George tradutor Espanhol
27,305 parallel translation
George'un yeniden bağırması hoşuna gider miydi?
Para gritarle a George otra vez?
Oraya gider, elleri boş dönerim, George beni suçlar, sen ona bağırırsın.
Si voy y vuelvo con las manos vacías George me culpa, y tu le gritas a él
Şimdi de George yerine sen mi tantana çıkaracaksın?
Haces alboroto en lugar de George.
- Bay George.
Sr George
- Bunu yapamam, George.
No puede hacerlo, George. ¿ Qué?
Ben George Watts, Freddie Hamid'in arkadaşlarından biriyim.
Sí, soy George Watts, soy amigo de Freddie Hamid.
George Washington, efendim.
George Washington, señor.
Matmazel George da gelecek. Bize bir sunu yapmaya söz verdi. Seninle tanışmaya can atıyor.
Mademoiselle George asistirá, nos ha prometido una lectura y se muere por conocerte.
26 Ekim'de George'u takip et.
El 26 de octubre, sigue a George.
George da kim?
¿ Quién demonios es George?
George de Mohrenschildt, Rus gurbetçisi.
George de Mohrenschildt, un expatriado ruso.
Ne demek bu? George Oswald'a Kennedy'yi vurmasını mı söyledi?
¿ George le dijo a Oswald que le dispare a Kennedy?
Eğer Lee'ye tuzak kurulduysa, bunu yapabilecek tek kişi George'du.
Si emboscaron a Lee, George era el único que podía hacerlo.
Ne cehenneme gidiyorsun George de Morengöt?
¿ A dónde demonios vas, George de Morenmierda?
George de Mohrenschildt'ın misafiriyim.
Soy invitado de George de Mohrenschildt.
George de Mohrenschildt bir muhbir olabilir ; Rusya için çalışıyor olabilir.
O sea que George de Mohrenschildt podría ser un informante, podría trabajar para Rusia.
Kimse George'un CIA ile ilk kez ne zaman buluştuğunu bilmiyor.
Nadie sabe cuándo fue la primera reunión de George con la CIA.
Bilmediğimiz şeyse, George'un Kennedy'yi öldürmek için Oswald'ı işe alıp almadığı.
Lo que no sabemos es si George reclutó a Oswald para matar a Kennedy.
Celladın Kral George için mi yoksa Kral James için mi çalıştığından bahsettiğini sanmıyorum.
Supongo que no mencionó si el verdugo trabajaba para... el Rey Jorge o el Rey Jacobo, ¿ verdad?
Kral James mi, Kral George mu?
¿ Del Rey Jacobo o del Rey Jorge?
George Bernard Shaw.
George Bernard Shaw.
- George Bush.
George Bush.
Kolay korkan biri misin George?
¿ Te asustas fácilmente, George?
- Dinle. Sanırım burada küçük bir sorunumuz var. George?
Escucha, tenemos una situación aquí abajo.
Bir saniye George. Sisteme giriş yapacağım.
- Un segundo, George, revisaré el sistema.
George, orada mısın?
George, ¿ estás ahí?
George, neler oluyor?
George, ¿ qué está pasando?
George?
¿ George?
George?
¡ ¿ George?
George, konuş benimle.
! George, habla conmigo.
Ateş etme! Dur! Yapma!
¡ George, detente!
Ne?
¡ George! - ¿ Por qué?
George şu an kafan karışmış halde.
- Es un poco confuso ahora.
Ben hep buradaydım George. İzliyordum.
He estado aquí todo el tiempo, mirando.
Kesinlikle öyle George.
Puedes apostarlo.
Kameraya gülümse hadi. Bize el salla.
Ahora, George, danos un saludo.
Bu adadaki tüm kokuşmuş sikikler moruk Kral George'dan bile daha az bağışlayıcı biriyle karşılaşmıştır.
Hasta el último desgraciado de esta isla ha traicionado a un hombre menos proclive al perdón de lo que nunca lo será el viejo Jorge.
Sığınak ve Papaz... ve kendi saç kesimi çiğnemek zorunda kaldım ve tüm antik tarih George Washington ya da Bradifer gibi.
El búnker y el Reverendo y tener que masticar mis propios cortes de pelo, eso es historia antigua, como George Washington o Bradifer.
- St George.
- Bueno, San Jorge...
Başsavcı George Lowden ve Emniyet Müdürü Malcolm Franks Güney Belfast'ta yakın zamanda işlenen cinayetlerle ilgili suçlanan ve tutuklanan kişinin adını olağan olmayan bir şekilde açıklama kararı aldılar.
El fiscal George Lowden y el comisario de policía Malcolm Franks han decidido tomarla inusual decisión de anunciar el nombre del hombre arrestado y acusado en conexión con la reciente serie de asesinatos en el sur de Belfast.
Chris George'la konuştun mu?
¿ Has hablado con Chris George?
Oradaki patronum, başkomiser Chris George.
Mi jefe en el Met, un hombre llamado Chris George, Jefe Superintendente.
Yapma George, herhangi bir deli, cani, hatta terörist silah fuarından, internetten veya bovling arkadaşından kimliğini bile göstermeden suikast silahı satın alabiliyor.
Vamos, George cualquier loco, criminal o terrorista puede comprar un rifle de asalto en una feria, en Internet o a su amigo de los bolos, sin ni siquiera una identificación.
George bana Sandford'la olanları anlattı.
George me dijo lo que pasó con Sandford.
George, benim.
-... para dirigir esta campaña. - George, soy yo.
George Dupont'u takibe aldırıp böyle bir plana ortak olacak kadar ahlak yoksunu olduğunu ortaya koyan bir Kongre üyesiyle buluşana kadar izlettim.
Puse a George Dupont bajo vigilancia hasta que se reunió con un miembro del Congreso que mostró suficiente flaqueza moral para llevar a cabo semejante plan.
Bunu ölen arkadaşım George'a açıklamanı duymak isterdim!
Bueno, ¡ me gustaría ver que se lo explicaras a mi amigo muerto, George!
Ailem öldükten sonra George'a konağı bıraktılar.
Después de que mis padres murieron, dejaron a George la casa de la ciudad. Edward recibió la cabaña, y a mí me tocó esto.
Bu George olmalı!
¡ Debe haber sido George!
Hayır, George'u bekliyorum sadece.
No, estoy esperando a George.
Sorun ne?
- ¿ George?
georges 86
georgetown 17
georgette 28
george washington 41
george costanza 30
george mu 17
george nerede 19
georgia 247
georgie 349
georgina 48
georgetown 17
georgette 28
george washington 41
george costanza 30
george mu 17
george nerede 19
georgia 247
georgie 349
georgina 48