English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Inglês / [ B ] / Bize bak

Bize bak tradutor Inglês

2,648 parallel translation
Bize bak, Lasse.
Look at us, Lars.
Bize bak, bir çift aptal kuş!
Look at us, we're just a couple of silly birds!
Ama şimdi bize bak.
And look at us now.
Neden bize bakıyorsunuz ki?
Why are you guys looking at us?
Şu kızlar bize bakıyorlar.
Those girls are looking at us.
Fabio sürekli bize bakıyor.
Fabio's always looking at us.
Bize bak.
Look at us.
Sanki pis bir şeyin üstüne basmış gibi bize bakıyordu.
She gave us this look like she'd stepped in something nasty.
" Oh, bize bakın.
" Oh, look at us.
Bak, bir de şu arkasını dönük, şimdi bize bakmıyor, onu. Hım.
And that one facing away from us.
Yukarıdan ev sahibi gibi bize bakıyor, yılan gözlü.
Watching us from up there like she is the host.
Luv, otur, herkes bize bakıyor.
Luv, sit down, everybody is staring at us.
Tamam, adam bize bakıyor.
Okay, he's looking at us.
Adam şimdi bize bakıyor.
He's looking at us right now.
İnsanlar geceleri gökyüzüne baktıkça orada da bir şeylerin bize bakıp bakmadığını merak etti.
As long as humans have looked up at the night sky, we have wondered whether something or someone out there is looking back.
Ve şimdi de bize bak.
And look at us now.
Çok fazla güldük, O kadar ki, diğer masalardaki insanlar tüm gece bize bakıp durdu.
We laughed so much, the people at the other tables kept giving us looks.
Şansa bak ki bize kalıyor.
Lucky for us, we were catching.
Ruslar bize sanki KGB'ymişiz gibi bakıyor.
It's Brighton Beach. You know those Russians look at us like we're the KGB.
Basari sayabilecegin tek sey senin cocuklarin. ve bak bize.
Your only arguable accomplishments are your kids, and look at us ; we're a disaster.
Bizim ilişkimizin yürüyeceğine de kimse inanmamıştı ama bize bir bak. O ve Başkan West ilişkilerini asla yürütemezler.
She and Mayor West never would've made it.
Onu bulmak zorundayız, Simon. Bak, hala başvurmadığımız bir kaynak var. İçimizden biri bize yardım edebilir.
Look, there is a resource we haven't tapped yet... one of our own who could help us.
Bak, Bolek bize bunu verdi.
Look what we got from Bolek.
Evet, bak bu bize neler yaptı?
Yeah, look what that's done to you and me.
Bak, burada I.N.S.'in bize sorabileceği soruların cevapları var.
Look, here are some answers to questions the I.N.S. Might ask us.
Bize seminerde şefkat bakışında bahsetmişlerdi. Ama ben hiç bu deneyimi yaşamadım, sadece diğer rahiplerden duymuştum.
We were told about confessions like this in the seminary and I've heard about them from other priests, but I have never experienced one, myself.
Bak, Peter bunun için birisini hapse atmam gerekiyor ve eğer bize yardım etmezsen, seni ve karını alırım.
Look, Peter, you know I got to take somebody in for this. And if you're not gonna help us,
Daha farklı bir bakış açısı için, David Collins'deyiz, bize Ulusal Güvenlik Sekreteri Eric McClellan'ın Washington'daki ofisinden bağlanıyor.
For further perspective, joining us now is David Collins, speaking to us from Homeland Security Secretary Eric McClellan's office in Washington, DC.
Git bak bakalım, bize zaman makinesi alan olmuş mu.
Go to it and see if someone gave us a time machine.
Bak, bize yardım edersen, kendine yardım etmiş olursun.
Look, you help us, you help yourself.
Ev geliştirici leyleğimiz bize neler getirmiş bak bakalım.
Look what the home improvement Stork delivered us.
