Dört gözle bekliyorum tradutor Francês
738 parallel translation
- Bunu dört gözle bekliyorum.
- J'adorerais.
- Yarın buluşabiliriz belki. - O anı dört gözle bekliyorum.
- Nous pourrions nous voir demain.
- Tam tersi, bunu dört gözle bekliyorum.
- Au contraire, j'ai hâte d'y assister.
Skinker'ın Bataklığını görmeyi dört gözle bekliyorum.
. - J'ai hâte de voir ca..
Tüm raporları okudum. Konuşmayı dört gözle bekliyorum.
J'ai lu vos rapports, j'ai hâte d'en parler avec vous.
Hoşçakal Dorian. Partini dört gözle bekliyorum.
Je me fais une fête d'assister à votre soirée.
Dört gözle bekliyorum. Mahzuru var mı?
C'est mon voeu le plus cher.
Anlaşmamızın bitmesini dört gözle bekliyorum. Bitmek.
Vivement que notre contrat expire.
- Onunla tanışmayı dört gözle bekliyorum. Bugün öğleden beri çok iyi değil.
Il ne se sent pas bien depuis cet après-midi.
Marcus Brutus'la buluştuğumda bunu ona söylemeyi dört gözle bekliyorum... fakat bu konuyla yüzleşmek için cesaretinin olup olmadığı hakkında şüphelerim var.
J'ai une grande hâte de donner ma réponse à ce Marcus Brutus. S'il a le courage de se battre.
Deli biriyle anlaşma yapacağınız günü, dört gözle bekliyorum.
On ne peut jamais s'entendre, avec un chien enragé.
Bebeği dört gözle bekliyorum.
- Accouche vite! - Tu plaisantes?
Güzel, dört gözle bekliyorum.
Bien, nous verrons.
Sevgili Büyük Balkabağı Cadılar Bayramı'ndaki ziyaretini dört gözle bekliyorum.
Chère Grosse Citrouille, j'attends ton arrivée pour Halloween avec impatience.
Dört gözle bekliyorum.
J'y compte bien.
Gerçekten bunu dört gözle bekliyorum.
Je me réjouis d'avance.
Kusura bakmayın herkese kalacak yer veremedik ama yarın sizi görmeyi dört gözle bekliyorum.
Je suis désolé de ne pouvoir loger tout le monde. Mais ce sera un plaisir de vous revoir demain.
Dört gözle bekliyorum.
Bien. Je suis impatient.
Pekâlâ öyle olsun. Size karşı açık olayım, geziyi dört gözle bekliyorum.
Parfait, j'ai hâte de faire ce voyage.
Ortaklığımızın gelişmesini dört gözle bekliyorum.
Puissent nos efforts s'associer dans le futur.
Ah evet, onu da dört gözle bekliyorum.
C'est vrai. Ne la faisons pas attendre.
Başarını dört gözle bekliyorum.
Nous sommes dans le même bateau maintenant.
Uzun ve mutlu bir beraberliği dört gözle bekliyorum.
Je veux avoir avec vous une longue et bonne association.
Bir gün sen de yanılırsın. O günü dört gözle bekliyorum.
Quand vous vous planterez, je ne veux pas rater ça!
- Bunu dört gözle bekliyorum.
- J'y compte bien.
Tekrar geri dönmeyi dört gözle bekliyorum.
Je me réjouis de rentrer.
Senin Hamlet'i dört gözle bekliyorum Mephisto'cum.
On n'a pas d'horaires, mais du travail.
Çok eğlenceli bir çift ve..... onlarla yapacağımız harika sohbetleri dört gözle bekliyorum.
C'est un couple très amusant, qui a une conversation passionnante.
"... işemek için dört gözle bekliyorum. "
"sur les tombes où vous reposerez."
Dört gözle bekliyorum.
Je me rejouis.
"Audra" yı görmeyi dört gözle bekliyorum.
Je suis impatient de voir "Audra".
Bekar partisini dört gözle bekliyorum.
J'ai hâte qu'on fasse cet enterrement de vie de garçon.
Evet, kabul etmeliyim ki dört gözle bekliyorum.
Oui, je dois avouer que j'y pense.
Ah, bunu dört gözle bekliyorum.
Oh, je l'attends.
Ve bunu dört gözle bekliyorum.
Et je tends vers cela.
Ziyaretinizi dört gözle bekliyorum. Merhaba.
Je serais ravi d'avoir de vos nouvelles.
- Yüzmeyi dört gözle bekliyorum.
- J'ai hâte d'aller me baigner!
Ya öğrenemezsem? Gecenin köründe bebekleri çalmayı dört gözle bekliyorum. Ve de tavuk öldürmeyi.
Je passerai ma vie à voler des bébés au milieu de la nuit et à tuer des poulets.
Sohbetimize devam edebilmeyi dört gözle bekliyorum baş başa kalabileceğimiz bir zamanda.
Avec joie, je reprendrai cette conversation quand nous serons moins importunés.
Derler ki ; ölürken film gibi bir şey görürmüşsünüz. Tüm ömrünüzün birkaç saniyeye sığdırıldığı bir film şeridi. Bu filmi dört gözle bekliyorum.
paraît qu'on voit comme un film, toute sa vie en kaléidoscope... ça, ça doit être quelque chose!
Dört gözle bekliyorum.
Je surveillerai.
Ben de babamın gerçek bir ağaçla eve gelip, hep birlikte süslemeyi dört gözle bekliyorum.
Non, je m'en charge. Allons-y tous.
Seni eski Highland geleneklerine göre defnetmeyi dört gözle bekliyorum.
Je prromets de t'enterrrer à la façon des Highlands.
Bence, muhteşem bir kitap, ve himaye etmeyi dört gözle bekliyorum.
Oui, splendide et je compte le patronner... énormément!
Sizi dört gözle bekliyorum.
J'ai hâte de vous rencontrer.
İkinizi de dört gözle bekliyorum.
J'ai hâte de vous voir tous les deux.
Kızların gelmesi dört gözle bekliyorum.
J'ai hâte que les filles arrivent.
Dört gözle bekliyorum efendim.
monsieur.
Bu arada, ailenle tanışmayı dört gözle bekliyorum.
Je me réjouis de faire la connaissance de vos parents.
Gerçekten dört gözle bekliyorum!
Je m'en réjouis d'avance.
Yarını dört gözle bekliyorum.
Vivement demain!
bekliyorum 444
dört yüz 16
dört göz 26
dört yıl önce 37
dört saat 18
dört tane 28
dört üç 26
dört mü 45
dört dolar 18
dört numara 58
dört yüz 16
dört göz 26
dört yıl önce 37
dört saat 18
dört tane 28
dört üç 26
dört mü 45
dört dolar 18
dört numara 58