50 dolar tradutor Francês
3,120 parallel translation
50 dolarımı şimdiden ver.
File-moi mes 50 maintenant.
Sana bu fikir için 50 dolar veririm.
Je vais vous donner 50 $ pour l'idée.
Tuhaf adamın teki size bunu vermem için bana 50 dolar ödedi.
Un mec bizarre m'a payé 50 dollars pour vous donner ça.
Sadece bana 50 dolar ver.
Donnez-moi 50 $.
50 dolar mı?
50 $?
50 dolarına bahse girerim ki onu delirtecek şeyler söyledi.
C'est forcément lié à cette folie.
Kanunların üstündeymiş gibi davranıyorlar ama... -... anarşi yarattıkları bes belli. - 50 dolarına iddiaya girerim bu salak daha çok dikkat çekmek için Görüntü'nün kılığına girip gezebilir.
Ils prétendent défendre les lois... 50 dollars que ce fou cherche juste à attirer l'attention.
Adam başı 50 dolar mı?
50 $ chacun?
Eziğin birine akşama kadar yürüyen merdivenden yukarı çıkması için 50 dolar verdim.
J'ai payé un crétin 50 $ pour monter l'escalator à l'envers toute la journée.
Evet. Adının bilinmesini istemeyen biri bana 50 dolar gönderdi.
Un donateur anonyme m'a envoyé 50 $.
Anlatın bakalım, 50 dolarınızla ne yaptınız?
Comment ça a été avec vos 50 $?
50 dolar mı?
50 dollars? !
Toplam cezayı yuvarlamanın cezası 50 dolar.
Arrondissons l'addition- - voilà une amende de 50 dollars.
Kutusu 50 dolar ama değiyor be!
50 dollars, mais ça les vaut. - Carrément.
50 dolarım filan var. Peki.
- Combien?
Biliyor musun polis olduğum günlerde ilişki sorunları hakkında telefon geldiğinde, kızı kenarı çeker oğlanı kapı dışarı etmesi için 50 dolar önerirdik.
Quand j'étais flic et qu'on intervenait sur une violence conjugale, on proposait à la dame de tabasser son mec pour 50 dollars.
Olmaz, New York sadece 50 dolar ve 100 dolarla konuşur, bilirsin
Tu sais que New York ne parle qu'en cinquante et en cents.
Manny, sanırım cüzdanında 50 dolar görmüştüm.
Manny, tu as un billet de 50 dollars.
Ver işte 50 doları.
Donne-lui.
Benim 50 dolarım o.
Mes 50 dollars!
Sadece açlıktan ölüyorum. 10,50 dolar.
- Ouais, ça va. Je suis juste affamée...
Şarkı başına 12 dolar 50 sent mi?
12,50 $ la chanson?
Asıl ortak başına 100.000 dolar Bay Campbell ve benden de 50.000 dolar çıkarsa 6 ay daha gideriz yoksa bizi satın alırlar.
100000 $ chacun pour tous les associés principaux et 50000 $ pour M. Campbell et moi.
50,000 dolar?
50000 $?
50.000 dolar lazım. ve bankada sadece 22.000 var. Bebek için gelen parayı saymıyorum o durmaya devam edecek.
Il faut 50000 $ et nous n'avons que 22000 $ à la banque, sans compter les cadeaux du bébé...
Üç ay önce bir hesaba 50.000 dolar para yatırılmış.
Un dépôt de 50 000 $ a été fait sur un compte, il y a trois mois.
Carlos, komşularınızdan birine 50.000 dolar verdi.
Carlos a donné 50 000 dollars à l'un de vos voisins.
Bana 50.000 dolar borcun var.
Tu me dois 50 000 dollars.
Şirket müdürüyle konuşmaya gittim hesabımızdan 50.000 dolar eksilmiş.
J'ai vu notre conseiller financier. Il manquait 50 000 dollars sur notre compte.
Evet, Carlos'dan aldığın 50.000 dolar borç ile.
Avec les 50 000 dollars que tu as empruntés à Carlos.
50 dolar!
50 $!
Evet. 50.000 dolar.
Les 50 000 $.
"50.000 dolar radikal İslamcılardan siyasi rüşvet mi?"
"Les 50 000 $ de la campagne viennent d'extrémistes islamiques?"
Sayın Hâkim Bay Wade radikal İslamcı bir destekçiden 50.000 dolar aldıktan hemen sonra konseyin kararını veto ederek, Al-Mirad camisinin... -... inşaatı konusunda ısrar etti- - - Pes artık.
Votre Honneur, immédiatement après que M. Wade a reçu 50 000 $ d'un contributeur islamique extrémiste, il a utilisé sa voix au conseil municipal pour imposer la construction de la mosquée Al-Murad.
Uyuşturucu satıcısından 50.000 dolar aldığını öğrendik.
On a découvert que le don venait d'un dealer.
Bu da 50 taksim, 13, taksim dolar işareti.
Donc ce serait 50... slash, 13, slash symbole du dollar.
- Aynen. 50,000 doların Lindus için sorun olmayacağını düşünüp görüntüyü gönderdiler.
Ils demandent 50 000, c'est pas grand-chose pour Lindus.
Düğünü durdurmayı başaran kişiye 50.000 dolar vereceğim.
J'offre 50 000 $ à qui empêchera le mariage.
Hayır, onu bulup senden aldığı 50.000 doları çalacağım.
Non, je vais lui voler les 50 000 $ qu'elle vous a piqués.
50.000 doların peşinden gitmiyorsun değil mi?
Tu ne vas pas courir après les 50 000 $, si?
Hani, şu bilgisayarlarda kullanılanlardan 50,000 tane Piyasa değeri - 5 milyon dolar
Tu sais, les trucs qu'on met dans les ordinateurs. 50,000 unités. Une valeur de 5 millions.
50 bin dolar!
50 000 $!
Beni 50 gümüş dolar ödemek zorundasın
Tu dois me payer dollars 50 d'argent
Nerede 50 gümüş dolar bulacaksınız?
Où vais-je trouver des 50 dollars d'argent?
Bu ona 50 milyon dolar kazandırdı.
Il économise 50 millions de $.
Cinayetçilerin söylediğine göre, cinayetin söz konusu olmadığı üç hafta içinde 50000 dolar kaybetmiş.
D'après la crim', il a perdu 50 000 $ en 3 semaines juste avant d'être tué.
37 buçuk dolar tuttu.
Ça fera 37,50 $.
- Hem de nasıl. Bu elmasların 50 milyon dolarında değerleri var.
Vous aurez quatre minutes pour faire exploser un boîtier en polycarbonates thermorésistant.
Bu elmasların neredeyse 50 milyon dolar ettiğinin farkında mısın?
Vous savez que ces diamants valent presque 50 millions $?
Herb'ün üç gün önce banka hesabından 50.000 dolar çektiğini öğrendim.
Je viens de recevoir la confirmation Que l'herbe coûte 50.000 dollars grâce à son retrait du compte d'épargne il y a trois jours en espèces.
Bu yüzden Herb hesabından 50.000 dolar çekti. Genç bir aşüfte tarafından baştan çıkarılıp, dolandırıldı.
C'est pourquoi Herb recevait des visites, il était séduit et certaines jeunes coquine par escroquerie.