Geç oluyor tradutor Francês
464 parallel translation
Geç oluyor.
" Il se fait tard.
Niye zaman harcıyorsunuz? Geç oluyor.
Mais non, pure perte de temps.
Geç oluyor.
Il se fait tard.
Geleceksin, değil mi? Saat geç oluyor.
Viens, il se fait tard.
Hala akşam yemeği yemediniz mi? Geç oluyor.
Va te changer pour dîner.
- Yine başlamayalım. - Geç oluyor.
Recommencez pas, il se fait tard.
Bay Keane, geç oluyor ve çok zor bir oturum oldu. Şimdi bir ara versek sizin için uygun olur mu?
Tout cela fut éprouvant, suspendons l'audience dès maintenant.
- Kusura bakmayın, geç oluyor.
- Il est tard.
Geç oluyor.
Il est tard.
Geç oluyor.
L'heure s'avance...
- Geç oluyor!
- L'heure s'avance...
Bayım, geç oluyor.
Il se fait tard, Monsieur.
Geç oluyor. "Zavallı çocuk" için giyinip yaylanma vakti.
Il est tard. Habillez-vous, et filez!
Geç oluyor!
il se fait tard!
- Geç oluyor, ışıkları kapatabilir miyim?
Il se fait tard, et j'aimerais bien aller me coucher.
Haydi gel hayatım, geç oluyor.
Viens, ma chérie. Il se fait tard.
Geç oluyor.
Il est un peu tard.
Geç oluyor, Monsenyör.
Il se fait tard.
İyiyim, ama geç oluyor artık.
Oui, mais il se fait tard.
Ve değiştirmek için çok geç oluyor.
Et un jour c'est trop tard pour changer.
- Geç oluyor.
Je ne sais pas.
Geç oluyor, Gitsem iyi olur.
Il se fait tard, je dois y aller.
Biz şimdi devam gitmeliyiz. Geç oluyor.
Il faut que nous partions maintenant, il est tard.
Elizabeth, geç oluyor.
Elizabeth, il est tard.
- Tatlım, geç oluyor.
- Il est tard.
- Lelia, geç oluyor.
- II se fait tard.
Tamir edebilirim, ama zaman alır. Üstelik geç oluyor.
Je peux la réparer, mais ça va prendre du temps, et il est tard.
- Evet, geç oluyor.
- Il se fait tard.
Hadi, tatlım, bir şeyler yiyelim, geç oluyor.
Venez, allons manger. Il se fait tard.
Aile toplantınızı bölüyorum ama saat geç oluyor.
Désolé de vous interrompre cette réunion de famille, mais il se fait tard.
Hadi millet! Geç oluyor.
Allez, il se fait tard.
Alfré, haydi geç oluyor.
Dépêche-toi, il est tard.
Saat geç oluyor.
Il se fait tard.
Geç oluyor.
Mais il est tard.
- Geç oluyor.
- Il se fait tard.
Bu patatesleri bitiriyorum, Floyd. Artık geç oluyor.
Tu as fini tes frites, Floyd?
- Sürücü, geç oluyor.
- Cocher, il est tard.
Geç oluyor. Çayımızı içelim.
Rentrons à la maison pour le thé.
"Tabii ki, ama artık yatağına gitmen lazım. Geç oluyor".
"Certainement, mais maintenant il faut préparer le thé, il se fait tard."
Dük, geç oluyor. Balkabağına dönüşeceğim.
Je commence à les avoir à zéro.
Geç oluyor.
Allons, il se fait tard.
Çabuk, çocuklar. Geç oluyor.
Vite, les enfants, il est tard, dépêchons.
Vakit geç oluyor.
Il se fait tard pour aller ailleurs.
Geç oluyor, Bay Bauer.
Il se fait tard.
Bakın millet, saat geç oluyor.
Allez vous coucher.
- Willie, geç oluyor.
- willie, il se fait tard.
Saat geç oluyor, yola düşsek iyi olacak.
Il se fait tard et...
Sonra çok geç oluyor...
Bien trop tard, ils se demandent pourquoi.
Geç kavrayan çocuklar oluyor, hastalık bu mu...
S'occuper d'enfants attardés, est-ce...
Metodları inanılmaz. Silahına geç davranıyor... ama ilk ateş eden o oluyor.
Il a sa méthode à lui.
Geç oluyor. - Nereye gidiyoruz?
- Où allons-nous?