Onur duydum tradutor Inglês
857 parallel translation
Sör John, onur duydum!
Oh, Sir John, it's an honour!
- Onur duydum.
I'm honoured.
O zaman çifte onur duydum.
I'm doubly honoured.
- Onur duydum.
I'm honored.
Çok büyük onur duydum.
This is indeed a privilege.
Onur duydum.
Another privilege.
Onur duydum.
I'm honored, sir.
Onur duydum.
Very honoured.
Teşekkür ederiz, Teğmen. Bay Kastner, onur duydum efendim.
Mr. Castler, I have the honor, sir.
- Onur duydum.
- I'm honored.
Minnet ve onur duydum.
I am most deeply grateful and honoured.
Onur duydum, bayan.
I'm deeply honoured, ma'am.
Onur duydum Mösyö.
I am honored, monsieur.
Onur duydum Bay Lautrec.
I am honored, Monsieur Lautrec.
- Ama onur duydum.
- But I'm so honoured
Onur duydum efendim. Göreviniz nedir?
Is it something serious?
- Onur duydum.
- Very honored.
- Onur duydum. – Üzgünüm, Konuşurken sizi geciktirdim.
It does you honor. - Pardon me, If I'm late with the congratulations.
- Onur duydum.
- Honored.
- Sizinle tanışmaktan onur duydum.
- I'm honored to meet you, sir.
Bay Stephen, onur duydum.
Sir Stephen, I am honored.
Onur duydum beyler.
I am honored, signore.
Burada bulunmanızdan onur duydum efendim.
I really am most honored to have you here, sir.
- Sizi görmek güzel, Albay. - Onur duydum, General.
- Always a pleasure to see you, Colonel.
Onur duydum.
I'm honored.
- Onur duydum.
- I'm greatly honoured.
Onur duydum, ufak bir iş için geldim.
I'm honored, but I have short business here tonight.
Onur duydum.
I am honored.
- Onur duydum, efendim.
- It's a privilege, sir.
Onur duydum, ama ben zaten bir kraliçeyim.
You honour me, but I am already a queen.
Sizinle tanışmaktan onur duydum.
Delighted to have met you, sire.
- Tabii ki onur duydum.
- Well, I'm honoured, of course,
Onur duydum. Tabii, ailem de öyle.
I am very honored, and my family is very honored.
- Teşekkürler, onur duydum. - Genç...
Let me read it, I'll publish it right away.
Onur duydum.
I'm very honored.
Çok derinden onur duydum.
I am deeply honoured.
Büyük onur duydum senyorita.
It is a great honor, Señorita.
Siz ilk kutlayanlardan birisi olduğum için onur duydum.
I am honoured to be among the first to congratulate you
Büyük onur duydum.
Deeply honored.
Bana olan ilginden hayli onur duydum.
I am highly honoured by your interest in me
- Onur duydum.
- I'm honoured.
onur duydum.
I'm honored.
- Dayanılmayacak kadar onur duydum.
- I am insufferably honored.
- Victor, benim uğruma yaşamını riske atmak istemenden onur duydum.
- Victor, I'm honored that you'd risk your life for me.
- Onur duydum.
- Most honored.
- Onur duydum.
- I'm deeply honored.
Lort Bruce, onur ve mutluluk duydum.
Lord Bruce, I'm proud and flattered.
- Onur duydum.
- I'm so glad.
Onur duydum.
Word of honour.
Al, kongre onur madalyasını aldığını duydum.
Hey, Al. I hear you got the Congressional Medal of Honor.
Onur duydum.
I am indeed honored.