıp,..
Every morning I look into the mirror and I say to myself :
Şimdi, aynaya bak ve kendin gör.
Now, look in the mirror and see for yourself.
Git, aynaya bak o zaman!
Just look in the mirror!
Aynaya bakıyorum.
I look in the mirror.
Aynaya bakıp somurtuyor musun?
What, you sulking?
Elbette, aynaya bakıyorum.
Of course, I'm looking in the mirror.
Kafasını serinleteceğine, aynaya bakıyor.
Staring in the mirror instead of cooling off his head.
Aynaya bak.
Look in the mirror.
Aynaya bak.
Look into the mirror
Sabahtan beri aynaya bakıp duruyor.
He's been staring in the mirror all day.
Aynaya bak Simon.
Look into the mirror, Simon.
Aynaya bak.
Look into the mirror.
Şimdi, aynaya bak lütfen.
Now, watch the mirror, please.
Aynaya bak, gördün mü?
Look in the mirror. You see?
Aksi halde, aynaya bakıyorum ve...
Otherwise I look in the mirror and...
Aynaya bak!
Look in the mirror!
Aynaya bak istersen.
Take a look at your face.
Aynaya bak, tam yolunacak piliç gibisin.
Look at you! ... as a supermarket chicken.
Oh evet, gençliğimi düşünüyorum... o zaman eski fotoğraflara bakar ve aynaya bakıp söylerdim.
Oh yes, I think about my youth... when I look at old photographs, and I tell myself I'm looking in the mirror
- Aynaya bak.
- Look in the mirror.
- Aynaya bak.
Just look in the mirror!
Aynaya bakınca gözlerinizi mi kapatıyorsunuz?
Do you close your eyes when you look in the mirror?
Aynaya bakıyordum.
I was looking in the mirror.
Sonra tekrar gözlerimi açıyorum ve aynaya bakıyorum. Fiziksel olarak da.
Even physically.
Git te aynaya bak.
go take a look at that mirror.
Arada bir aynaya bakın.
Take a look in the mirror someday.
Son üç gündür sanki öyle bir aynaya bakıyormuşum gibi geliyor.
I feel like I've been staring at myself in one for the past three days.
Aynaya bak.
Look at the mirror.
Hiç aynaya bakıyor musun?
Do not look in the mirror?
Aynaya bir bak. Üzerinde hiçbir iz yok.
Take a look in the mirror, there's not a mark on you!
Aynaya tekrar bak.
Look in the mirror again.
Peki bu aynaya bakınca görüp masaya bakınca görmeyişimi açıklar mı?
"WHOM." OBJ ECTIVE CASE.
- Aynaya bak.
Oi!
Nasıl oluyor da aynaya her bakışında kendinden geçiyorsun?
How come you always go into a trance every time you look in the mirror?
- Aynaya bak. - Bilmiyorum.
Okay, so you come on up here, and we're gonna do you up.
Hayır, aynaya bak.
In the mirror.
Aynaya bir bak, Taffy.
Look in the mirror, Taffy.
Aynaya her bakışımda moralim bozuluyor.
I look in the mirror every day and I feel discouraged.
Morlukları gösterdiğinde ne diyebilirsin ki aynaya bir bakıyorsun, nereden geldiğini bilmediğin morluklar var.
What do you say when he points them out and you look in the mirror and don't know where they came from?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]