English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Inglês / [ E ] / Emil

Emil tradutor Inglês

689 parallel translation
Emil Schramm, mutasarrıf... 1912...
Emil Schramm, the proprietor - - - - 1912 - -
EMIL JANNINGS
EMIL JANNINGS
Emil Dustermann.
Emil Dustermann.
Emil.
Emil.
Pekala, Emil. Belki de 15 bini sen kazanacaksın.
Well, Emil, maybe you'll cash in the 15 grand.
Yukarı çık, Emil'in yardıma ihtiyacı var.
Go up to Emil, he still needs someone.
"... Eva Hermann, davalı, Emil Hermann. "
... Eva Hermann, Defendant, Emil Hermann.
Max, Ludwig, Emil!
Max, Ludwig, Emil!
- Emil.
- Emil.
Emil Javert.
" EmilJavert.
Emil Javert, 4 yıl, Landrecy Bölgesi.
" EmilJavert, four years, Landrecy District.
Mahkemenin izniyle görüş bildirmesi için Dr Emil Von Hallor'ı çağırıyorum.
If the court pleases, I call upon Dr Emil Von Hallor, if he'll give us his opinion.
- Emil Von Hallor.
- Emil Von Hallor.
Biliyorsun. - Emil yeni raflar koydu. 60 dolara patladı.
- Emil put up some new shelves.
Emil, kaçak avında iyi bir öyküm var.
Emil, I got a good feature on the manhunt.
Ne var Emil?
What's that, Emil?
Bana Emil'i ver.
Give me Emil.
Unut gitsin, Emil.
Forget it, Emil.
Emil, lütfen, en iyi şampanyayı gönder.
Emil, please. A bottle of your best champagne.
Emil?
Emil?
Emil, insanların böyle şeyler söylediğini nerede duydun?
Emil, where did you hear such people saying such things?
Büyük biracı, Czaka, Emil Czaka.
He's the big brewer, Czaka, Emil Czaka.
Bay Emil.
Mr. Emil.
- Tamam, Emil.
- Well, Emil.
- Emil!
- Emil!
- Emil, elinin altında kalem var mı?
- Emil, you got a pen handy?
- Beauclere'le Emil kaçtı.
- Beauclere and Emil got away.
- Emil size gösterir.
- Emil can show you.
- Emil gelmeyecek.
- Emil's not gonna be there.
Bak Emil Hupka'ya ne yaptılar.
Look what they did to EmiI Hupka.
Emil, hiçbirşey yapmamıştı.
EmiI, who did nothing.
Emil'i öldürdüler.
They killed EmiI.
Emil'e yaptıklarını henüz unutmadın değil mi Sebastian?
You haven't forgotten what they did to EmiI, have you Sebastian?
Anton, Emil, Fritz, Gottfried, Waldemar...
- Here's the Schlütows. Anton, Emil, Fritz, Gottfried, Waldemar...
- İyi akşamlar, Emil.
- Good evening, Emil.
Çavuş Emil Klinger.
Sergeant Emil Klinger.
Çavuş Emil...
Sergeant Emil....
Emil mi?
Emil?
- Evet, Emil?
- Yes, Emil?
Anlamadım, Emil.
I don't understand, Emil.
Aslında, Emil, bir eşim var.
The fact is, Emil, I have one.
- Emil Sand kim?
- Who's Emil Sand? - Merchant.
Neyse, ben kilisede ışıklar gördüm insanlar girip çıkıyorlar, onlardan biri de Emil.
Well, anyway, I saw lights in the old church and people moving about. And one of them was Emil.
Emil'in deposunda bir şey bulamadılar.
And he didn't find any at Emil's warehouse.
Hey Davy, mahzende cephaneyi saklayan Emil'i nasıl hakladın?
Davy, is it true that you fit a four-day fight with Mike Fink?
Mikrofonu davalı Emil Hahn'a uzatın.
A microphone will be placed in front of the defendant Emil Hahn.
Emil Hahn, bu mahkeme huzurunda bir avukat tarafından temsil ediliyor musunuz?
Emil Hahn, are you represented by counsel before this tribunal?
SON EMİR
Emil Jannings in Josef von Sternberg's
Emil Sand ile ne sorunun var?
Did you have some trouble with Emil Sand?
Ve o...
Emil?
Emil?
He's for him?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]