Şükran günü tradutor Inglês
3,088 parallel translation
Pişirdiğin tek şey şükran günü yemeğiydi ki onu da sipariş etmiştik.
Only thing I've ever cooked is Thanksgiving dinner, which I ordered from a restaurant.
"Yeni Yıl, 1974 ; Şükran Günü 1968." - Yok artık.
"New Years'74," "Thanksgiving'68." Way.
Hayır, Şükran Günü yıprandı mı?
Um, no. Are you worn out on Thanksgiving?
Bu yılki Şükran Günü garip olacak ama umuyorum ki zaman içinde kabullenirsin. Ben'i kesinlikle işe almalısınız.
I realize that Thanksgiving might be a little awkward this year, but I'm hoping that in time you'll come to accept it.
Baltzer Glattfielder'in elinde olan da bu kadardı ama artık kimse Şükran Günü'nde baykuş yemiyor.
Well, that's all Baltzer Glattfielder had, and now no one eats owls for Thanksgiving.
Bütün gün Şükran günü geçidi * gibi okulda süzülüyor.
She's been gliding around school all day like a Thanksgiving float.
Bana dokununca, Şükran Günü'nde elini dizime koyan amcalar dokunuyor zannediyorum artık.
His touch now feels like a weird uncle just putting his hand on my knee at Thanksgiving.
Bu Şükran Günü tatili üzerine yazdığım bir şiir.
Um, okay, this is a poem I wrote over Thanksgiving break.
Ana okulunda yaptığım resimler ve şükran günü hindi eli mi?
A picture I painted in kindergarten and a Thanksgiving hand turkey?
Köpeğime "z" kelimesini diyip durduğu Şükran Günü'nden beri görüşmüyoruz.
We had a Thanksgiving where she kept calling my dog the "n" word.
Şükran Günü'nde çektirdiğimiz fotoğrafları ekledim, gördünüz mü?
Uh-huh. Did you see the pictures I posted from Thanksgiving?
Şükran Günü'nü yeni sevgilinle mi geçireceksin?
So you spending Thanksgiving with your new lover?
Bir Şükran Günü sorum olacak :
One Thanksgiving question. Whose house are we going to?
Kimin evine gidiyoruz? Bay K, Şükran Günü'nü birlikte geçirmeyeceğiz.
Mr. K, we're not spending Thanksgiving together.
Havalı komşularımla geçirmeyi planlıyordum Şükran Günü'nü ama beni davet etmediler, yani gitmeyeceğim galiba.
I was planning on going to my really cool neighbors', but they haven't invited me, so I don't think I will.
Şükran Günü'nü Amy ile geçireceğiz.
Listen, Amy and I are gonna spend Thanksgiving together.
Hem senin, benim Şükran Günü partime gelmen gerekiyor.
Be yous, e to come to my Thanksgiving.
Yani Şükran Günü yemeğini ofis mutfağında pişirmemi istiyorsun, ha?
So you want me to cook Thanksgiving dinner in the office kitchen?
Ve eğer çıkarlarsa, benim için bir kapı kapanır. Sizden istediğim ise, Şükran Günü'nde cinsellikten arınmış bir atmosfer yaratmanız.
And if they do go out, it will close a door for me, so what I need you guys to do at Thanksgiving is to create an atmosphere that's as desexualized as possible.
Annem, beni "kızgın bayan" Şükran Günü'ne götürüyor.
My mom's dragging me to "angry lady" Thanksgiving.
- Tamam. Bugün maçı olan takımlar, Şükran Günü'ne gelen misafir gibiler.
The teams playing today are like guests that come over for Thanksgiving.
Pek Şükran Günü ruhunu vermiyor, ama bu da olur.
Just doesn't feel like Thanksgiving, but that's fine.
Bak, Şükran Günü'nde arkadaşlarımla olmaya hakkım var.
Look, I'm allowed to be with my friends on Thanksgiving.
Yarımız için harika bir Şükran Günü oldu bu. İçinde bulunduğu kazanan takım olan yarımız.
This has been a great Thanksgiving for half of us...
Şükran günü, yılbaşı ve yeni yıl arifesinde ne kadar eğleneceğimizi bir düşün.
