Bu doğru olabilir tradutor Francês
333 parallel translation
Bu doğru olabilir, ama elimden ne gelir?
C'est peut-être vrai, mais qu'y puis-je?
Bu doğru olabilir mi?
Est-ce possible? Ce doit l'être!
Sence bu doğru olabilir mi?
Vous y croyez?
Büyük bir çocuk için bu doğru olabilir. O sürekli temiz suda banyo yapmasa da olur tabii.
D'accord pour les adultes un bain le samedi soir.
Evet, bu doğru olabilir, ama -
C'est possible, mais...
Bu doğru olabilir ama sorun olmayacak dediğiniz sağ kanattan yoğun baskı görüyorum.
Le flanc droit dont on ne devait pas se soucier nous pose des problèmes.
Bu doğru olabilir.
Je les ai entendus aussi.
Köylü kadınlar için bu doğru olabilir.
Pour les paysannes, peut-être.
Bu doğru olabilir mi? Cestus III onların alanına mi girmişti?
A-t-on fait intrusion dans leur espace avec Cestus III?
Bu doğru olabilir ama sen niye bu işe bu kadar karışıyorsun?
Tout est en règle. Oui, certainement. Mais que venez-vous faire là-dedans?
Bu doğru olabilir mi?
Ma voix? C'est drôle, ça!
- Bu doğru olabilir mi?
- Tout cela est vrai?
Bu doğru olabilir. Ancak bu resmi hayal etmiş olmasına imkan yok!
C'est peut-être vrai mais c'est impossible qu'elle l'ait imaginé!
Bu doğru olabilir.
C'est bien possible.
Evet, bu doğru olabilir Mösyö ama yine de... geçmişte gerçekten sevdikleri kadınlara dönmelerini... imkansız hale getiren kadınları öldüren erkeklerin karıştığı... vakalar olmuştur.
C'est bien possible. Pourtant, j'ai vu des hommes tuer ce genre de femmes... responsables de la rupture avec l'épouse... qu'ils aimaient d'amour.
- Bu doğru olabilir, ama -
- Peut-être, mais...
Bu doğru olabilir mi?
Ça pourrait être ça?
Edmund, bu doğru olabilir mi?
Oh Edmond! Se peut-il que ce soit vrai?
Tamam, bu doğru olabilir. Bu, müdürler için de geçerli.
Possible, mais c'est pareil pour le proviseur.
Bu doğru olabilir mi?
Serait-ce vrai?
Bu doğru olabilir, doktor.
Possible, docteur.
Bu doğru olabilir.
Je veux bien le croire.
Bu doğru olabilir mi? Araba, polis kontrol noktasından mı geçti?
- Est-il vrai qu'il ait forcé un barrage?
- Evet, bu doğru olabilir. - Seni geri istiyorum.
Oui, c'est possible.
Bu doğru olabilir mi?
Est-ce réel?
Bu doğru olabilir mi?
C'est vrai?
Bu doğru olabilir mi?
Est-ce vrai?
- Bu doğru değil. Nasıl olabilir?
Vous vous trompez.
- Doğru olabilir. Bizim kaptanı güneye yollayamazsın onun kalbi kuzey kutbunda. - Ama bu yollar.
Tu ne chasseras pas le capitaine vers le sud... il vit pour le pôle Nord.
Bu dediğiniz, eğer kendi yaşamınızı basit olarak görüyorsanız, doğru olabilir.
C'est vrai, si vous considérez votre vie comme bon marché.
peki, doğru olabilir mi bu?
Eh bien, c'est ça alors, non?
Bu nasıl doğru olabilir?
Comment y croire?
Bu uyuzun şakası doğru olabilir.
Ce minable se fout peut-être de nous.
Dinle Patrizia buradan başka bir adaya doğru, bariz bir akıntı var Hangi ada bilmiyorum, ama bu bir ipucu olabilir.
Il dit que le courant... mène à une autre île. C'est une piste, non?
