English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Espanhol / [ N ] / Ne söylediler

Ne söylediler tradutor Espanhol

515 parallel translation
- Hakkımda ne söylediler?
- ¿ Qué le han contado?
Sana ne söylediler?
¿ Qué te han contado?
Peki ya polis? Sana ne söylediler?
¿ Qué le dijeron?
- Başka ne söylediler?
¿ Y qué más?
Sebep olarak ne söylediler?
¿ Por qué? ¿ Qué razón le dieron?
Akıl hastanesinde kocanın durumu hakkında sana ne söylediler?
¿ Qué le dijeron en el hospital sobre la condición de su esposo?
Ne söylediler?
¿ Qué han dicho?
Ne söylediler?
- ¿ Qué te han dicho?
Yiyecek sıkıntısından bahsettiğinde, sana ne söylediler?
Que te dijeron al pedir comida?
Sana ne söylediler?
Qué le contaron?
Ne söylediler?
¿ Qué dicen?
Hakkımda ne söylediler?
¿ Qué te han dicho de mí?
- Sana ne söylediler?
- Qué te dijeron?
Bana ne söylediler biliyor musun?
¿ Sabes que me dijeron?
Size ne söylediler.
¿ Que te dijeron?
Sana ne söylediler, Audrey?
¿ Qué te dijeron?
Anlat bana. sana ne söylediler.
Dímelo. ¿ Qué te dijeron?
Ne istersem yapabileceğimi söylediler.
Qué podía ser lo que yo quisiera.
- Ne hakkında olduğunu söylediler mi?
- ¿ Le explicó de qué se trataba?
Bu subaylar ne istedilerse söylediler.
Los oficiales pueden decir lo que les plazca.
- Mark ve Molly ne istediğimi söylediler mi?
- ¿ Te han dicho Mark y Molly lo que quiero? - No.
Henry, ne kadar güzel. - Mağazada, son model olduğunu söylediler.
Henry, qué maravilloso!
Sana ne istediklerini söylediler mi?
¿ Te dijeron qué querían?
Onlara ne olduğunu söylediler mi?
¿ Te dijeron qué fue de ellos?
- Size ne söylediler?
¿ Qué le dijeron?
Ne zaman gidebileceğimizi sana söylediler mi?
¿ Te han dicho cuándo podemos partir?
Seni daha erken aradığımda, histerektomi yaptığını söylediler. - Histerektomi ne demek?
Cuando he llamado, me han dicho que estaba haciendo una histerectomía. ¿ Qué es eso?
Şerif... Silver'dakiler adamların yanında ne kadar götürdüğünü bilmediğini söylediler.
Sheriff... la gente en Silver decía que se marchó del pueblo... sin saber con cuánto dinero huyeron.
Sen ne? Ne demek, hiç kimseye söylememeni söylediler?
¿ Por qué Ie advirtieron que no dijera nada?
Sesler bunun gerekli olduğunu söylediler, ama ne zaman olacağını belirtmediler.
Sabía que era necesario, sólo que las voces no me habían dicho cuándo.
Ne söylediler?
- ¿ Qué le han dicho?
Denizaltıların savaşı bitirdiğini söylediler - ne oldu?
¿ Decían que el submarino habría acabado con la guerra - que pasó?
İşverenleriniz burada ne tür bir iş yaptıklarını söylediler?
¿ Qué clase de trabajo le dijeron sus jefes que realizaban?
Bana ne yaptığını söylediler.
Me dijeron lo que haces tú.
Mareşal Pétain, sizlere pek çok kez sosyal devrimden ne kastettiklerini söylediler.
El Mariscal Pétain ya le había dicho en múltiples ocasiones que quería decir con Revolución social.
Size ne söylediler? Bize ne mi söylediler?
Vimos a los alemanes retirándose, y estábamos allí para cubrir su retirada.
Bize sadece gelmemizi söylediler ve ne olduğunu oraya gittiğimizde öğrenebileceğiz.
No señor, sólo nos ordenaron que viniéramos... y sabríamos el motivo cuando lleguemos aquí.
Ne anlama geldiğini bilmediğim için, güldüm. Sonra da, ne demek olduğunu söylediler.
Yo no sabia lo que era eso y me reí, luego me lo explicaron.
Bir gün Rohin'e rastladım ve babamın Kopenhaglı komünistleri okula sokmakla aptallık ettiğini söylediler. - Sonra ne oldu?
Un día con Robin me dijeron que mi padre era estúpido porque tenía estúpidos comunistas de Copenague en la escuela.
Seni ne zaman bırakacaklarını söylediler mi?
¿ Dijeron cuándo te van a soltar?
Eve ne zaman dönebileceğini söylediler mi?
¿ Dijeron cuándo volverás a casa?
Ne bileyim ben? Bana mı söylediler?
¿ Y yo como voy a saberlo?
Yedi veya sekiz kişi ne kadar iyi göründüğümü söylediler? Ama birisi, kast bölümünü yöneten kadın... " Berbat görünüyorsun.
7 u 8 me dijeron que tenía muy buen aspecto... y una mujer, la del reparto, me dijo...
Ne zaman yalan söylediler?
¿ Cuándo mintieron?
Burada ne yapacağımız hakkında sana bir şey söylediler mi?
Le dijeron algo sobre que se supone que debamos hacer aquí?
Hepimiz Deniz Kuvvetleri'ne inandık, deneyin onu etkilediğini söylediler.
La Marina dijo que el experimento le trastornó.
Ne Hakkında, Neler Söylediler?
¿ Qué te parece tus orejas?
Yeni karneleri almanın ne kadar süreceğini söylediler mi, Grace? Altı hafta kadar sanırım.
¿ Cuánto tardarán los libros de raciones, Grace, querida?
Ne söylediler?
- Sí. ¿ Qué dijeron?
Hayır Sıçan suratlı, ben merasimimi yaptım senin tanrıların ne dediğini bilmiyorum ama benimkiler, çok kan akacağını söylediler.
Tuvimos nuestra ceremonia allá en el despeñadero, chivato. No sé qué te dijo tu visión... pero la mía me dijo que nos dirigimos a una carnicería.
Ölümünün kazara olduğunu söylediler ama o ne yaptığını bilirdi.
Dijeron que su muerte fue un accidente pero ella sabía lo que hacía.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]