Kusura bakmazsanız tradutor Espanhol
171 parallel translation
Kusura bakmazsanız, elçilikte çok önemli bir görüşmem var.
Si me disculpa, tengo una cita de lo más importante en la embajada.
Kusura bakmazsanız, oyunumuza devam edeceğiz.
Bueno, si no le molesta, creo que proseguiremos con nuestro juego.
Evet, beyler eğer kusura bakmazsanız. Sorun değil.
- Si no les importa, caballeros...
Kusura bakmazsanız, şaşırmaya devam edeceğim...
Si no le importa, creo que continuaré asombrado...
Kusura bakmazsanız bu gece oynamayalım.
Esta noche no, si no le importa.
Sanırım yatmaya gideceğim, kusura bakmazsanız.
Me parece que me iré a la cama si me disculpan. Estoy cansada.
Kusura bakmazsanız ortaklar, muhasebecim defterlere bakacak. Hile filan var mı diye. Olur mu?
Si no les molesta, mi contador revisará los libros para asegurar que no haya trampas.
Kusura bakmazsanız bir ziyaretçim var.
Espero una visita.
Eğer kusura bakmazsanız yemekten önce biraz uzanacağım.
Si no le importa, me voy a echar un rato antes de cenar.
Kusura bakmazsanız, geri geldim ama geçici olarak.
Si no le importa, he vuelto, pero sólo de forma temporal.
Kusura bakmazsanız...
Excúseme, por favor.
Kusura bakmazsanız çıkıp bir göz atacağım.
Si no le importa, saldré a echarles un vistazo.
Gidip birkaç dükkan ziyaret edeceğiz kusura bakmazsanız.
Queremos que vaya a algunas tiendas, si no le importa.
- Kusura bakmazsanız... kararımı verdim.
Si eso no les molesta, pienso haberme decidido.
Şimdi, eğer kusura bakmazsanız
Ahora, si me disculpa
Eğer kusura bakmazsanız ikinize de iyi günler diyorum.
Y ahora si me lo permiten, que tengan un buen viaje.
Özür dilerim, teyze, kusura bakmazsanız kendimi biraz bitkin hissediyorum.
Le ruego que me disculpe, tía. Me siento algo mareada.
Kusura bakmazsanız, çiftliğin devir-teslim evraklarını görebilir miyiz?
Sin ánimo de ofender, ¿ podríamos ver el papel que le transfería el rancho?
- Kusura bakmazsanız efendim, kendi kod kitabımı yeğlerim.
- Si no le importa, usaré mi propio código.
Kusura bakmazsanız, öncelikle failleri görmek isterim şerif.
Bueno, primero quisiera ver a los sujetos, si no le importa.
Sir Harold. Kusura bakmazsanız odanızı tekrar kontrol edeceğim.
Sir Harold. si no le importa, nos gustaría revisar su cuarto de nuevo.
Kusura bakmazsanız kendi seçimimi kendim yaparım.
Si no le importa, yo haré mi elección.
General, kusura bakmazsanız dönmek istiyorum.
General, si no le importa, quisiera regresar.
- Kusura bakmazsanız...
- Si me disculpa, entonces... - Por supuesto.
- Kusura bakmazsanız işime döneceğim.
Si me perdona, debo volver a mi trabajo. Por supuesto.
Ve bu taşın sembolik değeri büyük olduğundan, tüm Afrika halkının... peşime düşmesini pek istemiyorum, kusura bakmazsanız.
La piedra es un símbolo muy importante... y no quiero que toda África me persiga.
O kısımları biraz atlayacağım, kusura bakmazsanız.
Omitiré esa parte, si no le importa.
Kusura bakmazsanız baş parmağınızın çok ses çıkardığını söylemek isterim.
Perdonad que os lo diga, pero ese pulgar mete mucho ruido.
Kusura bakmazsanız, müfettiş, ben biraz yorgunum.
Ahora, si no le importa, inspector, estoy algo cansado.
Kusura bakmazsanız.
Si no os importa.
Kusura bakmazsanız ben otobüs ile yola devam edeceğim.
Si no os importa, creo que seguiré en autobús.
Kusura bakmazsanız, bir dostumu da getirdim.
Si no les importa, he traído a un amigo.
- Kusura bakmazsanız biraz mahremiyet gerekecek.
De modo que si nos disculpan, nos gustaría un poco de intimidad.
Kusura bakmazsanız bir şey soracağım hiç evlilik dışı çocuğunuz var mı?
Perdén por la siguiente pregunta. ¢ Tiene alglln hijo ilegitimo?
Kusura bakmazsanız çalışmam gerekiyor.
Si no os importa, tengo que estudiar.
Kusura bakmazsanız, Byron ile konuşacaklarım var.
Quisiera hablar con Byron, si no te molesta.
Eğer kusura bakmazsanız şunları bir söküverebilir miyim?
- ¿ Les molesta si los desconecto?
Kusura bakmazsanız, katılmam gereken bir parti var.
Discuple, tengo una cita.
Kusura bakmazsanız, bunu tercih etmem efendim.
Oh, preferiría no hacerlo si no le importa, señor.
Ama ilk olarak, kusura bakmazsanız... size ailemi tanıtmak istiyorum?
Pero primero, si no les molesta Si puedo presentar a mi familia, ¿ puedo?
Kusura bakmazsanız günaydın faslını es geçeceğim.
Sí, bien, dejemos los buenos días si no le importa.
Kusura bakmazsanız ikinci bir görüş almak istiyorum.
Bien, si no le importa, me gustaría una segunda opinión.
- Kusura bakmazsanız Bayan Padget, şeri'mi bitireyim.
Bueno, si es lo mismo, Sra. Padget sólo disfrutaré mi jerez.
Oğlumu satın alamazsın. Defol git. Kusura bakmazsanız birşey diyebilir miyim?
Si no te importa, ¿ debo decir una cosa?
Kusura bakmazsanız işime dönmem lazım.
Discúlpenme, tengo que volver a mi trabajo.
Kusura bakmazsanız.
Si me disculpa...
Kusura bakmazsanız Belediye Reisinin evinde kalayım.
- Eminencia. - Por favor.
Şimdi, kusura bakmazsan yapacak bazı işlerim var ve yalnız yapmayı tercih ederim.
Ahora, si no te importa... tengo que trabajar y prefiero hacerlo a solas.
Kusura bakmazsan,... çok güzel bir kız olduğunu söyleyeceğim.
Y, si... me permites el comentario tu eres una chica muy guapa.
Kusura bakmazsan, burada kalacağız.
Espero que no te moleste. Me serví algunas cosas.
- Kusura bakmazsanız ben...?
- ¿ Le importa si.....?