Kuzeydoğu tradutor Espanhol
482 parallel translation
Kuzeydoğu kapısına gidin.
Vayan a la puerta noreste.
Hadi, rotamızda gidelim, kuzeydoğu doğu yönüne.
Vamos, mantén el rumbo, este-nordeste.
"Şeytan Kayası'ndaki Fingertrunk Ağacı,... kuzey - kuzeydoğu yönünü işaret ediyor."
"El árbol con tronco de dedo cerca del Peñasco del Diablo, dirección Nornoroeste."
- Kuzey kuzeydoğu, sürekli.
- Nornordeste y constante.
Burası, sabah yayını Kalabalıkta Bir Yüz'ü sunan Kuzeydoğu Arkansas'ın sesi KGRK radyosu.
Ésta es radio KGRK, la voz del noreste de Arkansas con su programa matutino, Un Rostro en la Multitud.
Şu anda ilgilendiğim tek şey Kuzeydoğu Arkansas'ın en iyi radyo programını hazırlamak.
Ahora lo único que me interesa es tener el mejor programa del noreste de Arkansas.
Kuzeydoğu.
Al Norte por el Este.
Kuzeydoğu.
Noreste.
Büyük kayaya doğru 45 metre Doğu-Kuzeydoğu yönünde ilerle.
Camina 50 metros al este noreste hasta una roca grande.
Kuzeydoğu...
Nordeste...
Denizde geçen 25 gün. 24 saatin 20'sinde ortalama 3,5 deniz mili süratle. Kuzeydoğu rotasında ilerleyerek...
Pues durante esos 25 días en mar, navegó 3 nudos y medio cada hora, veinte horas al día, en dirección nordeste.
Kuzeydoğu.
Nor noreste.
Oswald, Kuzeydoğu'dan ayrıldı.
Oswald ha dejado el Noreste.
Kuzeydoğu bölgesini sana veriyorum.
Voy a darle el Noreste.
Doğu, Ortadoğu ve Kuzeydoğu İngiltere kesimlerine gelince çoğu bölgelerde sisli bir gün bekleniyor.
Ahora para el Este, Centro Norte, y Noreste de Inglaterra. Amanecerá con niebla y será un día gris y nublado con lluvias y lloviznas de a ratos.
Kuzeydoğu
Noreste
- İki derece daha fazla.Kuzey, kuzeydoğu
Yo diría que 2 grados más. Norte, noreste.
- Kuzeydoğu.
- Hacia el Nordeste.
Rota : Kuzeydoğu, tam hız!
¡ Rumbo noreste, a toda máquina!
- Doğu-kuzeydoğu efendim.
Este Nordeste. - Este Nordeste, señor.
- Kuzeydoğu.
- Noreste.
Köpekbalığı kuzeydoğu yönünde.
aleta a babor...
Kuzey-kuzeydoğu.
Al norte por el noreste.
- Kuzeydoğu. 2.000 metreden biraz az.
Noreste. Menos de 2.000 metros.
Bay Brough'la görüşeceksiniz, Kuzeydoğu Bölgesi Personel Planlama Müdürümüz.
Esta mañana solo el Sr. Brough, el jefe de Recursos Humanos.
Kuzeydoğu Amerika'daki 4 Temmuz kutlamaları 1890'da da bugünkü gibiydi.
Hoy en Nueva Inglaterra, la fiesta del 4 de julio es similar a la del 1890.
Sao Paulo'daki ve ülkenin güneyindeki ödevlerimizin yarattığı uzun bir ayrılıktan sonra takdim etmekten gurur duyduğumuz muazzam gösterileriyle Rolidei Kumpanyası sevgili kuzeydoğu taşramızın bu büyüyen kasabasına geri dönmüş bulunmaktadır :
Después de una ausencia larga debido a compromisos en Sao Paulo, y en el sur del país... estamos de regreso en esta progresista ciudad en nuestras amadas tierras nordestinas con la caravana Rolidei. la cuál está orgullosa de presentarle a su público, sus grandes atracciones :
... sevgili kuzeydoğu kıyımızda Rolidei kumpanyası özel izleyicilerine muhteşem ve sınır ötesi heyecanları sunmaktan gurur duyar.
