Tre tradutor Inglês
198 parallel translation
Önüm, arkam, sağım, solum, haydi başlasın oyun!
Signal : Uno, duo, tre, vendi, this-a time we go left endl.
Bay Lemaitre olmadığına göre, cesedin olması gereken yere koş.
Where the body should be, as Mr Lema? Tre isn't here!
- Üç Çiçek Oteline.
- Hotel Tre Fiori.
Üç Çiçek mi?
Tre Fiori?
Bu sabah saat 9 : 30 sularında Tre Fiori otelinden ayrıldı.
This morning... a lady left the hotel Tre Fiori... at around 9 : 30.
Bu kadının, neden Tre Fiori Oteli'nden ayrılıp Via 24 Maggio'ye gittiğini.
Why this lady left the Hotel Tre Fiori to go to Via XXIV Maggio.
- İşte Tre Fiori Oteli.
- There's the Hotel Tre Fiori.
Tre Fiori Oteli.
Hotel Tre Fiori.
Onu üçümüz götürelim.
Lo portiamo tutti tre.
Uno, due, tre- -
Uno, due, tre -
Ve bu üçlü koltukları.
And this tres-a-tre.
Özür dilerim beyler, Flaminus'un gelen haberleri hemen incelemediği için Trasimena'yı kaybettiğini söylerler.
Excuse me gentlemen. They say, the flagman has lost tre semana ( ital. / span. hogwash'three weeks')... while sleeping on his dispatches.
Dong Tre kenarinda buldugumuz ceset cukuru gibi.
It's like those body pits we found up near Dong Tre.
- Ödevini yaptın mı, Tre?
- Tre, you do your homework?
Tre'yi salı günü tekrar sınıfta görmekten memnun oluruz.
Well, we'll be happy to see Tre back in class on Tuesday.
- Onu bir daha görmeyeceksiniz.
- No. You won't be seeing Tre again.
- Tre, babasıyla yaşayacak.
- Tre is going to live with his father.
" Ben Tre Styles, akıl sağlığım yerinde olarak bu yıl okulun geri kalanında hiçbir fiziksel ya da sözlü tartışmaya girmeyeceğimi kabul ediyorum.
" I, Tre Styles, being of sound mind and body agree not to get into any disputes, physical or verbal for the rest of the school year.
"Tre Styles."
"Tre Styles."
- Merhaba, Tre?
- What's up, Tre?
Chris, Tre'yi tanıyorsun.
Chris, you know Tre, right?
- Tre, buraya gel.
- Tre, come here.
Selam, Tre.
What up, Tre?
- Görüşürüz, Tre.
- Later, Tre.
Evin kurallarını koyayım.
Tre, I gotta lay down the rules of the house.
Burada olmandan çok mutluyum.
I'm glad you're here, Tre.
Eve gir, Tre.
Go on in the house, Tre.
Tre'nin babası dün gece birine ateş açmış.
Tre's daddy blasted at somebody last night.
Asla orduya yazılma, Tre.
Don't ever go in the Army, Tre.
Gel, Tre.
Come on, Tre.
Tre.
Tre?
Tre'ciğim.
Oh, and Tre?
Tre, sevginin etkisi.
Tre, love in effect.
N'aber, Tre.
Yo, what's up, Tre?
- O pislikten mi satıyorsun?
- Tre, you be slinging that shit?
Tre. Ricky'nin en iyi dostu.
That's Tre, Ricky's best friend.
Buzdolabını kapat.
Tre, close the refrigerator.
Tre, ben annenim.
Tre, this is your mother.
Tre diye bir arkadaşım var. Hep iş kurmaktan söz eder.
I got this friend, Tre, who's always talked about going into business.
N'aber, Tre?
Hey, Tre.
Tre hakkında konuşacaktık.
I thought we were gonna talk about Tre.
Bence Tre kendi kararlarını verecek yaşta, Reva.
I think that Tre is old enough to make his own decisions, Reva.
Artık onu serbest bırakmalısın. Anneyi oynamak istiyorsun.
I know you want to play the mommy but Tre is a grown man now.
Ama Tre bir yetişkin. Artık küçük bir çocuk değil.
He's not a little boy anymore.
Tre, ne oldu?
Tre, what happened?
Tre, ne yapıyorsun?
Tre, what are you doing?
Ver şu kahrolası silahı, Tre!
Give me the motherfucking gun, Tre!
Tre.
Tre.
Tre!
Tre!
Jia'kaja tre'nu'tol'a rem La'por i'lanu kos I'nar tan'a'tali nor...
Jia'kaja tre'nu'tol'a rem... La'por i'lanu kos... I'nar tan'a'tall nor...
Jia'kaja, tre'nu'tol'a rem La'por i'lanu kos I'nar.
Jia'kaja, tre'nu'tol'a rem... La'por i'lanu kos... I'nar.
tren 92
trent 69
trevor 121
trenton 20
treblinka 39
trenle 18
trende 29
tren kalkıyor 20
tren geliyor 19
trenler 18
trent 69
trevor 121
trenton 20
treblinka 39
trenle 18
trende 29
tren kalkıyor 20
tren geliyor 19
trenler 18