English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Inglês / [ Ç ] / Çabuk olsun

Çabuk olsun tradutor Inglês

268 parallel translation
"Lütfen köydeki dükkanıma geliniz, " olabildiğince çabuk olsun, Alex MacGregor. "
Please come to my shop in the village as soon as possible.
Son bir jest yap ve beni vur. Hem de çabuk olsun.
As a good last gesture just shoot straight and make it fast, will you?
" Bağışlanmayı isteyin öyleyse, çabuk olsun.
Well, do it, and be brief. I will walk by.
- Peki, ama çabuk olsun.
All right, but fast.
Daha çabuk olsun Akort etmek için durma
Make it sooner Don't you stop to tune her
- Cody çabuk olsun diyor.
- Cody says to hurry up.
Şimdi tamam, herkes çabuk olsun.
All right now, everybody rush around.
- Peki, ama çabuk olsun.
OK, but make it fast. Fast?
- Olur, ama biraz çabuk olsun.
- Yes, but he better hurry.
Çabuk olsun.
Well, make it quick.
Ama çabuk olsun.
But be quick about it.
Sonra da olabildiğince çabuk olsun diye ekledim.
I am rather impatient by nature
Çabuk olsun.
I want this quick.
Bir bardak çay, çabuk olsun.
A cup of tea, quick
Çabuk olsun öyleyse!
A quick one, then!
- Çabuk olsun.
- Make it fast.
Ama çabuk olsun!
But do it fast.
Yeter ki çabuk olsun.
Not if it's quick.
Bizimle devam edecekler çabuk olsun
Anyone that wants to come with us, come on
Paris 621036 lütfen, çabuk olsun kardeş.
Hello? paris 621036, please. And make it snappy, buster.
- Daha iyi Piggott oraya çabuk olsun.
- Better get there quick, Piggott.
- Söyle şuna, daha çabuk olsun. - Daha çabuk.
Tell him to go faster.
Çabuk olsun. Evet, efendim.
Yes, sir.
- Çabuk olsun da fark etmez.
- Whatever you've got tha  s quick.
Carl'ı hastaneye götürün. İşlemleri çabuk olsun.
You take Carl to the hospital, and book him fast.
Eğer otobüsteyden birşey soracak olursanız, mümkün oluduğunca çabuk olsun. Hiçbirinizi tek tek bekleyemem. Bu yüzden acele etmelisiniz.
If I can ask you to board the bus as quickly as possible, you'll have a complimentary beverage waiting for each of you.
Çabuk olsun.
Make it quick.
Yeter ki çabuk olsun!
Just do it fast!
- Yolun açık olsun Joan, çabuk dön! - Güle güle Joan!
- Godspeed, Joan, come back soon!
Ne olursa olsun çabuk çık.
No matter what happens, get out fast.
- Ne olursa olsun, ama lütfen çabuk.
- Anything. But, please - hurry.
Herkes cabuk olsun.
Lively, everybody.
Hangisi olursa, fakat çabuk olsun.
Do you wish the police department at El Paso or Sentinel Mountain?
"Küçük bir koyunum olsun, çabuk ol, evlat."
"I'll have a small sheep, and make it quick, boy."
Bak bok herif, çabuk konuş, anlaşılır olsun.
Listen, you louse, you better talk quick and make sense.
Düşüncemiz, mümkün olduğu kadar çabuk ve her nasıl olursa olsun savaştan paçayı sıyırmaktı.
The idea was to get out of the war, come what may, as quickly as possible.
"Ne zaman mümkün olursa gel ama çabuk mümkün olsun."
"Come when you can, but can soon."
Çabuk, lanet olsun.
Quick, damn it.
Kızın annesi, karar ne olursa olsun çabuk verilmesini istiyor.
The girl's mother asks that the matter... be decided quickly one way or another.
Hector, çabuk, lanet olsun!
Hector, move, damn it!
E aşk olsun kızım hadi çabuk olsanıza biraz.
A aa! What a shame daughter! Hurry up!
# Lanet olsun, çabuk olsana!
Damn it, come on!
Lanet olsun niçin bana olan inancınınız bu kadar çabuk kayboldu?
Then why the hell are you so quick to disbelieve me?
Tüm diğer birimler çabuk hazır olsun.
All other units stand fast.
- Lanet olsun Roger, çabuk ol.
- Dammit, Roger, hurry up.
Çabuk ve acısız olsun.
Quick and painless.
Çabuk olsun.
Imperius, make it quick.
Çabuk yürüyün, lanet olsun.
Step lively, damn it.
Lanet olsun, çabuk buraya gel.
Get out here right now, God damn it.
Sonsuz irfanınla beni cezalandırman gerektiğine karar verirsen, lütfen çabuk ve acısız bir ölüm olsun.
So, if in Your, uh, infinite wisdom, You feel You have to smite me down, then please make it quick and painless.
Çabuk, lanet olsun!
Move it, damn it!

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]