English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Inglês / [ D ] / Deneyebilirim

Deneyebilirim tradutor Inglês

789 parallel translation
Şansımı deneyebilirim.
Oh, Well, I May Have A Shot.
Yeni doktoru en azindan deneyebilirim.
I can at least try this new doctor.
Deneyebilirim.
- I could try.
Onlara mutluluk vermeyi deneyebilirim diye düşündüm.
I thought I might try to give them happiness.
- Deneyebilirim.
- Well, I can try.
Onu da deneyebilirim.
I might try it yet.
- Deneyebilirim.
- I can try.
- Deneyebilirim.
- I could try.
Modellik dalgasını deneyebilirim.
Um, I may try the modeling game.
İsterseniz, size inanç gibi değerli bir şey vermeyi deneyebilirim!
If you like, I'll try to inspire in you... a precious particle of faith.
Deneyebilirim.
Well, I could try.
Bunu iddia edemem, Ama yine de deneyebilirim.
Well, I wouldn't say that. I might try, though.
Sen yoksan, Anne'yi deneyebilirim, tabii oda isterse.
Not having you, I might try Anne if she wants.
Deneyebilirim.
I can try.
Yüzerek gitmeyi deneyebilirim.
I might try to swim.
- Şu biralardan birini deneyebilirim.
- I'll try one of those black beers.
Bu konuda iyi değilim ama deneyebilirim.
I will do my best to care for your hair
- Deneyebilirim.
- I can always try.
- Bir tane deneyebilirim.
- I could use one.
Deneyebilirim, olabildiğince.
I can try as long as possible.
Eğer burada işi götüremezsem, orada şansımı deneyebilirim.
If it doesn't work here, I may try there
Senin işini bile deneyebilirim.
I might even try for your job.
Bir deneyebilirim.
I could try.
Belki deneyebilirim.
I suppose I could try.
Yalnızken olmaz, ama Swede yanımda olursa bir daha deneyebilirim.
Not alone, but I'll try it again if you'll side me, Swede.
Kim bilir, belki bir şarkı bile yazmayı deneyebilirim.
Hey, maybe I can try putting a couple of rhymes together...
Bazı emilim testleri deneyebilirim ama zaman alır.
I could try some absorption tests, but that would take time.
Tekrar deneyebilirim.
I could try it again.
Sadece deneyebilirim.
I can only try.
Ama deneyebilirim.
However, I suppose I could try.
Sanırım Kitty'yi tekrar deneyebilirim.
Well, I suppose I could try Kitty again.
Deneyebilirim. Maske takabilirim. Ya da bu bandajla çıkarım.
I... i could wear a mask or this bandage or... i wouldn't bother anybody.
Deneyebilirim!
Well, I can try!
Maish, belki başka bir eyalette şansımı deneyebilirim.
Maish, maybe we can try in some other state?
- Biraz göndermeyi deneyebilirim.
I could try to have some sent up.
O zaman, deneyebilirim.
Well, I could try.
Biraz deneyebilirim herhalde.
Oh, surely I could just have a little touch.
Bakın, Mösyö, bir dahaki sefere sizi hiç uyarmadan deneyebilirim. Yani her an kulağınız bende olsun!
Next time I may test you without warning, so pay attention at all times.
Deneyebilirim.
I could try.
Carsinome'ye kadar uçup yolumu yukarıdan kesmeyi deneyebilirim.
I could fly over the Carsinome and try and cut my way in from above.
- Ben de deneyebilirim.
I'd like to tear him...
Sadece deneyebilirim, Warfield.
I can only try, Mr. warfield.
Bunu deneyebilirim.
I'll have a go at him.
Kulaklarım hala duyuyor. Kulaklarımı güçlendirmeyi deneyebilirim
I still have ears... so I can train my listening skill
Deneyebilirim.
I... I can try.
- Deneyebilirim.
- I can try, captain.
Belki birkaç tahminde bulunabilirsem, deneyebilirim.
Maybe if you could guess a few things, I could try.
Deneyebilirim...
Well, I can try.
- Deneyebilirim.
- l can try.
Bir başka cellat bulmak için üstlerimle konuşmayı deneyebilirim. Evet, tabi. Aynen!
Exactly.
Peki, eğer sizde boş oda yoksa, başka nereyi deneyebilirim?
I see, well, if you don't have anything, where else could I try?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]