Think how much fun we're gonna have at Thanksgiving and Christmas and New Year's.
Vegas'a ilk geldiğimde Şükran Günü yemeğini bile burada yemiştim.
Even had Thanksgiving dinner here when I first came to Vegas.
Oh, o zaman bu Şükran günü.
Oh, so it's Thanksgiving.
Birkaç saat içinde dokuz kez şükran günü yemeği yemiş gibi uyanır.
She'll wake up in a few hours and feel like she had nine Thanksgiving dinners.
Fiziksel olarak değil, ama önümüzdeki şükran günü biraz sorunlu geçebilir.
Well, not physically, but--but next Thanksgiving might be a little problematic.
Şükran Günü'nde ziyarete gelen Burt'ün ailesine zengin numarası yapmak için bir eve gizlice girdiklerinde evde yemek servisi yapan bendim.
I was hired to pretend to be their caterer on Thanksgiving when they broke into a nice house in order to convince Burt's parents he was wealthy.
- Şükran Günü!
- Thanksgiving!
Ve ondan önce de, ilk Şükran Günü'nü.
And before that, the first Thanksgiving.
Bakın, Şükran günü en sevdiğim tatil, çünkü insanlara neyden ötürü mutlu olduğumu söyleyebiliyorum.
Look, Thanksgiving is my favorite holiday because I get to tell the people I love how much I appreciate them.
Geçen senekini kaçırdığımıza göre, yarının Şükran günü olmasına karar verdim.
Since we missed last year, I've decided that tomorrow is Thanksgiving.
Çakma Şükran günü istemiyorum.
I don't want to celebrate Fakesgiving.
Şükran günü hep perşembe gününe denk gelir.
Thanksgiving is always on Thursday.
Çakma Şükran günü düzenleyeceğinizi duydum.
Hey. I heard you guys are having a Fakesgiving.
Çakma Şükran günü.
Fakesgiving.
Ayrıca Şükran günü yanı sıra, geçen sene cadılar bayramını da kaçırmıştım çünkü o zaman sol kalçamdaki dövmemi sildiriyordum, sonra yılbaşında da parti teknesi diye katıldığım gezi normal tur teknesi çıktı ve Belize'de uyanmıştım.
Besides Thanksgiving, I also missed Halloween last year because I was getting that tattoo removed from my upper left drumstick, and then on Christmas, I passed out on the booze cruise that turned out to be a cruise cruise,
Bu gelmiş geçmiş en kötü Şükran günü.
Well, this is the worst Thanksgiving ever.
Gerçek Şükran günü olmadığı içindir.
Well, that's because it's not Thanksgiving.
Tessa, adamın dibinde 16 tane şükran günü geçirdin.
Tessa, you've spent 16 consecutive thanksgivings tethered to that man's teat.
Düşünüyordum da... Tüm şükran günü geleneklerimizi bir gün önce yaparız.
Oh, so I was thinking... we do all our Thanksgiving traditions the day before.
Bu seneki şükran günü Karayipler temalı olacak. Bu yüzden "mon" kelimesini çokça kullanmanı istiyorum.
This year's Thanksgiving is gonna have a Caribbean theme, so I'm gonna need you to use the word "mon" a lot.
George'u meşgul etmeliyiz birlikte şükran günü yemeği pişirerek.
We're gonna keep George occupied by cooking our own Thanksgiving meal together.
Şükran günü için fazla cesurca değil mi?
This is a little risque for Thanksgiving, isn't it?
Ve istediğim son şey, şükran günü yemeği pişirmekti.
And the last thing I wanted to do was cook a Thanksgiving dinner.
Şükran, anneler günü.
Thanksgiving, mother's day.
- Şükran Günü'nde çalışıyor olacaksın sen.
You're working Thanksgiving.
Şükran Günü partisi veriyorum.
I'm hosting Thanksgiving dinner.
Ve yarın sana, temmuzun Şükran-Noel-Sevgili-Paskalya-Cadılar Günü partisini düzenliyorum.
And tomorrow, I am going to throw you a Thanks-Christmas-Valen-Easter-Ween of July party.