Bizim tradutor Espanhol
119,803 parallel translation
Şehrin her yerindeki ana aracılara danıştım. Onlarınkilere, bizimkilere, diğerlerine üç büyüklerin ve bizim analistlerimize.
Revisé los planes de todo el mundo, los suyos, los nuestros, los de esos tipos, los de los analistas más prominentes, así como los nuestros.
- Bizim bilgisayarlarımız yoktu.
No teníamos computadoras.
Bizim işimizi yapan herkesin bir yerlere nakit saklaması gerekir.
Todos necesitamos ocultar un poco de efectivo.
Bizim için çalışan bir köstebek varmış burada.
Tenemos una informante de primera mano.
Yakında Tanık'ın gelişiyle bizim olacak.
Y pronto... la llegada del Testigo se hará realidad.
Senin ve bizim kaderimiz.
El tuyo. El nuestro.
Bizim durumumuz için dikkatli olmak çok hafif kalır.
Tener cuidado no es suficiente.
Tabii bizim oralarda ölü sabal yaprakları bu iş için biçilmiş kaftandır.
En mi lugar de origen, las hojas de palma son perfectas.
O bizim, ihtiyacımızı karşılayacktır.
Es una cuenta grande :
Bu bizim hatamızdı.
Cometimos un error.
Bir bankacı, Alfredo Dumont, O bizim küçük müfrezemizin elebaşı.
Un banquero, Alfredo Dumont, es el cabecilla... de nuestra pequeña espantada.
Bizim işimiz.
El nuestro.
Eva, bu bizim için.
Eva, esto es por nosotros.
Karşı karşıya olduğumuz her ne ise, bizim olduğu kadar onun da sorunu.
Sea lo que sea a lo que nos enfrentamos, es problema suyo tanto como nuestro.
Neden, ailene bizim küçük gizli projemizden bahsetmediğini, tekrar söyler misin?
Repítemelo : ¿ por qué no le contamos a tu familia sobre nuestro pequeño proyecto secreto?
Bunlar yolunu kaybetmiş bir cadının külleri. Ve bu bizim yolumuzu bulmamızın anahtarı olabilir.
Estas son las cenizas de una bruja que perdió el rumbo y pueden ser la clave para ayudarnos a encontrar el nuestro.
Josh, Hollow'u zaptedeceksek güce ihtiyacımız var. Ben de eski bir arkadaşa yardım için seslendim ve bizim için geldi, yine.
Sí, Josh, necesitamos poder si vamos a contener a The Hollow, así que pedí la ayuda de una de nuestros viejos amigos y vino por nosotros, otra vez.
Ona anlatmadın Bizim geçmişimizi.
No se la contaste. Nuestra historia.
Yakında bizim için de gelecek.
Y pronto vendrá a por el resto de nosotros.
Gül ağacından yapılmış bir silahtan gelen tek çizik bile ölümcül bizim için.
Un rasguño del rosal es letal para nosotros.
Bizi öldürebilecek bir silahı istiyorsan bizim için bir tehditsin demektir.
Si deseas un arma que puede matarnos, entonces eres una amenaza.
Vincent ve Marcel ne olursa olsun bizim olacak. Ama bizi daha fazla aşağılarsan bütün aileni alırız.
Vincent y Marcel serán nuestros cueste lo que cueste, pero si nos insultas más, nos llevaremos a tu familia entera.
Hollow bizim için gelmeden.
Antes que The Hollow venga a por nosotros.
- Vincent'a gitmekteki asıl amacın ataları bizim tarafa çekmekti. Kemikleri bulup, Hollow'un dirilmesine engel olmak...
El objetivo de que fueras con Vincent era conseguir que los ancestros estuvieran de nuestro lado.
Ama bu bizim şehrimiz.
Pero esta es nuestra ciudad.
Olmaz, o bizim kölemiz.
Ni de coña. Es nuestra esclava.
- O bizim malımız. Biz ödünç vermeyiz.
Es nuestra, y no nos dedicamos a los préstamos.
Bizim çiftliğin oradaki suya tuhaf bir kimyasal karışmıştı.
El agua de la granja tenía un elemento químico muy raro.
Artık bizim rehinemizsin, seni küçük, cılız donut sikici.
Ahora eres nuestro rehén, folladonuts.
Bizim adımıza onu konuşturamazsın.
No puedes dejar que hable por nosotras.
Bizim hikâyelerimizi ağzına almamalı.
Ella no puede contar nuestra historia.
Bizim sözlerimizi onun ağzından daha dikkatli dinlerler.
Nos harán más caso si sale de su boca.
Bu bizim kavgamız T.
Esta es nuestra lucha, T.
Bizim ve Poussey'in.
La nuestra y la de Poussey.
Beyaz bir kadının bizim şarkımıza karaoke yapmasına izin vereceksin.
Y vas a dejar que una puta blanca hable en nuestro nombre.
Bizim adımıza konuşmayacak çünkü Judy King bu cezaevinin mahkûmları adına konuşamaz.
Ella no hablará en nuestro nombre porque Judy King no puede hablar en nombre de las reclusas de esta cárcel.
Bizim kızın hakkını aradın T.
Has hecho justicia a nuestra amiga, T.
Seçim şansı verilse tıpkı bizim gibi seve seve pas geçeceğiniz bir iş.
Trabajo que, de tener una opción, como nosotros, con gusto evitaría.
- Bizim hesabı ödeyebilirim.
Yo puedo pagar lo nuestro. Está bien.
Neptune bizim silah arkadaşımız.
Neptune es un compañero de armas.
Garcialar neden Cesar'ı bizim öldürdüğümüzü düşünüyor?
¿ Por qué los García piensan que matamos a Cesar?
Belki de dedem onlara bizim bilmediğimiz bir şey yapmıştır.
Quizás el abuelo les hizo algo que no sabemos.
Dünyanın bizim gibi insanlara ihtiyacı olduğunu düşünüyor musun gerçekten?
¿ De verdad crees que lo que el mundo necesita es más gente como nosotros?
Bizim için güvenli değil.
No es seguro para nosotros.
Pizana ve Mcculloughlar arasına girmek bizim vazifemiz değil.
No. No nos corresponde interponernos entre Pizaña y los McCullough.
Onlar bizim komşumuz.
Son nuestros vecinos.
Bizim gibi insanlar için güvenli bir yer yok.
Para personas como nosotros, No hay ningún lugar seguro.
- Bizim adımıza kan dökecek kimsin sen?
¿ Quién eres tú para derramar sangre? En nuestro nombre
- Bizim için tehlikeli bir kart.
Es una tarjeta peligrosa para nosotros.
Hadi ama. Bu bizim yıl dönümümüz.
Venga, es nuestro aniversario.
Biz sadece bizim kulaklar için yükseltme indirilen.
Acabamos de descargar una actualización para nuestros oídos.
bizim evimiz 18
bizimkiler 34
bizimle 42
bizimle kal 47
bizimki 17
bizim gibi 50
bizimle misin 23
bizim değil 34
bizim de 22
bizimle mi 20
bizimkiler 34
bizimle 42
bizimle kal 47
bizimki 17
bizim gibi 50
bizimle misin 23
bizim değil 34
bizim de 22
bizimle mi 20