English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turco → Francês / [ H ] / Hatırlıyorsun

Hatırlıyorsun tradutor Francês

2,154 parallel translation
Roxanne, Rob'u hatırlıyorsun, değil mi?
Tu te rappelles Rob? J'arrête pas de t'en parler.
Jack Ava yı hatırlıyorsun değil mi? Kızım Ava yı Onu tanıyorum Jimmy
Tu te souviens de ma fille, Ava?
Burayı hatırlıyorsun değil mi?
Tu te souviens de cet endroit?
Evet, doğru hatırlıyorsun.
- Ouais, ça s'explique.
Marni, Charlie'yi hatırlıyorsun, değil mi?
Marni, tu te rappelles de Charlie?
Hatırlıyorsun, değil mi baba?
Tu t'en souviens papa?
Adam olduğun zamanlarda öğrettiklerimden neler hatırlıyorsun bakalım.
Voyons si tu te souviens ce que je t'ai appris Quand tu étais encore un homme.
Ne hatırlıyorsun?
- Tu te souviens de quoi?
Adını hatırlıyorsun.
Vous vous rappelez de son nom?
- Franky'nin arkadaşalarını hatırlıyorsun değil mi?
Vous vous rappelez les amis de Franki, non?
Neyi hatırlıyorsun?
De quoi?
Dave hatırlıyorsun, değil mi?
Tu te souviens de Dave?
- Gladyatör olmayı hatırlıyorsun, değil mi?
Tu te rappelles ce que c'est, non?
Beni hatırlıyorsun.
Vous vous souvenez de moi.
Pekala, baban bir aile dostuydu. Onu sadece çocukluğundan hatırlıyorsun.
C'était un ami de la famille que tu as à peine connu.
- Beni hatırlıyorsun demek.
Tu te souviens de moi?
Onları hatırlıyorsun, değil mi?
Tu les connais, hein?
Bunların hepsini nasıl hatırlıyorsun?
- Comment tu te souviens de tout ça?
Hatırlıyorsun.
Tu t'en souviens.
- Hatırlıyorsun, değil mi?
- Si. Tu t'en souviens?
Görüyorum ki, o piçi çok iyi hatırlıyorsun.
Je vois que tu te souviens de lui.
Grev gözcülüğü yaptığımızı hatırlıyorsun, değil mi? - Evet.
Tu te rappelles les piquets de grève?
Korkarım yanlış hatırlıyorsun Percy, ama merak etme.
Votre mémoire vous joue des tours.
Alfred'i hatırlıyorsun değil mi?
- C'est cela. Et vous sous souvenez d'Alfred.
Ellen'ı hatırlıyorsun, değil mi?
Vous vous souvenez d'Ellen.
Annie'nin zarar görmesiyle ilgili üst katta konuştuklarımızı hatırlıyorsun, değil mi tatlım?
Tu te rappelles pas? On en a parlé, trésor.
Finallerin geldiği zamanı hatırlıyorsun zar zor hareket edebiliyordum.
Et une fois arrivé en finale, je pouvais plus bouger.
Yani onu oradan hatırlıyorsun. Evet.
Donc, tu l'as rencontré là-bas?
Bu yıldızları Gina'nın kolleksiyonundan hatırlıyorsun, değil mi?
Tu te rappelles ces étoiles - sur la ligne de vêtements de Gina?
Gerçekten hatırlıyorsun.
Tu t'en souviens.
Evet, sen onu hatırlıyorsun değil mi?
Oui, vous vous en souvenez, hein?
Charlie, annemi hatırlıyorsun, Martha.
- Bienvenue. Charlie, tu te souviens de ma mère, Martha.
Mary Houston ile ilgili ne hatırlıyorsun?
Tu te souviens de Mary Houston?
Evet ama vurulmadan önce Jeff'in silahının ateşlendiğini hatırlıyorsun değil mi?
Mais vous sauriez si Jeff avait tiré avant que vous soyez touché, pas vrai?
Neyi hatırlıyorsun?
Tu te souviens de quoi?
Shimomura, bu cüzdanı hatırlıyorsun değil mi?
Shinomura, tu te souviens de cette sacoche?
- Hayaletler dua etsin, sen hatırlıyorsun.
Heureusement pour les fantômes.
Yeni mi hatırlıyorsun?
Ça te revient maintenant?
Anlamını hatırlıyorsun, değil mi?
Vous vous souvenez de ce que c'est, n'est-ce pas?
Hatırlıyorsun.
Tu te souviens.
Bence hatırlıyorsun.
Je pense que si.
Elbette hatırlıyorsun. Ben Jeremy. İlk gelişinde seni tedavi eden doktorum.
Je suis Jeremy, le docteur qui t'a soignée à ton arrivée ici.
Baba, bunu nasıl hatırlıyorsun?
Comment tu te souviens de ça?
Ne hatırlıyorsun? Nasıl bir karavandı?
Quel type de caravane?
Öyle mi hatırlıyorsun?
- C'est ta version?
Ama sen hatırlıyorsun.
Mais tu t'en souviens bien?
Tabii ki hatırlıyorsun.
Tu sais bien.
Şu göstericilerin en iyi nokta... için kavga ettikleri hatırlıyorsun, değil mi?
Tu te souviens que ces artistes se battent pour les meilleures places?
Bu yeri hatırlıyorsun, değil mi?
{ \ pos ( 192,205 ) } Tu te souviens de cet endroit?
Nasıl oluyor da kardeşimi hatırlıyor, ama adamı hatırlayamıyorsun?
Vous vous rappelez de ma soeur, mais pas de lui?
- Yani hatırlıyorsun.
Vous vous souvenez?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]