Bak, çok büyük bir buzul bize doğru ilerliyor ve gerçekten çok hızlı yaklaşıyor.
Look, there is a huge glacier coming our way, And it's coming at us really, really quick.
Ama seni temin ederim ki bize son hedefleri olarak bakıyorlar.
But I guarantee they're circling around to us as their last targets.
Gökyüzüne baktığımızda uzaktaki yıldızları ve galaksileri görüyoruz demek ki zamanda geriye doğru bakıyoruz çünkü ışığın onlardan bize doğru gelmesi zaman alıyor.
You see, when we look up into the sky at distant stars and galaxies, then we're looking back in time, because the light takes time to journey from them to us.
Büyük annem.. .. bize iyi bakıyordu
And my grandfather who was taking care of us from his truck.
Anneme bakıyorum. Bize iyi olmaya çalışıyor. Ama zaten üç tane çocuğu var.
I look at my mom, and she tries to be nice, but she already has three kids.
Fakat insan tarihi boyunca, gece gökyüzünde sabit duran... sadece tek bir nesne vardır. Çünkü yaşayan her insan aya bakıp sadece tek bir yüzünün daima... bize doğru parladığını görmüştür.
But throughout human history, there's been one constant up there in the night sky, because every human that's ever lived has gazed up at the moon and seen one face shining back at us.
Ama bak, bu durumu nihayetlendirecek, bize tam olarak sınır nerede söyleyecek, böylelikle huzura erebiliriz.
But look, he's gonna get to the bottom of this, tell us where the exact property line is so we can put our minds at ease.
Bakın ölümlü bize el sallıyor.
The mortal is waving at us.
Seni götüreyim. Yaparken bak, bize yemek yap.
I'll take you while you do the dishes, honey.
Bakın, öncelikle kızlar bize yük olmuyor onları dişleri sağlam olan herkese verebiliriz.
Look, first of all the girls are not a burden on us that we will give them to anyone with all his teeth intact.
Bize yukarıdan bakıp onlara sonsuza dek mutluluklar dilediğinden şüphemiz yok. Kadehlerimizi...
We're certain that she's looking down on us today wishing them all the love in the world, so please raise your glasses as we toast the bride and...
Isaac Newton'dan, Albert Einstein'dan ve hatta kuantum mekaniklerinden bize aktarılan hiçbir kanunda zamanın akış yönü bakımından bir fark yok.
The laws handed down to us by Isaac Newton, Albert Einstein, even in quantum mechanics, you have no distinction between one direction of time and the other.
Bize anlatmazsan, katili serbest kalacak. - Bakın, yemin ediyorum.
If you hold out on us, his killer goes free.
Bak, Mozzie O'Leary'i oyuna getirmek için ihtiyacımız olan her şeyi bize verdi.
Look, Mozzie's given us everything we need to run the con on O'Leary.
Bak, 9 milyonu bize sen verdin, hepsini geri veriyoruz.
Look, the 90 lakhs you gave us, I'm giving it all back.
Delirdim mi yoksa insanlar bize mi bakıyor?
Am I nuts or are people staring at us?
"Bir bakın, bize mesaj, ve mail atarak ne gördüğünüzü söyleyebilirsiniz."
Take a look, text us, email us, tell us what you see.
Pekala, sakın unutmayın ki bugün bize düşman gözüyle bakıyorlar.
Okay, remember, they look at us today, they're not seeing the good guys.
Aylardır kasabadaki herkes bize hastalıkmışız gibi bakıyordu. Ayrıca, artık insanlar doğruyu söylediğimizi biliyor.
For months, we've been about as welcome in this town as a cold sore, and plus, now people know that we've been telling the truth.
Şimdi, Flynn, bak - - Biraz düşününce, Eğer buzz'ın büyük zararını saymazsak, Bize hala $ 3,000 civarı kalıyor.
Now, Flynn, look - - the way I figure it, if Buzz's deductible is a grand, we're still almost $ 3,000 in the black.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]