Gor tradutor Francês
5,205 parallel translation
" Gor, blimey governor. That sounds fun.
"Mince alors, l'Angliche." C'est rigolo.
İzle de gör.
Tu ne fais que regarder.
Gör bak hepimizi sıtma tutacak.
Attrapons tous la malaria.
Aç ve gör.
Ouvre et regarde
Bekle ve gör.
Attends un peu.
Sen bir de Londra'yı gör.
Attends d'arriver à Londres.
Bir de beni evlilik törenlerinde gör.
Tu ne m'as jamais vue à un mariage.
Mutfağa gel de ölmüş eşimin resmini gör.
Viens avec moi pour voir la photo de ma femme décédée.
Canım, bekle ve gör. Muhtarla Jiao'dan beter olacağıma emin olabilirsin.
Attends, tu vas voir comme je peux être plus malfaisant que le Chef et Shengli.
Bir dahaki sefer grip olduğunda git de gör ebeninkini.
Bonne chance la prochaine fois que t'aura la grippe.
İzle de gör.
Regardez-moi.
Sen de gör.
Je te montrerai.
Git gör.
Vas-y.
Ama gel gör ki ben ölmüyorum.
Et pourtant, impossible de me tuer.
Bize adlarını söyle, Daryl ve bu konuda ne yapacağımızı gör.
Dites-nous leurs noms, Daryl, et vous verrez ce que nous ferons.
Onu önce tanık olarak gör.
- Elle. Considère-la comme témoin d'abord.
O zaman hediyemiz olarak gör işte bunu.
Pourquoi ne pas... prends-le comme un cadeau. C'est de la charité?
20 dakika bekle nasıl bitireceğim aramızdakileri gör bak.
Attends 20 minutes et t'auras plus de conclusion.
"Ve gök gürültüsü gibi bir sesle'Gel ve gör'dedi."
"Et j'entendis une voix de tonnerre dire : " Approche et vois ".
O anda dört canavardan birinin gök gürültüsü gibi bir sesle "Gel ve gör" dediğini duydum.
En fait, je l'ai entendu, le bruit du tonnerre. J'entendis l'une des quatre bêtes dire : "Approche et vois."
İzle de gör.
Vous verrez.
El-Kaide'ye katıl, dünyayı gör.
Rejoignez Al Qaeda, vous voyagerez.
Her şey'bekle ve gör'üzerine kurulu.
attendre et voir.
Kendin gör.
Regarde par toi-même.
Cihazı yaptıklarının karşılığı olarak gör.
Considérez que l'engin est le paiement pour mes services.
Ama Simpsonlar'ın malikânesinde yüzler asılmış gör de bak çünkü küçükten büyüğe herkes oldu kabakulak.
Mais en la demeure des Simpson, le désespoir était profond, car du plus petit au plus grand, les enfants ont les oreillons.
Küçük kurdelesini gör bir de.
Et attends de voir son petit nœud pap'.
İzinsiz girdim, mahzur gör.
J'espère que ça vous dérange pas que je sois rentré.
Anlayacağın, beni güzel ilaçlara kolayca erişebilen bir kardeş olarak gör yeter.
Donc... vois moi simplement comme ta sœur ayant un accès simple à la meilleure came.
Gerçekleri gör Ryan.
Regarde les faits, Ryan.
Ryan, bir daha hafıza terapisine gittiğinde çizimi yaptığın güne dönmeye çalış ve senden bir şey saklamadığımı gör.
Ryan, la prochaine fois que tu fais cette thérapie de mémoire, essaye de revenir au jour où tu as dessiné ce dessin, et tu verras que je ne garde aucun secret.
Bunu ciddi olduğumu gör diye yapıyorum.
C'est seulement pour montrer que je suis sérieux.
Sen git, en iyi, en doğru, en asil şeyi yap ama karşılığında ne gör?
Tu essaies de faire les choses bien, droit, la chose noble. Et qu'est-ce que tu récoltes?
Bekle de... gör!
Vous verrez...
Ama kendin gör en iyisi.
Tu devrais voir par toi-même.
Beni anlıyorsanız, gör kırpın.
Clignez des yeux si vous m'entendez.
Gel buraya da gününü gör.
Allez laisse-moi te botter le cul.
- Cahilliğimi mazur gör.
Pardonnez mon ignorance.
Peki ne yapman gerek, git ve Astrid'i gör.
Vous devez aller voir Astrid.
Zaman Lordu nasıl ihanet ediyor, gör.
Voir comme le Seigneur du Temps peut trahir.
Anneni gör.
Va voir ta mère.
Onların ne yapabileceklerini gör.
Voir ce qu'ils peuvent faire.
Gel de kendin gör.
Viens voir par toi même.
Güvensizliğimi mazur gör.
Excuse mon manque de foi.
Kendin gidip gör. Max'ten ziyade gruptan bir kişinin daha etki altında olduğunu düşünüyorum.
Vas-y, vois par toi-même, mais je te le dis, en plus de Max, quelqu'un d'autre dans le groupe a dû être contraint.
Fakat gel gör ki bizlere, bazı kamu hizmetleri karşılığında göz yumuyor.
C'est un pauvre type, mais il nous fiche la paix contre des services communautaires.
- Arkadaşımı mazur gör.
- Veuillez excuser mon ami.
- Dene de gör.
- Essaye.
Tekrar sormayı dene, ağzını nasıl dikip sesini kesiyorum gör.
Demande-moi encore et je te coudrai la bouche.
- Seyret de gör.
- Tu vas voir.
Seni bu işe bulaştıran adamın yüzünü gör istedim.
Je voulais juste que vous voyez le visage de l'homme qui vous a mis dans ce pétrin.
görüyorum 679
görmek 28
görüşmek üzere 485
görünüyorsun 16
görüşelim 28
görüşeceğiz 52
göreceğiz 617
görevli 39
görmedim 301
görüyorsun 561
görmek 28
görüşmek üzere 485
görünüyorsun 16
görüşelim 28
görüşeceğiz 52
göreceğiz 617
görevli 39
görmedim 301
görüyorsun 561
göreceğim 28
görevi 115
görev tamamlandı 49
gorman 32
görüşürüz o zaman 27
göremedim 51
göreceksin 766
görüşürüz tatlım 22
göremiyorum 394
görüşürüz dostum 23
görevi 115
görev tamamlandı 49
gorman 32
görüşürüz o zaman 27
göremedim 51
göreceksin 766
görüşürüz tatlım 22
göremiyorum 394
görüşürüz dostum 23