Üçüncü olarak tradutor Espanhol
272 parallel translation
Ve üçüncü olarak bana asla "papoose" demeyeceksin
Y la tercera condición es que no volverás a llamarme una papoose.
Son üç yarışını üçüncü olarak bitirdi. - Bugün iyi birjokeyi var.
"Dulce de limón", ha quedado 3º y lo monta un buen jockey.
İlk olarak ilaç, ikinci olarak gene ilaç, üçüncü olarak bir dua.
Primero es la medicina, segundo es la medicina, y tercero es la oración.
Ve üçüncü olarak, gizlenebilmek için evleneceksin.
Y tercero, para darle una cobertura extra, le daremos una esposa.
Etraftaki bir üçüncü olarak heasaba katacağım.
He calculado que debe ser una tercera parte. ¿ Que seamos socios?
Ve üçüncü olarak, biz, herhangi şekilde Seema'nın para kesesinde mangalsutrayı bulmadık.
Y en tercer lugar, no encontramos el mangalsutra en la bolsa de Seema.
Ve üçüncü olarak da, cinayetlerle ilgili bir tanığa ulaşmak için.
Y tercero, hacerlo con la esperanza de encontrar algún testigo de los crímenes.
İkinci olarak, bilsem bile, bunu asla yapmam. Ve üçüncü olarak, herkesi öldürmem için, beni kandırmaya çalışan yabancını teki olmadığına, nasıl inanabilirim? Peki ala...
No lo haría aunque pudiera, y ¿ cómo sé que usted no es un alienígena que intenta hacer que mate a todo el mundo?
On üçüncü ziyaretçi olarak çok resmi bir partiye katılacaktım. Belki de katılmam.
Yo estoy invitado a una fiesta formal como invitado número trece, o quizás no.
Bu ülkenin sıkıntısı da, her ikinci adam misyoner olarak doğduğunu düşünürken her üçüncü adamın da aklını bir şeylerle bozmuş olması.
El problema de este país es que cualquiera cree que ha nacido para ser misionero, y todos tienen el culo inquieto.
Sonuç olarak üçüncü gün, Edo Kalesi'ndeki resmi bir toplantıda Lord Doi, genç efendimiz Bennosuke için övgü dolu şu sözleri sarf etti :
Consiguientemente, tres días más tarde durante una sesión formal en el castillo el señor aprovechó la ocasión para loar a nuestro honorable heredero Bennosuke tanto en la paz como en la guerra.
Şimdi otur ve bugün üçüncü kez olarak ağzını bulmaya çalışarak kendini ahmak yerine koy.
Siéntate ahora mismo. Por tercera vez hoy, deja de holgazanear y obedéceme sin rechistar.
Krallığın Yüce Yargıcı, Thomas Becket'i mahkemeye hesap vermek üzere üçüncü ve son kez olarak çağırıyorum.
Gran Justicia del Reino, cito ahora a Thomas Becket... a esta corte de ley, por tercera y última vez.
Sadece barışla ve normal ilişki kurulmasını sağlamakla ilgili olan üçüncü parti olarak, ara buluculuk yaparak hizmet sunmaktan mutluluk duyarım.
Como tercero interesado en la paz y en establecer relaciones normales me alegra ofrecer mis servicios como negociador con Vendikar.
Bu program, serinin üçüncü kısmı WHJP tarafından halk hizmeti olarak yayınlanmıştır.
Este programa, el tercero de una serie, os ha sido ofrecido como un servicio público del canal WHJP.
Kendisinden üçüncü tekil şahıs olarak söz eden biri olup çıkacağım.
Quizás como uno de esos tipos que hablan de sí en tercera persona.
Hayatının sonlarına doğru yazdığı günlüklerde Edvard Munch, kendinden üçüncü şahıs olarak bahseder.
En los diarios, que escribe en la última época de su vida... Edvard Munch a menudo se refiere a sí mismo en tercera persona... usando los nombres "Brandt", "Nanssen"
Neden kendinden üçüncü bir kişi olarak bahsediyorsun?
