English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Inglês / [ B ] / Beğenmedin

Beğenmedin tradutor Inglês

1,411 parallel translation
- Burayı beğenmedin mi?
- You don't like this place?
- Burayı beğenmedin galiba?
- You don't like it up here, do you?
Beğenmedin mi?
Don't you like it?
- Ne? Kasedi beğenmedin mi?
You don't like the fucking tape?
Beğenmedin mi?
You don't like it?
Vestiyerci kız hoş. Beğenmedin mi?
The coat check girl's pretty. don't you like it?
Beğenmedin mi?
- Don't you like it?
Şampanyayı beğenmedin mi?
JACK : You don't like champagne?
Ne oldu Lauren? Yoksa yeni doğayı beğenmedin mi?
Don't you like the new mother nature?
Çalışmamı beğenmedin mi?
You don't like my work?
Söylediklerini beğenmedin. Daha güzel şekilde söylemeye geldin.
You didn't like what you'd said, so you came back and phrased it a little more eloquently.
Çorbayı beğenmedin mi?
Don't you like the soup?
Onların hiç birini beğenmedin mi?
You didn't like any of them?
Dünkü konuşmamı beğenmedin mi?
You didn't like my speech yesterday?
- Beğenmedin mi? - Evet.
- You don't like it?
He anladım yumuşak olduğun için pek beğenmedin.
You don't like it'cause you're a fag.
- Sırf beğenmedin diye bırakamazsın.
- You can't just quit because you don't like -
- Beğenmedin.
- You don't like it.
Görünüşünü beğenmedin diye birini dava edemezsin.
You can't sue somebody because you don't like how he looks.
- Beğenmedin mi? - Hayır.
- You don't like it?
Ama belki sorun Sally'dedir. Belki onu beğenmedin.
On the other hand, maybe it's just Sally
Beğenmedin.
You don't like it.
- Çantayı beğenmedin mi?
- You hate the purse?
- Ne, beğenmedin mi?
- What, you don't like it?
- Şapkayı beğenmedin mi?
Don't you love that little hat?
- Beğenmedin mi?
- You don't like it?
Ne var, beni beğenmedin mi?
What's the matter, you don't like me?
- Hikayemi beğenmedin mi?
- Didn't you like my story?
Sen - hikayemi beğenmedin mi?
Oh, you... you didn't like my story?
Beğenmedin mi, Alice?
Don't you like it, Alice?
Eski halini beğenmedin mi?
You didn't like the way it was before?
Saçımı beğenmedin değil mi?
What's the matter? You don't like my outfit, huh?
Görünüşümü beğenmedin mi?
You don't like my outfit?
- Beğendin mi, beğenmedin mi?
- Like it or not?
- Sen bunu beğenmedin mi?
- What about you? - Me?
Sanırım istenilen parçayı yazılı şekilde beğenmedin.
Mr Miles, I guess you didn't like the required piece as written.
Neden beğenmedin?
Why didn't you like it?
Beğenmedin mi?
You don't like them?
Bu güzel armağanı beğenmedin mi?
Don't you like such a gift?
Ne oldu, beğenmedin mi?
What, you don't like it?
- Ne, beğenmedin mi?
What, you don't like it?
Doğum günü hediyeni beğenmedin mi?
You didn't like your birthday present?
Idaho'yu beğenmedin.
You didn't like, uh... Idaho?
- İsmin nesini beğenmedin?
That's quite a name.
Ve başlığı beğenmedin. Yeni bir başlık verelim.
AND, UH, YOU DON'T LIKE THE HEADER, I'LL GIVE YOU A NEW HEADER.
- Gösteriyi beğenmedin mi?
- You're not enjoying the revue?
ll. Dünya Savaşı'nınkini beğenmedin mi?
You don't like the World War II hand-me-down?
Kızı beğenmedin mi?
- For the date it was. - You didn't like her?
- Beğenmedin mi? - Hayır, harika.
You--you don't like it?
Beğenmedin mi?
You're not pleased with it?
Beni beğenmedin mi?
Don't you like me?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]