Buyur al tradutor Espanhol
268 parallel translation
Buyur al.
Sírvase usted mismo.
- Neyim varsa buyur al. Biraz mısır lapası.
- Un poco de polenta.
- Buyur al.
Sírvete.
- Buyur al.
- Sírvete tú misma.
Buyur al.
Sírvete.
Buyur al anne, mektubu sen oku.
Toma, mamá, léela tú.
Buyur al bir tane.
Ah. Aquí estáis. Tomad uno.
Buyur al.
Toma.
Bu gecenin ücreti, buyur al.
Toma, esto es para ti.
Buyur al.
Quédatela.
Evet, Emily, buyur al. Salatayı dene.
Toma Emily, prueba la ensalada.
Evet, istedin. Buyur al.
Sí, aquí tienes.
Buyur al İhtiyar.
Cuando quieras, Todopoderoso.
- Ne diyorsunuz, Ilya Ilyich? - Buyur al.
- Dios mío, Iliá Ilich...
Buyur al!
Toma.
Buyur al.
Puede probarlo.
Hagen Tronje şunu söyledi : Kral Gunther, ejderha avcısı, bırakalım yoluna gitsin, onu buraya buyur etmeyelim!
Hagen Tronje : " ¡ Deja que el que mató al dragón siga su camino, rey Gunther!
Buyur, bir bardak içki al.
Bebe un sorbo de esto.
- Buyur, benim paketi al.
- Ten. Toma mi cajetilla.
12 günlük gazeteye bakmak istersen buyur Tom.
Tom. ¿ Quieres echar un vistazo al periódico de casa? - Es de hace sólo 1 2 días.
Buyur denizci, al onu.
Vamos, cógelo, marinero.
Buyur, Allan, tatlım. kendine bir limonata ya da ne istersen onu al.
Cariño, cómprate la limonada.
Buyur bakalım.
- ¡ Al rico buñuelo!
Al buyur, ölen benim, vitamin yazılan o.
¿ Lo ven? Me estoy muriendo pero a ella le dan vitaminas.
Buyur, Al.
Gracias.
Geldiğinde onu çalışma odasına buyur et, tamam mı?
Llevalo al estudio cuando llegue, ¿ de acuerdo?
Buyur, biraz al.
Toma un poco de esto.
Buyur, al şunu.
Toma esto.
Buyur, bir içki daha al.
Toma, bebe un poco más.
Al, önden buyur.
Usted primero.
Buyur, al bakalım.
No, toma.
Buyur, Yarbaylığa terfi edildin.
Aquí está su promoción al grado de Teniente Coronel.
- Buyur, Sussman, bir turşu al.
- Toma, Sussman, toma un pepinillo.
Buyur, al.
Aquí, toma.
Buyur, genellikle en pahalı şişeyi alırdım, ama dükkandaki çocuk bunu tavsiye etti.
Toma. Habitualmente solo compro la botella más cara, pero el tío de la tienda me ha recomendado esa.
Buyur, al.
Aquí está, tómala.
Buyur anne. Yiyecek bir şey al.
Abuela, aquí tienes algo para comer.
Buyur, al, bunun sende kalmasını istiyorum.
Tenga, quiero que guarde esta copia.
Gel buraya, Charlie! Yatak odana buyur, Charlie!
Ven aquí, ven al dormitorio, Charlie.
Buyur. Al.
Aquí lo tiene.
Buyur, benim silahımı al.
Toma mi pistola. No muerdas el cañón, aprieta el gatillo.
Al buyur.
Ahí la tienen.
Önden buyur, al onu.
Cógelos.
Çıkıp da dünyayı değiştirmek istiyorsan buyur yap.
Si usted quiere salir a cambiar al mundo es libre de hacerlo.
Buyur, kendine bir kola ve sosisli al.
Una Coca-Cola y un perrito caliente.
Al.Buyur.
Tome. Aquí tiene.
Simpson, boğazımı acıtarak verdiğim ipuçlarını uygularsanız görev tamamlanacak! - Buyur. Al sana surat parçalayıcısı.
Toma, esto sí que raja caras.
Buyur kendin al.
Sírvete.
Al, buyur.
Toma.
Onu düşmanların eline bırakma ve asla unutma. Ruhunun kutsal melekler tarafından yukarı çıkarılıp cennete alınmasını buyur.
No lo dejes caer donde el enemigo y no lo olvides nunca... y ordena que su alma sea llevada por los ángeles del cielo... rumbo al paraíso eterno.
Al, buyur-
Aquí tienes- -! No!
all right 20
allo 25
alex 1064
allah rahmet eylesin 22
alice 882
alvarez 41
alexei 36
alacakaranlık kuşağı 39
alacakaranlik kuşaği 23
allah 1043
allo 25
alex 1064
allah rahmet eylesin 22
alice 882
alvarez 41
alexei 36
alacakaranlık kuşağı 39
alacakaranlik kuşaği 23
allah 1043