Uyuyacağım tradutor Espanhol
1,312 parallel translation
Ve senin yatağında uyuyacağım. İster misin?
Dormiré contigo, ¿ quieres?
Ayakta mı uyuyacağım?
Dormir parado?
Uyuyacağım, yiyeceğim ve ağırlık çalışacağım.
... Voy a dormir, comer, levantar pesas.
Bir duş yapacağım... ve bir ay uyuyacağım.
Voy a darme una ducha y voy a dormir como un mes.
- Odam, hani uyuyacağım yer.
¿ De qué hablas? - Del lugar en donde duermo.
Biraz uyuyacağım.
Tengo que dormir.
Nerede uyuyacağım?
¿ Dónde voy a dormir?
Şimdi nerede uyuyacağım?
¿ Dónde voy a dormir ahora?
Bana gelince, daireme gidip biraz uyuyacağım.
Yo, regresaré a mis habitaciones y dormiré un poco.
Şimdi hemen uyuyacağım ki hemen sabah olsun.
Frederick, ¿ dónde vas? Voy rápido a dormir para que cuando me despierte,... sea ya de mañana.
Yemekte kavga ettik ve sanırım bu gece koltukta uyuyacağım.
- Tuvimos una gran pelea en el almuerzo. - Dormiré en el sofá. - Escuche, no se duerma.
Uyuyup uyumamanız umurumda değil. Ama ben uyuyacağım.
Me da igual que durmáis o no, pero yo pienso hacerlo.
- Başaramazsak, araba uyuyacağım.
- Si no lo echamos, duermo en el coche.
Seni bilmem ama ben çok rahat uyuyacağım.
Creo que dormiré como un bebé esta noche. ¿ Qué me dices de ti?
Yatıp uyuyacağım.
Tengo que acostarme.
Uyuyacağım. Kendine iyi bak.
Me voy a dormir.
- Ben uyuyacağım.
Me voy a dormir.
Ben uyuyacağım.
Voy a dormir.
Bu gece galiba burada uyuyacağım.
Creo que voy a dormir aquí arriba hoy en la noche.
Sonra duş alıp bir ay uyuyacağım.
Eso no era lo que queria decir.
- Çok yorgunum. Uyuyacağım.
Estoy muy cansada.
- Çık, beni rahat bırak, uyuyacağım.
Déjame dormir.
Uyuyacağım.
Me voy a dormir.
Bir süredir yapamadığım bir şeyi yapacağım... uyuyacağım.
Haré algo que no he hecho en mucho tiempo... Dormir.
Bir süreliğine uyuyacağımı ama ihtiyaç anında geri döneceğimi söylediler.
Dijeron que dorimiría por un tiempo... pero que volvería cuando fuera más necesario.
Zaten uyuyacağım şüpheli.
Pero dudo que pueda dormir.
Şimdi gidip biraz uyuyacağım.
Ahora pienso irme a dormir.
Ben kanepede uyuyacağım.
Dormire en el sofa.
Ölünce mi? Uyuyacağım, görmezden geleceğim.
Muerto, dormido, o descuidado.
- Ben uyuyacağım.
- Me voy a la cama.
- Ne yapıyorsun? - Uyuyacağım.
Ha comenzado el periodo de reposo.
Kanepede uyuyacağım.
- Dormiré en el sofá.
Her günün sonunda o gece senin yanında uyuyacağımı bilmek.
Que lo que me hacía soportar cada día, era saber que iba a dormir a tu lado esa noche.
Nasıl ve nerede uyuyacağım?
¿ Cómo voy a dormir? ¿ Y dónde?
- Biraz uyuyacağım. Görünüşe göre senin de biraz ihtiyacın var.
- Me voy a dormir.
Bir süreliğine uyuyacağım.
Voy a dormir un rato.
- Bu kadar, ben dışarıda uyuyacağım.
Ya está bien, dormiré afuera.
Hayır, uyuyacağım ben.
No, me voy a dormir.
Bu gece yatakta mı uyuyacaksın? Ben kanepede uyuyacağım.
¿ Quieres la cama o el sofá?
Uyuyacağım.
Voy a dormir.
Gidip biraz uyuyacağım.
Voy a dormir un poco.
Bu gece yalnız uyuyacağım.
Esta noche duermo solo.
Bu gece yalnız uyuyacağım.
Esta noche duermo sola.
- Bir şey yapmayacağım,... biraz uyuyacağım sadece.
- No para hacer algo, sólo para una cabezada.
Oraya vardığımızda nerede yatıp uyuyacağız, nerede yemek yiyeceğiz?
Cuando lleguemos allá, donde vamos a dormir? - y qué comeremos? - No te preocupes.
Sahiden de burada mı uyuyacağız?
¿ En serio vamos a dormir aquí?
Nerede uyuyacağım?
- ¿ Dónde dormiré ahora?
Uyuyacağım
Eso haré.
Hayır, elbette hayır. Orada kesinlikle ben uyuyacağım.
No, de eso nada.
Eve gidip uyuyacağım ve uyandığımda ne olmuş olacağım?
Debo irme a casa, dormir, y cuando me despierte... ¿ Quién seré, Jeff?
Evet, ne hoş, ben biraz uyuyacağım.
Voy a dormir.
uyuyamıyorum 198
uyuyalım 19
uyuyakalmışım 59
uyuyan güzel 16
uyuyamadım 145
uyuyamam 31
uyuya kalmışım 19
uyuyamadın mı 31
uyuyamıyor musun 38
uyuyalım 19
uyuyakalmışım 59
uyuyan güzel 16
uyuyamadım 145
uyuyamam 31
uyuya kalmışım 19
uyuyamadın mı 31
uyuyamıyor musun 38