Sen orada kal tradutor Inglês
216 parallel translation
- Sen orada kal.
- You stay there.
Yine de sen orada kal ve endişelenme.
But stay there. And don't worry.
Sen orada kal.
You stay with her.
Sen orada kal.
You stay there.
Ben burada otururken tüm işi senin yapman hiç adil değil. Hayır, sen orada kal.
It's not fair for me to sit by and let you do all the work.
Sen orada kal, bayım, sana içki getireyim.
You stay there, mister, and I'll get you a drink.
Sen orada kal, ben birazdan gelirim.
Until noon, there won't be customers
- Sen orada kal, biz yukarıya geliyoruz. - Bekle.
- You stay there, we're coming up.
- Sen orada kal.
- You stay here.
Harding, sen orada kal.
Harding, break over there.
Sen orada kal ve istirahat et.
You stay right there and rest.
Sen orada kal.
Just stay there.
Hayır Sven, sen orada kal.
No, Sven, you stay here.
Hayır, dur biraz, sen orada kal.
No, wait a minute, just stay right there.
Sen orada kal!
Stay under!
Sen orada kal.
You stay right there.
- Sen orada kal.
- Stay under there!
- Sen orada kal.
Not you.
Sen orada kal!
You stay there!
Sen orada kal.
So just stay put.
tamam, sen orada kal.
All right, you stay here.
Sen orada kal ve uslu çocuk oI.
You stay there and be a good boy.
Lex, sen orada kal.
Lex, you're all right in there.
Hayır, sen nerdeysen orada kal.
No, you stay right where you are.
Sen orada kal Gus.
Stay there, Gus.
Tamam. Ama gidip, battaniye getirmeliyim. Sen orada kal.
All right but I have to run and get a blanket.
Hey, sen orada kal!
- You! Stop, asshole!
Sen orada kal.
You just stay there.
Tamam, siz ikiniz çadırınızda güzelce uyuyun ve sen orada kal.
All right, you two sleep beautifully in your tent, and you stay there.
- Sen orada kal.
- You stand there.
Sen orada kal, ben de burada kalacağım tamam mı?
You hang on in there. I'll hang on here. Right?
Tatlım sen orada kal ben hemen gelip...
Darling you stay there I'll be right over and -
Sen de yukarı çak, yatağa yat ve orada kal.
And you, get upstairs, go to bed, stay there!
Eminim orada en uzun sen kalıp en çok sen bağırmışsındır.
I'll bet you stayed longest and yelled loudest.
Sen otele dön ve orada kal.
You get back to the hotel and stay there.
Tamam, sen orada kal.
All right.
Sen şimdi diğer odaya geç ve orada kal.
Now, you get in the other room and stay there.
Sen orada kal.
Stay where you are, you.
- Sen kal orada, seni durduramazlar.
- You stay there, they can't stop you.
Sen ve Jack bodruma girin, orada kalın.
You and Jack should get in that cellar and stay there.
- Walker, eğer sen teslim olana kadar... orada biri seninle kalırsa yeni koşullarını kabul edeceğim.
- Yes? - I'll accept your new conditions... if we can have a man in there with you until you give yourself up.
Sen buraya gel, ve Lordum siz orada kalın.
You over here, and, My Lord, just there.
- Sen orada mı kalıyorsun?
- And you stay there?
Hayır, sen orada kal.
You stay here.
Orada kal sen kıllı bacak.
"just waiting to run that hair between their legs."
Sen orada kal ve ben ol.
Honey, will you put oil on me?
Danny ve ben orada kalırız, sen de burada kalırsın.
Now, Danny and I will stay in there and you can have this room.
Ben Junior'la orada kalırım, sen de aramaya devam edersin.
I'll stay there with Junior and you keep searching.
Bir tane de misafir odası var, sen ziyarete gelince orada kalırsın.
There's also a guest room for you to stay when you visit.
Sen orada kal.
Stay put.
Sen yıllarca orada kapalı kalırken ben de burada kapalı kalacağım ve seni bekleyeceğim.
While you're locked in there all those years, I'll be locked up out here, waiting for you.
sen oradaki 39
sen oradaydın 31
sen orada mıydın 17
orada kal 348
orada kalsın 17
orada kalın 86
kalbim 98
kale 60
kalın 63
kalbi 31
sen oradaydın 31
sen orada mıydın 17
orada kal 348
orada kalsın 17
orada kalın 86
kalbim 98
kale 60
kalın 63
kalbi 31