Bu doğru bayan. Kardeşinizi bulmak istiyoruz, çünkü bence, yardıma ihtiyacı olabilir.
Nous voulons la trouver, elle a peut-être besoin d'aide.
Taylor bu mülke sahip olabilir, ama buraya tel çekmesi doğru değil.
Taylor possède ces lots, mais ne peut les clôturer.
Doğru olabilir ama bu uzun yıllar önceydi.
Peut-être, mais il y a si longtemps...
- Bu his yanıltıcı olabilir. - Doğru.
Ce n'est pas toujours bon signe.
Bu olan John Gill'e nasıl doğru gelmiş olabilir?
Comment Gill aurait-il pu laisser faire tout ça?
Bu belki doğru olabilir ama Liu Shou Yi çok entrikacısır komser Jin ile işbirliği yapıp kendi öz amcasını öldürtmüş
- C'est vrai. C'est possible. Liao Shou-yi est venimeux.
Bu Ilse için doğru olabilir.
Dans le cas d'Ilse, tu as peut-être raison.
Eğer astroloji doğru ise, kaderlerimizin bu kadar farklı olması nasıl mümkün olabilir?
Si l'astrologie était bien fondée... comment expliquer deux destins aussi différents?
Doğru söylüyorsun. Ama tek fark da bu olabilir. Gerçekte herkes birbirinden farklı.
C'est peut-être la seule différence, mais sinon... il y a toutes sortes d'hommes, il y a les bons et les mauvais, des règlements et des lois.
Çamuru bu şekilde yukarı doğru sıçratan başka bir atlı araba yok ve bu durum sadece sürücünün sol yanına oturmanız halinde mümkün olabilir.
Ces marques... sont récentes. Il n'y a pas d'autre véhicule, que la carriole, dont les roues jettent de la boue de cette façon, et seulement quand on est assis sur la gauche du conducteur.
Atık veri içeren başıboş bir enerji dalgası birimimden güneş sisteminize doğru geliyor olabilir ve bu durum türünüzün kesin yok oluşu ile sonuçlanabilir.
Capitaine des services sanitaires de la planète Pluton. Un rayon d'énergie errant contenant des détritus de ma sous-station pourrait se diriger vers votre système solaire et pourrait causer la totale annihilation de votre espèce.
Doğru olabilir mi bu?
C'est-y Dieu possible!
- Ve onu güçten düşürdüyse, bu da, buraya doğru inanılmaz bir sıçrama yaratmış olabilir.
Qu'on les reconduise sous haute surveillance.
Bu doğru, ama kalıtsal da olabilir...
Oui, mais ce mal est héréditaire.
Bu hayatta başarılı olamayacağını iddia ettiğim zaman, doğru söylediğimin bir kanıtı olabilir mi?
Se pourrait-il que vous soyez un raté dans la vie, comme je l'avais prédit?
Şimdi, eğer o direktifin bir çeşit geçici denkliğine sığınıyorsan, öyleyse buradaki durumu göz önüne alıp, bir istisna yaparak, bana seçmemde yardımcı olabilir misin? Çünkü bu, yapılması en doğru olan şey değil mi?
Donc, si vous êtes tenu par des mesures équivalentes à cette directive, ne pourriez-vous pas faire une exception pour orienter mon choix, parce que c'est la meilleure chose à faire?
Ve doğru söylüyor da olabilir... o zaman bu olay küçük bir gizem de olabilir.
.. enfin, tout cela n'est qu'un petit mystère.
bu doğru olabilir mi 20
bu doğru 2940
bu doğru mu 716
bu doğru değil 1332
bu doğru değil mi 82
bu doğru olamaz 126
bu doğruysa 39
bu doğru olmaz 35
doğru olabilir 23
olabilir 2111
bu doğru 2940
bu doğru mu 716
bu doğru değil 1332
bu doğru değil mi 82
bu doğru olamaz 126
bu doğruysa 39
bu doğru olmaz 35
doğru olabilir 23
olabilir 2111