Serseriler tradutor Espanhol
1,362 parallel translation
Hepsi de kötü nişancı. Serseriler!
Debo comprar un arma.
Ama evinizin serseriler tarafından yağmalandığını ve ailenizin ağızlarında çorap bodrumda bağlandığını farz edin.
Pero suponga por un instante que unos maleantes saquearan su casa su familia está atada en el sótano, con calcetines en sus bocas.
Pekâlâ, küçük serseriler.
Muy bien, pequeños vagos.
Serseriler için önlem almış durumdayım.
Tengo alguna sorpresa para ellos.
Defolun buradan küçük serseriler.
¡ Cabrones, largaos de aquí!
Çünkü o serseriler sevgisiz yaşarlar, ben bunu yapamam.
Por que ellos son un montón de hijos de puta sin amor. - ¿ Y usted no? - Y yo no.
Hayır, yani serseriler.
No, eran malos.
Uygunsuz o serseriler buradakiler gibi değil, ama gerçek puştlar, sinirleniyorlardı.
algunos de los tranfugas esos.. .. no como estos tipos, se enojaron tambien..
— Utanmaz serseriler.
- Maldito bribón sinvergüenza.
Senin gibi yalancılar, serseriler asla gelişmezler.
Los mentirosos, los granujas como tú nunca mejoran.
Serseriler.
Malditos pendejos.
Serseriler, haydi sandviç yemeye gidelim.
No más. Vamos por un sandwich.
Serseriler, doğru değil mi? İt oğlu itler!
Verdad, negro hijo de puta?
Muhtemelen yerel serseriler.
Vándalos locales probablemente.
- Kesin şunu, serseriler!
- ¿ Qué hacen? ¡ Basta, fanáticos!
Sizi serseriler. Her zaman kavga ediyorsunuz.
¡ Siempre dando problemas!
Serseriler, başıboşlar ve sarhoşlara yer açalım.
Hay que hacer espacio para ebrios y vagos.
Serseriler, alkolikler, çekiciler.
Hay punks, borrachos, tíos.
Serseriler hiç "Yine mi çorba?" diye şikayet ediyorlar mı?
¿ Los indigentes nunca se quedan "¿ de nuevo sopa?"?
Çöpün yanındaki serseriler yardım etti.
Los vagos del basurero me ayudaron.
Lazım olunca, silahlı serseriler nereye kayboluyor?
¿ Dónde hay un matón armado cuando lo necesitas?
Sen ve ben işe koyulup kimmiş bu serseriler öğrenelim.
Vayamos a buscar a esos cuatreros de polímeros.
Serseriler!
¡ Hijos de puta!
O serseriler biliyor ki ne yaparsa yapsın, zamanı doldu.
Ese cabronazo sabe que le ha llegado la hora. ¡ Quieto!
Mankenlerle çı kan serseriler işi iyi biliyorlar.
Los que se las tiran saben lo que hacen.
Ucuz romanlardaki serseriler gibi davranıyorsun.
¿ Algún detective de novela... ... vagando por ahí?
Antidotu hazırlayın serseriler!
¡ Preparad el antídoto, idiotas!
Serseriler ne bakıyorsunuz öyle?
¿ Qué miráis, bobos?
Pekala serseriler, serserilik edelim.
Bueno, amigos, hora de pasear.
Sadece serseriler dövüşür!
¡ Solo los tontos pelean!
Serseriler!
¡ Malvados!
Neredesiniz, serseriler?
¿ Dónde estáis, putos simios?
Serseriler, ayaktakımı, kaçkınlar avam Brötonlar, aşağılık köylü uşaklar... Aşırı kalabalık ülkeleri olmadık maceralara ve sonu belli yıkımlara yollamak için kusuyor bunları.
Una especie de vagabundos, granujas y pillos la escoria de los bretones y palurdos lacayos cuyo país empalagado vomita para aventuras desesperadas y destrucción garantizada.
İşimi kimse elimden alamaz, ne sendika, ne hükümet ne Jackie Brown gibi serseriler.
Y ningún desgraciado me la robará. Ningún sindicato, ningún gobierno, ni ningún gánster como Jackie Brown.
Sefil serseriler!
¡ Sardinas saltarinas!
- Nasıl dı, gariban serseriler gibi mi?
¿ Calzaban mocasines?
Onların yarısı çirkin sürüngenler... kim ister, bir grup sarhoş ve serseriler tarafından kuşatılanlar dışında.
Y tu sabes, y la mitad de ellos pienses que solo es desagradable... Quién no ah finjido, excepto que ellos esten rodeados de borrachos o idiotas.
Serseriler yiyeceklerini hemen yerler.
Los mendigos devoran la comida.
Haydutlar ve serseriler, hepsi burada.
Criminales, vagabundos... están por todas partes. Si.
Kibirli serseriler. Izgara sever misin?
¿ Te gusta la barbacoa?
Japonya'da ızgaralara "hibaçi" diyorlar, kibirli serseriler.
En Japón llaman a su barbacoas hibachis. Los arrogantes bastardos.
Kapayın çenenizi, serseriler!
Cállense, vagos.
Dinleyin sizi serseriler!
Escuchen, bravucones.
Senin gibi serseriler yüzünden!
Por jodidos lameculos como tú!
Şu serseriler mi?
Esos cretinos.
Serseriler değil.
- No se permite basura.
İhtiyar serseriler.
Estupideces.
Pekala serseriler.
Bien, grandulones.
Serseriler!
¡ Maldito de casta media!
Baş belası serseriler!
¡ Culpa a los bribones!
Siz kendi işinize bakın, serseriler!
¡ Me cago en su puta madre, arregláoslas solos!