Buna inanıyorum tradutor Espanhol
591 parallel translation
Yanılıyor olabilirim, belki de ben deliyim... ama buna inanıyorum ve kaybetmek istemiyorum.
Puedo equivocarme. Puedo estar loco... pero creo en esto y no voy a perderlo.
Buna inanıyorum, Big Eagle.
Le creo, Águila Grande.
Buna inanıyorum.
Estoy convencido.
- Buna inanıyorum.
- Estoy segura de eso.
Ben de sana sonsuz başarı diliyorum ve buna inanıyorum.
Quiero desearle todo el éxito del mundo, sé que lo tendrá.
Buna inanıyorum Bayan.
Así lo creo.
Buna inanıyorum.
Y yo la creo.
Buna inanıyorum insanlar arasındaki dostluğa inandığım kadar.
Tengo fe en ello al igual que la tengo en las relaciones personales.
- Evet, buna inanıyorum.
- Me declararé culpable.
Buna inanıyorum ve içinde olacak kadar iyi olmak istiyorum.
La cuestión es que yo creo sinceramente en esto y quiero participar.
- İyileşeceksin, buna inanıyorum.
- Creo que estás mejor.
Buna inanıyorum ve bayılıyorum.
Lo creo y estoy como loco.
Buna inanıyorum deme?
¿ No dices que tú crees en eso?
Buna inanıyorum.
Yo lo creo.
Evet, buna inanıyorum.
Sí, lo creo.
Bana defalarca söyledin, neredeyse buna inanıyorum.
Me lo has dicho tantas veces, que casi me lo creo.
Buna inanıyorum.
Creyente de verdad.
Ben buna inanıyorum.
- Tengo muchas esperanzas.
Buna inanıyorum.
Se lo creo.
- Ben buna inanıyorum.
- Bueno, yo le creo.
Ama hayatta kalacağım, buna inanıyorum.
Pero seguiré vivo, creedme.
gerçekten buna inanıyorum!
Estoy realmente segura de ello.
Biliyorum çocukça ama buna inanıyorum.
Sé que parece ingenuo, pero yo creo en ello.
Buna inanıyorum, elbette... ama doğal olarak söylemek için yanlış bir konumdayım.
"me gustaría poderle persuadir, pero mi situación no es buena para hacerlo."
Evet, buna inanıyorum.
Sí, le creo.
Buna inanıyorum.
Seguro.
Buna inanıyorum ama bu onu iyi yapmaz.
Me lo creo. Pero esto no le sirve de nada.
Buna inanıyorum.
- Lo creo.
Kaptan, buna inanıyorum - bunla ilgili her şeyi yaparak iki dostunun yavaşça ölmelerini izlemezsiniz.
Creo en esto, Capitán, que haría casi cualquier cosa antes de ver cómo matan lentamente a estos dos hombres.
- Ben de buna inanıyorum.
- Yo creo en eso. - Ya lo sé.
Ben buna inanıyorum. Geçen akşam televizyonda Gary'de, yoksul bir mahallede biri vardı.
La otra noche en televisión había un tipo en el ghetto de Gary.
- Hepsi bu. - Buna inanıyorum. Umarım yaparsın.
- Creo que lo vas a hacer.
Buna inanıyorum. Bunun kanıtı Gaulle'in kendi yaşamına siyasi yaşamına bir güven zedelenmesi ile başladığıdır. Bu güven zedelenmesi oldukça tuhaftı.
Creo que si en 1940 hubiéramos tenido el mismo referendum que tuvimos hace algunos días, el 27 Abril, cerca del 90 % de la población francesa hubiera votado por Pètain y una ocupación alemana tranquila.
Buna inanıyorum. Çok önemli. Size söylediğim gibi onların büyük bir çoğunluğu o üniformayı giymek için hiç de hazırlıklı değildi ve özellikle de o üniformayı.
Así que los franceses en Vichy, una vez les vieron con esos uniformes, les trataron como si fueran...
Buna bütün kalbimle inanıyorum.
Alan, creo en ello con todo mi corazón.
Ama yürekten inanıyorum ki gerçekler açığa çıkacak, ve hiçbir şey buna dur diyemeyecek.
Pero afirmo, con intensa convicción que la verdad está en marcha y nada la detendrá.
- Buna ben de inanıyorum.
- Estoy empezando a creerlo.
İnanıyorum ki bu korkunç eylemin çözümü ruhani olayı anlamakta yatıyor. Buna karşın sizin bunu anlayacağınızı ummuyorum Bay Holmes.
La solución de esta muerte está en el entendimiento del fenómeno psíquico aunque no espero que usted lo admita.
Buna hakkım olduğuna inanıyorum, çünkü bana ihtiyacı oldu.
He hecho algo de provecho porque ella me ha necesitado.
Buna inanmıyorum. - Ben inanıyorum.
No puedo creerlo.
Buna inanacağını sanmıyorum. Ama inan bana, hayatta hiçbir şey için bu sandal turunu kaçırmazdım.
No sé si te lo creerás, pero no me habría perdido esta travesía por nada del mundo.
Ben buna inanıyorum.
Al menos, eso creo.
- Buna da inanıyorum.
- También te creo eso.
Evet. Buna kesinlikle inanıyorum.
- Sí, creo exactamente eso.
Yeterince silah var. Ve yeterince para. Buna rağmen insanın mantıklı olduğuna inanıyorum.
Por el momento se prescinde de los delfines, la tecnología es suficiente y el dinero no falta.
Fotoğraf yorumlayıcılar bize bunun bir roket olduğunu söylüyor ve buna oldukça inanıyorum. Çok komik.
Bueno, los expertos en fotografia dicen que es un cohete y yo estoy seguro de ello.
Buna inanıyorsan, o zaman belki yanılıyorum.
Si tú crees eso quizás tengas razón.
Buna da deli Albay Stok hikayene inandığım kadar inanıyorum.
Eso es tan cierto como esa historia tuya del coronel Stok.
Buna diğerleri inanıyor, ben inanmıyorum.
Los demás creen eso. Yo no.
Bu fosiller kanıtlıyor ki buna güçlü bir biçimde inanıyorum insanoğluna çok benzeyen bu yaratıklar 5 milyon yıl kadar önce Dünya üstünde yürüyordu.
Los fósiles prueban... que seres parecidos a los humanos... vivían aquí hace 5 millones de años.
Evet, buna yürekten inanıyorum.
Estoy convencido de ello.
inanıyorum 283
inanıyorum ki 68
buna bayıldım 84
buna sevindim 125
buna inanamıyorum 1067
buna bak 71
buna ihtiyacım var 46
buna gerek yok 406
buna ne dersin 495
buna dayanamam 103
inanıyorum ki 68
buna bayıldım 84
buna sevindim 125
buna inanamıyorum 1067
buna bak 71
buna ihtiyacım var 46
buna gerek yok 406
buna ne dersin 495
buna dayanamam 103
buna değer 39
buna ihtiyacım yok 72
buna ne demeli 38
buna göre 57
buna rağmen 175
buna bayılıyorum 48
buna ihtiyacın yok 25
buna inanmıyorum 513
buna ne dersiniz 119
buna izin vermem 58
buna ihtiyacım yok 72
buna ne demeli 38
buna göre 57
buna rağmen 175
buna bayılıyorum 48
buna ihtiyacın yok 25
buna inanmıyorum 513
buna ne dersiniz 119
buna izin vermem 58