... de nuestra amada costa nordestina... ¡ La Caravana Rolidei! Tiene el placer de presentar a su distinguido público..
Aşağı yukarı 50 km kuzeydoğu rakım yaklaşık 5000.
Alrededor de 30 millas noroeste altitud aproximada 5000.
Hepsi katiyen kuzeydoğu yönünde.
Van definitivamente en en dirección noreste.
Kuzeydoğu...
El noroeste.
Layla, bataklığın kuzeydoğu tarafında ne var?
Layla, ¿ qué hay al noreste del pantano?
1 012 trafik, 1. * 00 3, 2 km kuzeydoğu sınırı.
Tráfico 1012, a la 1 : 00. 2 km. al este.
Doğu kuzeydoğu Bay Fahişe.
Al Este por el Noreste, Sr. Prostituta.
Kuzeydoğu esintisi olduğunda eski şöminede kaldığımız anı hatırlıyor musun?
Recuerde que cuando Nor'easter que soplaba a través de, y tuvimos que permanecer en el interior por esa vieja chimenea grande?
Kuzeydoğu sahil tarafında bulunan kızlar beni bayıyor.
Es sólo que las mujeres que se encuentra en la costa noreste me aburren.
Kuzeydoğu hala soğuk havanın etkisinde.
Esa racha de frío aún no suelta al noreste.
Jake, kuzeydoğu sınırında kamp kurdu.
Nada especial. Jake está acampado al norte de la frontera este, en el pozo.
Muhtemelen farkındasındır Rambo. 2500 Amerikan askeri Kuzeydoğu Asya'da hala kayıp.
Seguramente sabe que han desaparecido casi2.500 soldados americanos en el sudeste asiático.
Beş gün önce, kuzeydoğu Tibet'de.
Hace cinco días en el noreste del Tibet.
Son iki yıldır cinayetler hep Kuzeydoğu Teksas civarında oluyor.
Kill sitios se han agrupado en todo Noreste de Texas en los últimos dos años.
Kuzeydoğu'ya açılmaları ile ilgili harika fikirlerim var.
- Bien, espero que lo compren. - Lo harán.
Florida, Canada, ee, Kuzeydoğu, Karayiplere uçuyor.
Vuela a Florida, Canadá, el noreste, el Caribe.
Kuzeydoğu Kızılderelileri'nin erkek esirlere sistematik bir işkence etme adeti vardı.
Los indios hablan del búfalo como "él". Como reverencia. Para los indios la vida misma es un "él" :
Japon militaristler, Çinin kuzeydoğu bölgesini işgal edip kukla bir devlet olan Manchoukou'yu kurdular.
El ejercito Japonés ocupó el N.E. de China y estableció el Estado marioneta de Manchuria.
Kuzeydoğu bölgesine sızıntı tespit edildi...
Contaminación creciendo al noreste...
Kuzeydoğu temizlendi...
Noroeste 100 % limpio...
Spy-glass Tepesi, yüksek ağaç, kuzey-kuzeydoğu noktası.
Si Flint estuviera vivo vosotros y yo estariamos en apuros. Basta ya! Dejad de hablar de eso.
Kuzeydoğu rotasıyla beraber iklimi de hesaba katarsak buralarda bir yerlerde. Bu kat etmiş olabileceğim azami mesafe.
Es la distancia máxima que he podido cubrir.
- Rotamız doğu-kuzeydoğu.
- Rumbo :
Kuzeydoğu, neredeyse.
Estamos casi en el Noreste.
kuzey 131
kuzey kore 18
kuzey amerika 39
kuzey atlantik 17
kuzey afrika 45
kuzey kutbu 56
kuzeyden 18
kuzey carolina 21
kuzeye 75
kuzeyde 42
kuzey kore 18
kuzey amerika 39
kuzey atlantik 17
kuzey afrika 45
kuzey kutbu 56
kuzeyden 18
kuzey carolina 21
kuzeye 75
kuzeyde 42