¿ Y por qué sigues refiriéndote a ti misma en tercera persona?
Kendinden üçüncü tekil şahıs olarak söz eden herkes delidir.
Los que hablan de sí mismos en 3ª persona están majaras.
Belki üçüncü yada dördüncü, tam olarak hatırlayamıyorum.
El tercero o el cuarto, no recuerdo.
Bobby, destek ve kurtarma birimi olarak üçüncü manga senin emrinde.
Bobby, tú tienes la sección tres, como refuerzo y para emergencias.
Gördüğün gibi sağ elinin üçüncü parmağından kaybolan zümrüt yüzüğüyle ile ilgili olarak Hampstead Bölgesi'nden bu genç bayan gelmiş.
Observará, Dawson, que esta joven viene de Hempstead, y le preocupa la desaparición de un anillo que llevaba en el dedo corazón de la mano derecha.
Lima Sierra'dan ayrıldığımızdan beri, üçüncü gezegenin nasıl olup da... teorik olarak imkansız olan bu yörüngede kalabildiğini merak ediyorum.
Desde que salimos de Lima Sierra, me preocupa cómo el tercer planeta puede mantener una órbita que teóricamente es imposible.
Pi sayısının kare kökünü kullanarak, ve onu üçüncü kuvvetine kadar 9'la çarparak, Yengeç Nebula'sına olan mesafeyi tam olarak hesaplamayı başardım.
Entonces, con la raíz cuadrada de pi, por nueve a la tercera potencia, se calcula la distancia del sistema Ómicron a la nebulosa del Cangrejo.
Eğer biz kaybedersek, sürgünde 12 yıl geçireceğiz, Paçavralar içinde, ve on üçüncü yılında gizlenmiş ve maskelenmiş olarak.
Si nosotros perdemos viviremos 12 años en el exilio vestídos con andrajos y el decimotercer año ocultos y disfrazados.
Doğal olarak, üçüncü Nazi dönemi efsanesinin böyle harika bir etkisi vardır. Girmene izin veremem. Üzgünüm.
En el siglo 15 los cristianos de Pfilzing torturaron y mataron cruelmente a los conciudadanos judíos, porque un Judio presuntamente robó una ostia y la atraveso con un cuchillo.
Tam olarak dört gündür randevu kızıyım ve sen benim üçüncü müşterimsin.
Yo he sido una chica a pedido por cuatro días y tu eres mi tercer cliente.
Eğer Mitchell bu salak yerine tüm herşeyi düşünüyorsa Martha MacGruder'ı üçüncü derece suçlu olarak gösteremeyiz daha büyük bir sorunumuz var, Gordon Liddy.
Si Mitchell se hubiera ocupado de lo suyo, ese Magruder no hubiera hecho ese robo de tercera.
Bazı kültürlerde, üçüncü meme erkeklik gücünün işareti olarak kabul edilir.
En algunas culturas, el tercer pezón es un signo de virilidad.
Bu bölgeyi, üçüncü seviye biyo tehlike bölgesi olarak belirlemek mantıklı olacaktır.
Lo más prudente sería ponerlo en un campo de contención.
Ve üçüncü olarak...
Y en tercer lugar, no soy un alienígena.
Ve yine durumunuza bağlı olarak üçüncü makul yaklaşım.
¡ Me encargaré de cualquiera que trate de molestarnos! Eres un chico muy valiente.
Örnek olarak, Andoryan amibi- - tek hücreli bir canlı ile birleşerek üçüncü bir canlının meydana gelmesini sağlarlar.
Por ejemplo, la ameba andoriana. Se une a otros organismos para formar una especie única, un híbrido.
O zamanlar Çavuş Simpson olarak bilinirdim ve Uçan Cehennem Balıkları grubunu komuta ederdim en savaşçı birliktik bütün bölük içindeki ve ordunun da en savaşçı üçüncü birliğiydik.
