English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Francês / [ A ] / Annem

Annem tradutor Francês

38,303 parallel translation
Çılgın annem onu büyütsün diye üç kere tüp bebek yaptırmış olamam.
Je ne suis pas passé au travers de 3 FIV pour que ma folle de mère l'élève.
Sen annem değilsin.
Tu n'es pas ma mère.
Annem bayağı sağlamdı ama.
Ma mère... Elle était... Elle était très dure.
Annem de kendi annesi için öyle diyordu.
C'est ce que maman a dit de sa mère.
Annem konuşmaya gitti sonra paramın tamamı ödendi.
Ma mère y est allée. Et alors il m'a tout payé.
Annem...
Ma mère...
- Annem.
C'est ma mère.
Gerçi annem İtalyan'dır.
Ma mère est italienne.
- Annem ne diyorsa o.
Je vais où maman me dit d'aller.
Annem Veronica ve ağabeyim Owen.
Ma mère, Véronica, et mon frère, Owen.
- Annem orada mı?
- Ma mère est là?
Eğer annem size 90 bin dolar daha verirse, neden daha güvenli oluyor?
Si Maman te paye 90 000 $, en quoi ce serait plus sécurisant?
Annem işte.
C'est ma mère.
Merhaba, annem orada mı?
Bonjour. Est-ce que ma mère est là?
- Annem hakkında kavga ediyorduk.
- On se dispute pour ma mère.
Annem o benim ve benimle görüşmek istedi.
C'est plus fort que moi. Ma mère est venue.
Bir de annem için tabii.
Et pour ma mère.
Annem hasta olduğu için işimi bıraktım.
J'ai démissionné parce que ma mère est malade.
- Annem geldi.
- Maman est là.
Annem az buçuk tanıdığı bir adamla gidip evleniyor.
Ma mère connait à peine cet homme, et se marie soudainement avec lui.
Ben gidince yalnız kaldı annem ve Şerif gelip araya girmede hiç sorun görmedi.
Donc quand je suis parti et qu'elle était seule, le Shérif... vieux Alex, il n'a eu aucun problème à intervenir.
Annem yapmayacak çünkü.
Maman ne le fera pas pour toi.
Bunun ceremesini annem çekti.
Maman en a payé le prix fort.
Annem endişelenecek bir şey olmadığını söyledi.
Ma mère dit qu'il ne faut pas s'inquiéter.
Annem çok yardımcı oldu.
Ma mère m'a bien aidée.
Benim ailem daima kendi annem ve babam olacaktı.
Ma famille serait toujours ma mère et mon père.
Bak, bunlar annem, babam ve Willa.
ici une des Maman, Papa, et Willa.
Evet. Annem gittiğinde dört yaşındaydı.
Oui, elle avait 4 ans quand maman est partie.
Annem nerede?
Où est maman?
Annem burada mı?
Elle est là?
Tanrım, senin için endişeleniyorum... - Hayır. - Ve annem için de.
Maintenant, je me fais du souci pour toi et maman.
Annem evliliğindeki cinsel ilişki detaylarını yabancılarla asla konuşmaz, bunu biliyorsun.
Ma mère ne parlera pas à un étranger des détails intimes de son couple. Tu le sais.
Asıl önemli olan ; annem seni seviyor.
Maman t'aime.
Annem de olmayacak ve eğer ben de gidersem, kimsen kalmayacak.
Maman ne sera plus là et... si je pars, tu n'auras plus personne.
Annem!
Ma mère!
Ameliyat olursam annem ne olduğunu anlar.
Si on opère, ma mère le saura.
Annem nerede?
Et ma mère?
Annem de benim için evi güvenli hale getirmişti.
Ma mère a sécurisé notre maison aussi.
- Ne? ! -.. ve annem kafayı yiy..
- Et maman a perdu son...
Özellikle annem...
Surtout depuis que maman...
Annem gittiğinde çok değişti.
Depuis qu'elle est partie, tout est différent.
Aslında annem senin baban gibiymiş.
Elle ressemblait beaucoup à ton père.
Annem eskiden, yine böyle kahvaltıya bunu yapardı.
Ma mère en faisait comme ça pour le petit déjeuner.
- Aynen, annem kuzu kızartma yaptı.
- Oui, maman a fait un gigot d'agneau.
Annem bütün pisliklerimizi topluyor ahbap.
Maman nettoie derrière nous.
Her toplantıda dırdır ettiğim tek kişi annem.
La seule personne que j'insultais à chaque réunion c'était elle.
Annem haklıymış diyorum. Ben bir salağım.
Je dis que ma mère a raison, je suis un idiot.
- Annem ve babam da öyle sanıyor.
- Maman et papa aussi.
- Annem yeni öldü. - Biliyorum.
Maman vient juste de mourir.
Çünkü annem haklıydı.
Parce qu'elle avait raison.
- Annem burada mı?
- Maman est là?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]