Nerede tradutor Inglês
198,019 parallel translation
Tam ihtiyacın varken sihirli asan nerede?
Where's your magic wand when you need it?
Bu sayede kötü adamlar sana kazık attığım için nerede olduğumu bilmediğini sanacak ve seni rahat bırakacaklar.
That way the bad guys will think you have no idea where I am,'cause I ripped you off, and they'll leave you alone.
- Nerede olduğumuzu bile bilmiyoruz.
- We don't know where here is.
Onları nerede gördün?
Where did you see them?
- Bunu üstüme alınmamam çok zor ama nerede bu çanta peki? - Kaçış çantama koydum onu.
I put it in my disappear bag.
Neden ve nerede olduğu hakkında bana bilgi verilmedi ama çok önemli gözüküyorlar.
I wasn't told all the whys and wherefores, but it seemed very important.
- Nerede kalmıştık?
Diane's assistant. Where were we?
Sen de onların nerede olduğunu öğrenmek istiyorsun.
And you want to know where they are.
Güzel, orası nerede?
Good. Where is that? - Where is that?
Orası nerede? Onları orada bulamazsın.
- Oh, you won't find them still there.
12. yumurta nerede?
Where is the 12th egg?
Daha yeni dikkat çekmesinin sebebi saadet zinciri yüzünden. Acaba Lucca Quinn'in nerede olduğunu da gösterebilir misiniz?
It's just getting attention now because of the Ponzi scheme.
Nerede vücut çalışıyorsun?
Pfft. Where do you work out?
Selam Aaron nerede biliyor musun?
Hi, do you know where Aaron is?
- Seni daha önce nerede görmüş olabilirim?
Yeah. Where have I seen you before?
Aman Tanrım, herkes nerede?
Jesus Christ, where is everybody?
Yağcılık yapmayı bırak, savunma tarafı nerede?
Stop kissing my ass. - Where's the defense?
Davalının kendisi nerede?
Why is the defendant not here?
- Nerede hukuk okudunuz?
- Where'd you guys go to law school?
Nerede ki?
Where is he?
Büyüye göre bu bize... baban öldüğü gün demir paranın... nerede olduğunu gösterecek.
Well, according to the spell, this should show us where the coin was the day your father died.
Babamın ölmeden önce nerede... olduğunu bulalım.
Let's find out where my father was before he died.
"REDSKINS HAKARET DEĞİL" - Nerede hata yaptım sence?
What did I do wrong with this one?
Fakat fırtına sağ olsun onun nerede ve ne olduğuna dair kesin bilgiler elde edemiyorum.
But thanks to the storm, I can't get a precise reading about where or what it is.
- Fakat insanlar nerede?
But where are the people?
Nerede olduğunu öğrenmek için sabırsızlanıyorum.
I'm dying to know where you've been.
cocuklar nerede ögreniyorlar, hani su, duygularını kontrol etme isini?
Um, where is it where children learn to, you know, harness their emotions?
Bana duygusal kontrol derslerini nerede ögrettiklerini göstermen gerek.
I need you to show me where they teach lessons on controlling your emotions.
Başka nerede seks yapacağız?
Where else are we gonna have sex?
Lucifer nerede?
Where's Lucifer?
Nerede o?
Where is she, anyway?
Doktor Linda nerede?
Where's Dr. Linda?
Güzel kolye nerede?
Where's your pretty necklace?
Sana yem atıyor, Elizabeth. Nerede yaşadığını bilen bir katil seninle alay ediyor.
You're being baited, Elizabeth, taunted by a killer who knows where you live.
Eğer o anne nerede yaşadığımızı biliyorsa belki katil de biliyordur.
And if the mom knows where we live, maybe the killer does, too.
Jasek Finans'a hemen bir taktik ekip gönderin. Bakın, başka bir iş hakkında konuştuklarını duyduk. Ama nerede ve ne zaman olacağını bilmiyoruz.
Look, we heard them talking about pulling another job, but we don't know where and we don't know when.
Durdurma. Acil durdurma butonu nerede?
Where's the emergency stop?
Nerede yaşadığımı bilen bir katil olduğu için benim hakkımda endişelendiğini biliyorum.
I know you've been concerned about me, about a killer knowing where I live.
Pierce'a nerede ve ne zaman ameliyat yapabileceğini söylemeye kalkışmayın.
Seriously, though, you guys should not try to tell Pierce when and where she can operate.
Asistanların nerede?
Uh, where are your residents?
Nerede olduğunu biliyor musun?
Do you know where you are?
Candace nerede?
Where's Candace?
Derek nerede?
Where is Derek?
Ailen nerede?
Okay. Where are your parents?
Birlikte olduğun adam nerede?
And the guy you were with?
- Charlotte'la nerede yaşıyorsunuz?
And where do you and Charlotte live?
Senin adın nerede?
Where's your name?
Zarar nerede?
What are the damages?
Sana nerede vurdu?
Wh-Where'd he kick you?
Lucifer'a nerede olduğumu söyledin mi?
You really told Lucifer where I was?
Sakal nerede?
Where's the beard?
nerede yaşıyorsun 103
neredesin 2085
nerede yaşıyorsunuz 33
nerede oturuyorsun 94
neredesin sen 33
neredeyiz biz 73
nereden 256
neredeydin 834
nerede kalmıştık 239
neredesiniz 293
neredesin 2085
nerede yaşıyorsunuz 33
nerede oturuyorsun 94
neredesin sen 33
neredeyiz biz 73
nereden 256
neredeydin 834
nerede kalmıştık 239
neredesiniz 293
nereden geliyorsun 129
nereden biliyorsun 934
neredeyim 174
nerede o 1480
nerede kaldın 193
nereden buldun 91
neredeyim ben 198
neredeyse 363
neredeyse bitti 135
nerede buldun 38
nereden biliyorsun 934
neredeyim 174
nerede o 1480
nerede kaldın 193
nereden buldun 91
neredeyim ben 198
neredeyse 363
neredeyse bitti 135
nerede buldun 38