En ese entonces, me conocían como el sargento Simpson y comandaba el Pez Infernal Volador la escuadra más peleadora en la compañía más peleadora en el tercer batallón más peleador del ejército.
On üçüncü Melek olarak belirlenmiştir.
Se convierte en nuestro objetivo y es calificado como el treceavo Ángel.
İlk olarak üçüncü soruyu cevaplayın.
Responde la tercera parte primero.
Biliyor musun, bu, homoseksüel kaynaklı olarak karıştığın üçüncü kavga.
Sabés, esta es tu tercer pelea relacionada a algún tipo de encuentro homosexual.
Aramanın sekizinci gününün sabahı, siyaset dışı üçüncü bir şahıs benimle bu konuyla alakasız özel bir vakayla ilgili olarak iletişime geçti.
En la 8va mañana, un tercer partido no político me contactó con un asunto personal no relacionado.
Takasu, üçüncü atıcı olarak sahada.
En el montículo, Takasu, el tercer...
Sonunda, üçüncü yıl, annemlere yalvararak kendime Süpermen Cadılar Bayramı kıyafeti aldırdım ; doğal olarak.
Luego, finalmente, el tercer año, supliqué a mis padres. Conseguí el disfraz de Superman, lo que no me sorprende.
Harvey Dent, İki-Yüz'e tepki olarak suçla savaşan üçüncü bir kişilik yaratmış oldu.
En reacción a Dos Caras Harvey Dent creó una tercera personalidad, una contra el crimen.
Sanırım burada aynı fikirde degiliz, Dawson bu beni oldukca ilgilendiren bir konu. Yani burada ücüncü olarak bok yiyen bir kişi varsa o da sensin.
Pues es eso no estamos de acuerdo Dawson, porque no sólo es asunto mío sino que soy fundamental en esto, si en algún momento ha habido un tercer elemento prescindible en este escenario me parece que eres tú.
Ve son olarak, Dünya'da üçüncü dünya savaşında nükleer silahlar 600 milyon kişinin ölümüne neden oldu.
Aún así en la III Guerra Mundial de la Tierra, armas nucleares ocasionaron 600 millones de pérdidas.
Sürekli ve kararlı olarak üçüncü boyutu işgal ettiğin için yargıçlar kürsüsü seni bir boyut kesişiminden az olmamak üzere orada kalmaya mahkum etmiştir.
Como está decidido a invadir repetidamente la tercera dimensión este tribunal lo sentencia a quedarse ahí por no menos de una interfase unidimensional.
ağır silahlarla donanmış piyadelerden kurulu bu üçüncü güç, kendini halkın koruyucusu olarak kabul ettirir.
Altamente móvil y armada pesadamente la Policía Capital amplió rápidamente su poder y se declararon los guardianes del orden público.
Teknik olarak, üçüncü buluşmaları değildi ama zaten yemeğe çıkıp dans etmişlerdi.
Técnicamente, no era la 3ra cita, pero ya habían cenado y bailado.
Bunu bir sır olarak saklamaya karar verdik ve zamanı gelince sana söyleyecektim. Gebeliğimin üçüncü ayındaydım.
Decidimos... mantenerlo en secreto... y contarlo sólo cuando estuviera en el tercer mes.
Burada yardimci cankurtaran olarak üçüncü yazimi doldurdum.
Paso mis vacaciones aquí como profesor de natación desde hace tres años.
Lee, gerçek hayattaki bir başka talebesi olan Dan Inosanto'yu üçüncü katın gardiyanı olarak seçti.
Lee eligió a otro de sus estudiantes...
Bu bizim resmi olarak ikinci mi yoksa üçüncü mü buluşmamız?
¿ Es nuestra segunda o tercera cita?
Terellian takımından gelen kokutucu meydan okumayı defettikten sonra, üçüncü ve sonuncu olan aşamaya Delta Flyer birinci olarak girmiş bulunmakta.
Después de volar formidablemente el equipo Terrelian... y el Volador Delta, se disputan la carrera en el tercer y último segmento.