English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Espanhol / [ O ] / Oyalanmayın

Oyalanmayın tradutor Espanhol

156 parallel translation
Fazla oyalanmayın, Majesteleri.
A no perder tiempo, Su Majestad.
Hadi için bakalım çocuklar, ama fazla oyalanmayın olur mu?
Bien, bébanlos, chicos, y no tarden todo el día, ¿ sí?
Oyalanmayın.
No se entretenga.
Hadi hadi, oyalanmayın, Lordum.
¡ De prisa, milord! El duque querrá comer.
- Hadi hadi, oyalanmayın. - Boş yere sızlanıyorsunuz.
Son vanas las exclamaciones.
Fazla oyalanmayın.
No estés holgazaneando.
- Ve oyalanmayın. Ve elbiselerinizi temiz tutun.
Nada de holgazanear, y no te ensucies.
Oyalanmayın.
No se queden atrás.
Oyalanmayın koridorda, çabuk!
¡ Corran en el pasillo! ¡ Corran!
Koridorda oyalanmayın!
¡ Corran por el pasillo!
- Haydi, oyalanmayın.
- Date prisa, amigo.
Baksana. Orada çok oyalanmayın, tamam mı?
Oye, no te pongas gallito ahora, ¿ eh?
Oyalanmayın!
¡ Sin perder tiempo!
- Çocuklar, oyalanmayın.
- Niñas, no se demoren.
Haydi. Oyalanmayın.
No pierdan tiempo.
Fazla oyalanmayın.
No tardéis mucho.
Oyalanmayın!
( Alemán ) ¡ No te detengas!
Oyalanmayın.
Esto no es un juego.
Devam edin. Oyalanmayın.
No os entretengáis.
Fazla oyalanmayın.
No tardéis demasiado.
Oyalanmayın. Gidelim!
No se rezaguen, vámonos.
Oyalanmayın!
¡ Moved el culo!
Oyalanmayın, dar zaten!
Deprisa. ¡ Hay demasiada gente aquí!
Oyalanmayın!
¡ Nada de saqueo!
Oyalanmayın. Birlikte durun.
Caminen rápido Sigan en la línea.
Billy kaldırımdan yürüyün ve sakın oyalanmayın. Haydi gidin.
A ver, Billy cerca del asfalto y no te demores.
Hadi oyalanmayın.
Dejen de jugar.
- Haydi, oyalanmayın.
- Vamos, no lo mires.
Haydi, oyalanmayın sakın!
¡ Vamos, no se detengan!
İçeride fazla oyalanmayın.
No se queden mucho tiempo.
Oyalanmayın!
¡ No hay tiempo que perder!
Oyalanmayın.
No sean descuidados.
- Oyalanmayın.
- No os entretengáis.
Oyalanmayın!
¡ No se demoren!
Oyalanmayın! Beraber gelin bayanlar ve baylar.
- No se entretengan.
- Aferin size. Daha fazla oyalanmayın.
No deje tiempo para dudas.
- Oyalanmayın!
- Deja dejugar.
- Haydi oyalanmayın, çabuk olun.
Me pregunto cuándo te lo dirán.
Oyalanmayın!
No se entretengan.
Oyalanmayın, fazla vaktimiz yok.
¡ Dejen de hacer el tonto! ¡ No tenemos mucho tiempo!
Oyalanmayı bırakıp Church'ü arar mısınız?
Deje de perder el tiempo y busque a Church.
Oyalanmayın.
Salgamos de aquí.
Oyalanmayın!
Con serenidad, tengan calma.
onu öyle severiz ki koşarak geri döneriz... o parayı verir, biz de düdüğü çalarız... şimdilik hoşçakal çok geçmeden döneriz... güle güle, fazla gecikmeyin ne de olsa sizleri özlerim... sizi seviyorum güle güle diyorum, elveda değil... fazla oyalanmayın, hemen dönün size bir bakayım, Tanrı sizi korusun... söylediklerimi sakın unutmayın hemen dönün... gidin, ama çabuk dönün gidin ve çok şeyle dönün... para dolu cüzdanlar getirin boş şeylerle uğraşmayın... işi çabuk bitirip hemen geri dönün dolgun cüzdanları alın, boşları değil... bugün zengin olalım, çabuk dönün... cebimize altın bir saat girecek saat başı bizi uyaracak...
"Le queremos y volveremos a casa " En cuanto podamos " Él paga las facturas Nosotros cantamos su canción
Jean hakkında Her şeyi biliyor olmalısın... buralarda oyalanmayı kes doğru yerlerde aramaya başla... ölümünden kim sorumluysa
Por Jean, debe saber todo así no pierde el tiempo aquí y busca donde corresponde al responsable de su muerte.
Oyalanmayı kesin. Tüm gücünüzle çalışın!
¡ Deja de hacerte el vago!
Ivır zıvırla oyalanmayın. "
Nada de titubear.
Oyalanmayı bırakın!
No pierdan el tiempo.
Al Bundy, oyalanmayı bırakır mısın?
Al Bundy, ¿ Podrìas dejar de hacerte el tonto?
Çöz. Oyalanmayı bırak. Nasıl yapılacağını iyi biliyorsun.
Como siempre, tú sabes cómo hacerlo.
Babanın ne istediğini biliyorsun Oyalanmayı bırak!
Oye, sabes lo que quiere tu Padre. Deja de rajarte.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]