Jill tradutor Espanhol
3,290 parallel translation
Ona gerçeği söylemelisin.
Jill, tienes que decirle la verdad.
Jill'in sana söylemek istediği bir şey var. Ne söyleyeceksin Jill?
Mamá, Jill tiene algo que le gustaría contarte. ¿ El qué, Jill?
Jill boşanıyor.
Se va a divorciar.
Merhaba. Bu Mele ve Jill, söylediklerine göre onlar en sevdiği işi yapıyor.
Hola, hola, estas son Mele e Jill haciendo lo que más les gusta.
Jill'de böyle seviyor.
Así es como le gusta a Jill.
Jill ile ayrıldığımız zaman Shayla ve Taylor'ı pek fazla görme şansım olmuyordu.
Cuando Jill y yo estuvimos separados a Shayla y Taylor no las veía tan seguido.
Jill Teyzem epey nemalanıyor, özürlülere ayrılan yerlere park ediyor.
Jill lo aprovecha, estaciona en lugares para inválidos.
Jill Corleone.
Jill Corleone.
O yüzden şimdi otele döneceğim ama benimle yemeğe çıkarsan da çok minnettar olurum Jill.
Así que me iré al hotel pero agradecería mucho, Jill si pudieras cenar conmigo.
Selam, ben Jill.
Hola, soy Jill.
"Jill, bugün buraya yeni bir başlangıç için geldim."
" Jill, hoy me presento ante ti una pizarra limpia...
"Jill bugün burada eski hayatımızı almaya değil, onu yeniden tanımlamaya geldim." "Geçmişin kireçlenmiş kalıntılarından kurtulmak ve hayat enerjimizi birleştirmeye geldim."
" Jill, no vine a reclamar nuestras antiguas vidas sino para redefinirlas para desechar los restos calcificados del pasado y aceptar nuestra energía vital...
Artık olduğun kişiyi veya olacağın kişiyi kabullenmiyorum Jill.
Ya no elijo aceptar todo lo que eres, Jill, o lo que serás.
Artık seni hiçbir şekilde kabullenmiyorum Jill.
Ya no elijo abrazarte tal y como eres, Jill.
Daha içimdekilerin yarısını bile söylemedim Jill!
¡ Para nada he terminado, Jill!
Avukatım sana ulaşır Jill.
Tendrás noticias de mi abogado, Jill.
Jil, onu sen götür...
Jill, ¿ puedes...
Çünkü masada üç oğlumun olması gerekiyordu ama Jill, Judah'ı yatırmış.
En realidad, a los tres porque mis tres hijos debían estar en esta mesa pero Jill acostó a Judah.
Jill ile bayağı kötüyüz. Ayrılık yoluna girdik.
Jill y yo estamos separados.
Jill teyzem yatakta nasıldı?
¿ Cómo es en la cama? La tía Jill.
Jill'e benim gittiğimi...
¿ Podrían decirle a Jill que iré- -
Bu yüzden benim gibi diğer kadınlar da belki sadece onlar hakkında da en az Jill ve Nancy kadar konuşmanı istedikleri için sana veriyorlardır.
Supongo que esas mujeres, al igual que yo solo querían que alguien hablará de ellas tanto como tú hablas de Jill y Nancy.
Onunla böyle konuşma Jill.
Yo no lo insultaría, Jill.
Evet, Jill'in amına koydum.
Sí, me acosté con Jill.
Yok artık Jill.
Cielos, Jill.
Jill sen de alsana.
Jill, ¿ quieres probarlos?
Ama delik kalmadı artık Jill, bak.
Bueno, Jill, no tengo un agujero. ¿ Lo ves?
Bence artık Jill'i unutmanın zamanı geldi.
Necesitas olvidarte de Jill.
Tampa Jill'in Napa'ya uçması bana uyar, ancak içtiğim margaritalar sağolsun ve hava memurlarının hiç mizah anlayışının olmaması sayesinde uçuş için kara listeye alındım.
Por mí estaría bien que Tampa Jill volara hasta Napa, pero, gracias a una pistola de agua... A tope de margaritas y un comandante de vuelo con cero sentido del humor, actualmente estoy en la lista prohibido-volar.
Tampa Jill'i düğün için getirtemiyorum.
No he podido conseguir que Tampa Jill viniera a la boda.
Evet, Jill, Carmen'i tehdit etmesene.
Eso, Jill, no amenaces a Carmen.
- Bak zaten Jill de kitap turuna katıldığı için bebek tamamen bana kaldı.
- Mira, con Jill en el tour del libro, todo este bebé recae sobre mí.
Jill geçenlerde, Tanzanya'daki gergedanlar üzerine çalışmasıyla National Geographic'de yayımlandı.
Jill acaba de ser publicada en National Geographic por su trabajo con los rinocerontes en Tanzania.
Cidden, Jill gözünü korkutmasın.
De verdad, no estés amenazado por ella.
Burada Jill bize erken başlayan menopozunu anlatıyor.
Ahí está Jill contándonos su menopausia prematura.
Burada gerçekten mutlu olmanı istiyorum, Jill.
De veras quiero que seas feliz aquí, Jill.
Daha sonra Jack ile Jill'e musallat oldun.
Luego molestaste a los niños Jack und Jill.
Mezuniyet balosu kavalyen, Jill McManahan?
¿ Tu cita de graduación, Jill McManahan?
Pekâlâ, Sam Holby, Terrence Crammer Vincent Lang, Matt Parker, ve Jill Olger.
Muy bien, tenemos a Sam Holby, Terrence Crammer Vincent Lang, Matt Parker y Jill Olger.
Jill'in yaşlanma ve zamanı geçmeden evlenme takıntısının... o zaman başladığını kolaylıkla söyleyebilirim.
Es seguro decir que la obsesión de Jill con envejecer y casarse al debido tiempo, comenzó en la escuela católica.
İşte ondan sonra Jill bir sonraki beyaz elbiseyle adayı gezmesinin... planını yapmaya koyuldu.
Ahí fue cuando Jill quedó programada para planear la próxima vez... Que caminaría por el pasillo... Vestida de blanco.
Sonra söylersin Jill.
Jill, puedes decirme después.
Jill öylesine evlenmek istiyor çünkü zamanının geldiğini düşünüyor.
Jill quiere casarse sólo por casarse porque piensa que es el momento.
Hallie, sen Jill'i hayatta anlayamazsın.
Hallie, tú no puedes compararte a Jill.
Kardeşim Jill gönderdi bunu.
Es... es de mi hermana, Jill.
Sağ ol Jill.
Todo es... buen trabajo. Gracias, Jill.
- Jill.
- Jill.
Jill'in yaptığı hiç hoş değildi.
Estuvo mal lo que hizo Jill.
Jill, hırka.
Jill, suéter.
Jill gitti mi?
- ¿ Jill se fue?
- Kim, Jill mi?
¿ Quién, Jill?