Erkek arkadaş tradutor Francês
13,266 parallel translation
Owen Reese, kızın erkek arkadaşı.
Owen Reese, le petit ami de la fille.
Shelby'nin erkek arkadaşı olduğunu bile bilmiyordum.
Je ne savais même pas que Shelby avait un petit ami.
Bir erkek arkadaşım var.
J'ai un petit copain.
Yeni erkek arkadaşınız belki?
Votre nouveau compagnon peut être?
Erkek arkadaşı mıydı?
C'était son copain?
Eğer merak ettiğin buysa erkek arkadaşım yok.
Je n'ai pas de petit-ami si c'est ce que tu demandes.
Midge "Hey Edie, hadi gidip tahıl ambarında Pam'in erkek arkadaşı Arn'a muamele yapalım." Olerud.
Midge "Hey Edie et si on allait sucer Arn, le mec de ta soeur derrière un putain de tracteur" Olerud!
Ben Archer, Pam'in erkek arkadaşıyım.
Euh, je suis Archer, euh, le petit ami de Pam.
Bekle. Gerçekten erkek arkadaşı mısın?
T'es vraiment son petit ami?
İyi haber, erkek arkadaşın ve ben.. ... bir çözüme ulaştık.
La bonne nouvelle, ton petit ami et moi, avons trouvé une solution.
Aptal değiller. O tükeniğin erkek arkadaşın olduğunu sanıyordum.
Ils ont cru que c'était ton petit ami.
Harper'ın hâlâ başı dertte ve keş erkek arkadaşı da büyük ihtimalle ölmüştür.
Harper a encore des problèmes et son copain drogué surement mort.
Taraftar grubuna sarmış durumda, erkek arkadaşı takımda olduğu için bu onun için çok önemli.
Elle s'est investie dans le club, c'est important car son copain est dans l'équipe.
Erkek arkadaşı ile konuşmuyorlar.
Elle et son copain ne se parlent plus.
Çünkü birinin erkek arkadaşı o kadar esnek değilmiş.
Parce qu'il se trouve que son copain n'est pas très souple.
Bu kadar genç olan ilk erkek arkadaşım değilsin, son da olmayacaksın.
Tu n'es pas mon premier copain beaucoup trop jeune et tu ne seras pas mon dernier.
Yapabilseydim eğer, zengin eski erkek arkadaşım, onun peltek konuşmasıyla ilgili düşüncelerimi asla bilemezdi, ve şu anda "thouth of Franth"'de yaşıyor olurdum.
Si c'était le cas, mon riche ex n'aurait jamais su ce que je pensais de son cheveu sur la langue et j'aurai habité dans le Thud ( Sud ) de la Franthe ( France ).
Çünkü Simon Moran erkek arkadaşıydı.
- Pourquoi? - Simon Moran était son petit ami.
Yeni erkek arkadaşın Trevor bize hediye bırakmış.
On dirait que ton nouveau petit-ami Trévor nous a laissé un cadeau.
Kardeşin buraya gelebileceğini, erkek arkadaşımı tehdit edebileceğini ve ağzımdan laf alabileceğini mi sanıyor?
Ton frère pense qu'il peut venir ici et menacer mon gars, me prendre le pain de la bouche?
Tek hamlede hem düşmanından hem de eski erkek arkadaşından kurtulabilirsin.
Tu pourrais être débarrassé de ton ennemi et de ton ex d'un seul coup.
Benim anladığım, eski erkek arkadaşın Wes Perkins'ten saklanıyor olduğun.
De ce que j'ai compris, tu te caches d'un ex nommé Wes Perkins.
Erkek arkadaş, kız arkadaş değiliz senle, biz sadece "mrmmzeep" ve "jinglebin" iz.
On n'est pas un couple ; On est juste "Machin" et "Chose".
Erkek arkadaşın... Pardon, eski kırığın acınası hâlde.
Ton petit-ami... désolé, ton ex petit-ami est pathétique.
Erkek arkadaşım Marcus gösterdi.
Mon copain, Marcus, m'y a fait goûter. Quoi?
Belki eski erkek arkadaşım Nick olabilir.
Mon ex Nick, peut-être.
Şu bahsettiğin eski erkek arkadaşı vardı ya, Nick?
Tu te souviens de son ex, Nick?
Sıradaki erkek arkadaşımla senin ayarlaman sayesinde tanışmayacağım.
Je ne vais pas rencontrer mon futur mec grâce à un coup de Charles.
Yeni erkek arkadaşım orada çalışıyor.
Mon nouveau copain travaille là-bas.
Eski erkek arkadaşım, Frederick kadın hastalıkları ve doğum uzmanıydı. ... ve sık sık işi hakkında konuşurduk.
Mon ex, Frédérick, était obstétricien et il parlait souvent de son travail.
Eski erkek arkadaşınızı getirmemiz lazım.
Il faut qu'on aille chercher votre ex.
Erkek arkadaşım için.
C'est pour mon petit ami.
Erkek arkadaşına sor, ilk yumruğu atan oydu.
Demande à ton petit ami, c'est lui qui a mis le premier coup de poing.
Bu sene bitmeden hepinize erkek arkadaş bulacağıma söz verirsem havalı erkek arkadaşlar... kim beni destekler?
Qui soutiendra ma version si je promets de vous trouver à toutes des mecs avant la fin de l'année, des mecs sympas?
Erkek arkadaşım sürekli beni aldatıyor.
Mon mec me trompe compulsivement.
Ben senin erkek arkadaşın sayılırım. Seninle sex yaparak seni koruyorum.
Bah, je suis en quelque sorte ton copain, et je te protège en te faisant l'amour.
Peki, bu senin erkek arkadaş tipi olduğunu düşündüğümden değil.
Ce n'est pas à propos de moi pensant que tu as de quoi être un petit copain.
Ama ben erkek arkadaş tipiyim.
Mais je le suis.
" Erkek arkadaşım bilmiyor.
"Mon copain l'ignore."
TRESSA : İlk erkek arkadaşım, altı ay boyunca çıkmıştık.
Je suis restée six mois avec mon premier petit ami.
TRESSA : Eski erkek arkadaşım, gerizekalı bi'pislikti.
Mon ex-petit ami est un connard sarcastique.
Erkek arkadaşı durumu.
La relation.
Um... "Erkek arkadaş" hakkında konuşmamız gerekiyor mu?
Doit-on parler du petit ami?
KELLY : Tressa, seninle ilgilenmek isteyen bi'erkek arkadaşın var. TRESSA :
Tressa, tu voulais un petit ami pour qui tu compterais.
- Erkek arkadaşın var mı?
Tu as un petit-ami?
Neden? Erkek arkadaşım olmasında sorun mu var?
- Pourquoi, qu'est ce qu'il y a de mal à ce que j'ai un petit ami?
Erkek arkadaşın olduğunu düşünebiliyor musun?
T'imagines si c'était ton copain?
Arn adında bir erkek arkadaşın mı vardı?
T'as eue un mec appelé Arn?
Peki ya erkek arkadaşı?
Et le petit ami?
- Erkek arkadaşı Trey ona kefil oldu.
Son copain, Trey, s'est porté garant pour elle.
Erkek arkadaş falan?
Un petit ami?
erkek arkadaşın var mı 35
erkek arkadaşın mı 21
erkek arkadaşın 17
erkek arkadaşım 27
arkadaşım 498
arkadaşlar 784
arkadaş 286
arkadaş olalım 17
arkadaşlarım 129
arkadaşın 91
erkek arkadaşın mı 21
erkek arkadaşın 17
erkek arkadaşım 27
arkadaşım 498
arkadaşlar 784
arkadaş 286
arkadaş olalım 17
arkadaşlarım 129
arkadaşın 91